| şaibeli Belgeler bölümüne inceletip sahte olup olmadığını anlayabiliriz. | Open Subtitles | قد نجد هذا في وثائق مشبوهة ونتحقق من التزييف |
| taşrada ufak ve şaibeli bir muhasebe şirketi. Bernie Madoff. | Open Subtitles | صندوق كبير، شركة مُحاسبة صغيرة مشبوهة بعيدة عن المدينة. |
| şüpheci olma. | Open Subtitles | لا تكوني مشبوهة |
| - Paul Ricoeur'in hermenötik hakkındaki fikri neden bu kadar şüpheci? | Open Subtitles | لماذا فكرة (بول ريكور) عن التأويل مشبوهة للغاية؟ |
| Riskli efendim. Günışığında o dümdüz arazide... | Open Subtitles | إنها مشبوهة سيدي كل تلك التضاريس المفتوحة في وضح النهار |
| Nereye demek istediğini anladım, şüphe çekecek bir bağış yapmamış. | Open Subtitles | أرى ما تقصدينه، لكنه لا يقدم أي تبرعات لجمعيات خيرية مشبوهة |
| Daha bu sabah kamyondan düştü. | Open Subtitles | لقد حصلتُ عليه بطريقة مشبوهة |
| - Annesi şüpheli şekilde ölmüştür, babası da muhtemelen cinayetten hapse girmiştir. | Open Subtitles | وفاة مشبوهة لأمي، والدها على الأرجح ذهب بعيدا بتهمة القتل غير العمد. |
| şaibeli yöntemler kullandıysa, özür dilerim ama o sırada benim için çalışmıyordu. | Open Subtitles | آسفة إن كانت أساليبه مشبوهة لكنه لم يكن يعمل لدي وقتها |
| Albay, Papaz evindeki randevuya geldiğinde, Bay Hawes'in son kilisesinden şaibeli bir şekilde ayrıldığını öğrenmişti. | Open Subtitles | عندما قام الكولونيل بإيفاء مقابلته في بيت الكاهن كان قد عرف للتوّ أن السيد "هاوز" ترك أبرشيته لأسباب مشبوهة |
| Bu şaibeli bir anlaşma ve bir çanta dolusu para. | Open Subtitles | انها صفقة مشبوهة وقضية مليئة بالنقود |
| Mashburn'ün önceleri hiçbir şeyi yoktu ama birkaç defa şaibeli iş anlaşmaları yüzünden soruşturulmuş. | Open Subtitles | لا يملك (ماشبِرن) أية سوابق، لكن تمّ إستجوابه بشأن بضعة صفقات مشبوهة |
| Grup dışındakilere çok şüpheci davranırlar. | Open Subtitles | مشبوهة جدا من الغرباء. |
| Annen neden hep bu kadar şüpheci? | Open Subtitles | لماذا أمك دائما مشبوهة ذلك؟ |
| - Bu kadar şüpheci olma. | Open Subtitles | - لا تكون مشبوهة ذلك. |
| Riskli. Şayet ayarlar hatalıysa... | Open Subtitles | انها مشبوهة إذا إعداداته خاطئة |
| Evet, biraz daha Riskli olabilirdi. | Open Subtitles | . أجل ، يمكن أن تكون مشبوهة قليلا |
| Neler olduğuna dair hiçbir fikrimizin olmadığı çok Riskli bir pozisyondayız! | Open Subtitles | في حالة مشبوهة حيث لا يوجد لدينا دليل واحد ! عما حدث فعلاً |
| Belki de seni bankasıymış gibi gördüğü için bu şeyleri alıp, şüphe çekmiyordu. | Open Subtitles | ربما هي تفحصت نفقاتك، واعتقدت ان بشراء هذه الاشياء لن تبدو مشبوهة. |
| Bence şüphe verici şekilde eski sıkıcı öğretmenlerim gibi konuşuyorlar. | Open Subtitles | بالنسبة لي، فإنها تبدو مشبوهة مثل أساتذتي القديمين |
| Daha bu gece kamyondan düştü. | Open Subtitles | لقد حصلتُ عليها بطريقة مشبوهة |
| Hemde kamyondan . | Open Subtitles | حصلتَ عليه بطريقة مشبوهة |
| Listenin altına iniyorsunuz ve her şey biraz şüpheli hâle geliyor. | TED | ذلك يشبه نزولك الى مستويات متدنية الى الاسفل حيث تصبح الاشياء مشبوهة |