"مسنه" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşlı
        
    • bir
        
    yaşlı ve tek başına kala kalacaksın Tıpkı benim gibi. Open Subtitles سينتهي بكِ المطاف و أنتِ مسنه و وحيده مثلي تماماً
    Senin yaşında bir oğulu olacak kadar yaşlı görünmediğimi biliyorum ama var. Open Subtitles أنا اعلم بأني لا ابدو مسنه بما فيه الكفاية ليكون لدي إبن بعمرك ولكن لدي فعلاً
    Bay Nash, Salı sabahı, Leimert Parkı yakınlarında... silahlı bir soygunda yaşlı bir bayanı silahla darp etmişti. Open Subtitles ناش أصاب سيدة مسنه ويرتاد على ليمرت بارك صباح الخميس
    Onlara göre yaşlı bir bayan kendi başına dolaşamaz. Open Subtitles يعتقدان بأن إمرأةً مسنه لا تستطيع أن تتقدم لوحدها
    bir bakıyorsun, çekiç kostümü... giyen yaşlı bir kadın seni dövüyor. Open Subtitles ما تلبث أن تجد نفسك تتلقى لكمة في الوجه من سيدة مسنه في زي مطرقة
    Gece yarısı canı bir şey istediğinde yaşlı sürtüğün zil ama gerçek bir zil çaldığını söylemişti. Open Subtitles قالت لي ذات ليله أن مسنه قرعت الجرس و أرادت منها فعل شيء.. ماذا لو طلبت منك شيء لا تودين القيام به
    Gece yarısı canı bir şey istediğinde yaşlı sürtüğün zil ama gerçek bir zil çaldığını söylemişti. Open Subtitles قالت لي ذات ليله أن مسنه قرعت الجرس و أرادت منها فعل شيء.. ماذا لو طلبت منك شيء لا تودين القيام به
    Çünkü beni yaşlı, acınası halde görmeni istemedim. Ve şu halime bak. Open Subtitles لانني لم اردك ان تعتقد بانني مسنه ومثيره للشفقه
    O, adamın Internet'ten bir kızla flört ettiği, ama kızın yaşlı ve şişman bir kadın olduğu film mi? Open Subtitles هو الفلم اللذي يغازل في الشاب فناة على الإنترنت ليكتشف بعد ذلك انها إمرأة سمينه و مسنه ؟
    Sadece bütün yazı yaşlı bir kadınla aynı odada geçirdim. Open Subtitles لقد قضيت اجازه الصيف ارافق السكن مع امرأه مسنه
    Eğer son zamanlarımsa, taze viski ve yaşlı sarışınlar. Open Subtitles و إن كانت ساعة الأغلاق ويسكي جديد و شقراء مسنه
    yaşlı kadın sokakta yürürken şüpheli ayak sesleri duyar... Open Subtitles إمرأةٌ مسنه تسمع خطوات أقدامٍ مريبه أثناءسيرهافي الشارع...
    Geçen yıl yaşlı bir kadınla çıkmıştı. Open Subtitles السنة الماضية كان يخرج مع إمرأة مسنه
    - Sonunda taktım. Beni yaşlı gösteriyor. Open Subtitles صنعتها أخيراً ، تشعرني أني مسنه
    Bitki yetiştirmeye çalışan yaşlı biriyim ben. Open Subtitles أنا أمرأة مسنه تحاول زرع الخضرة
    Elimde yaşlı han'fendi Charlotte'nin verdiği ifade var. Open Subtitles لدي بيان هنا من سيدة مسنه ,شارلوت
    Oteller... yaşlı kadın... Open Subtitles فنادق .. سيدة مسنه
    Kadın yaşlı... Open Subtitles حسنا انا اعني انها مسنه لذا ...
    Sen yaşlı değilsin. Open Subtitles ، انتِ لستِ مسنه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more