Onunla ilk tanıştığımdan beri özgünlüğü benim için sabit bir ilham kaynağı oldu. | Open Subtitles | أصالته كانت مصدرٌ مستمرّ من الإقتراحات .بالنسبة لي منذ أن ألتقيته أول مرة |
bu kliniğin enfeksiyonun kaynağı olmayacağından emin olmak. | Open Subtitles | من المهم جدًا أن نحرص على ألاّ تكون العيادة نفسها مصدرٌ لنشر المرض |
Bir metan kaynağı olması gerekir. | Open Subtitles | فلابد وأن ينفد لابدّ وأن هنالك مصدرٌ للميثان |
Bunu aşağıdan besleyen birşey olmalı. Bir kaynak. | Open Subtitles | ربما يكون هناك شيء يغذيها فى الأسفل، ربما مصدرٌ ما |
Adliyeden bir kaynak doğru diyor, konakta duymuş. | Open Subtitles | مصدرٌ واحد من المحكمة يؤكّد الخبر سمعها داخل القاعة |
Emin değilim ama bu kadar yolu onunla konuşmaya geldiyse bir tür kaynak falan olabilir onun için. | Open Subtitles | لستُ مُتيقّنًا، ولكنّه إن جاء كلّ هذا الطريق .ليتحدّث معها، فلا بُدّ أنّها مصدرٌ من نوع ما |
Bunun yerine Jüpiter'in içinde bulunan bir güç kaynağı vardır. | Open Subtitles | في المقابل، لدى المشتري مصدرٌ داخلي للطاقة |
Ya sana insan duygularının bir kaynağı olduğunu söylersem, bir membası? | Open Subtitles | ماذا لو أخبرتكَ بأنّ هناكَ مصدرٌ للمشاعر الإنسانيّة... مخزن؟ |
Orası büyünün muazzam kaynağı,aşkım. | Open Subtitles | إنّه مصدرٌ عظيم للسحر يا حبيبي |
Bol potasyum kaynağı! | Open Subtitles | - لأنها مصدرٌ غنيٌ بالبوتاسيوم . |
- Bauer'ın potansiyel virüs kaynağı olduğunu fark eden o oldu. | Open Subtitles | فهو من أدرك أن (باور) مصدرٌ فعال |
Güç kaynağı zamazingo bir şeymiş. | Open Subtitles | -إنّه مصدرٌ للقوّة السحرية |
Hayır. Yemin ederim bu kusursuz bir kaynak. | Open Subtitles | لا، صدّقيني فهو مصدرٌ موثوق جدّاً |
Daha önce elimize geçmeyen bir kaynak. | Open Subtitles | هي مصدرٌ لم نكُن نملكه مسبقاً. |
Daha önce sahip olmadığımız bir kaynak. | Open Subtitles | هي مصدرٌ لم نكُن نملكه مسبقاً. |
Ve bu sadece bir kaynak. | TED | وهذا مصدرٌ واحد فقط |
- İsimsiz bir kaynak sayesinde oldukça güvenilirdir. | Open Subtitles | مصدرٌ مجهول... موثوقٌ جداً |
"Muteber bir kaynak | Open Subtitles | "إذا,لقد أبلغني مصدرٌ موثوق |