"مشتركه" - Translation from Arabic to Turkish

    • ortak
        
    Hey, birbirimizden farklı olsak ta, çocuklar her zaman ortak yanımız olacak, Open Subtitles ليس مهماً .. كم نحن مختلفين إننا دائماً لدينا الأولاد كحلقه مشتركه
    Senin Fransız gelmeden, ortak bir politikada anlaşmamız son derece... Open Subtitles من الضروري أن نتفق على سياسه مشتركه قبل وصول
    Sylvia vasiyetnamesinde, çocuklar için ortak vesayet istemiş. Open Subtitles سيلفيا طلبت وصاية مشتركه للأولاد في وصيتها
    Aklıma Dodgers'la çok ortak yanımız olduğuna dair çok komik bir şaka geldi. Open Subtitles لقد فكرت في نكته بيننى انا و الدودجرز .. في ان هناك اشياء مشتركه بيننا
    Seks olmadan geçen birkaç gün ve sanki Gina ve benim hiç ortak noktamız yok. Open Subtitles أيام قليله بدون جنس .. إكتشفت أننا أنا وجينا ليس لدينا أي اهداف مشتركه
    Eğlenceli, bir çok ortak noktamız var ve bütün gün "sakal"layabilmemiz için beni evden almak üzere her an burada olabilir Open Subtitles إنها مرحه ولدينا أشياء كثيره مشتركه وستكون هنا في أي وقت لتأخدنى في أي مكان
    Afedersiniz, tepemdeki arkadaşım çöpünüzü karıştırırken ben de bir çok ortak yönümüz olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles لو سمحتي, صديقي هنا انزعج من نفايتك , واعتقد ان هناك أشياء عديده مشتركه بيننا
    Resmî olarak, bu NSA ile ortak yürüttüğümüz bir müşterek harekat ama gerçekte- Open Subtitles رسميا ، هذا عمليه مشتركه مع ان اس اي لكن الحقيقه هي
    İyi tarafından bakarsak, en sonunda ortak bir yanımız oldu. Open Subtitles حسناً ، الاخبار الجيدة هي أخيراً ، لدينا أشياء مشتركه بيننا
    ortak bir nokta demek, neden bir isim vererek başlamıyorsun? Open Subtitles نعم، اتريد ارضيه مشتركه لماذا لا تبدأ باسم ؟
    ortak çıkarlarımız vardı, o da inançları yüzünden reddedilemeyecek bir teklif ile bana geldi. Open Subtitles هناك إهتمامات مشتركه بيننا آتته فكره رائعه بسبب عقيدته
    ortak çıkarlarımız vardı, o da inançları yüzünden reddedilemeyecek bir teklif ile bana geldi. Open Subtitles هناك إهتمامات مشتركه بيننا آتته فكره رائعه بسبب عقيدته
    Görünüşe göre annenle senin düşündüğünden... daha çok ortak noktanız varmış. Open Subtitles يبدو انك وامك لديكما قواسم مشتركه اكثر مما تعتقدين
    Tamam, tamam, savunuyorum, ortak bir buzdolabındaydı. Open Subtitles ,طيب , حسنا دفاعي هو انها ثلاجه مشتركه سأقوم بشراء واحده جديده لك
    Geldim çünkü ortak arkadaşlarımız var. Open Subtitles أنا هنا لأنني أنا و أنت لدينا أصدقاء مشتركه
    ortak yönlerimiz olduğunu ve konuşmamız gerektiğini yazdım. Open Subtitles لا, لقد قلت لهم بان بيننا اشياء مشتركه و يجب علينا الحديث
    İki öğrenci bağ kurmuşsa, ortak bir zemin bulmuşlardır. Open Subtitles إن ترابط طالبين، هذا بسبب أنّهم وجدوا أرضاً مشتركه
    Futbol, ikamesi olmayan ortak dillerini oluşturuyordu. Open Subtitles وكرة القدم خدمتهُ كلغةٌ مشتركه والتي لم يكن لهما شيءٌ بديلاً
    Bu cinayetlerin belirli bir düzende sahip olması için güzel elmacık kemiklerinden daha fazla ortak yöne sahip olmalılar. Open Subtitles من أجل أن يكون نمط واحد يجب أن يكون بينهم قواسم مشتركه كثيره غير عظام الوجه
    Sanırım babam ile hala ortak noktalarımız var. Open Subtitles أظن بأننا أنا وأبي لازال بيننا أشياء مشتركه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more