"مضطرة لقول" - Translation from Arabic to Turkish

• söylemek zorunda
• söylemene gerek
• demene gerek
• söylemen gerekmiyor

Ve bunları söylemek zorunda olduğunu çünkü bunun...
و قالت انها مضطرة لقول تلك الأمور لأن هذه هي أخر

- Bunu söylemek zorunda mısınız? - Evet efendim.
سيدة لي، هل أنت مضطرة لقول ذلك؟

Çok teşekkürler. Bunu söylemek zorunda değildiniz.
شكراً جزيلاً , لستِ مضطرة لقول ذلك

söylemene gerek yok. Grafiğiniz bize bilmemiz gereken her şeyi anlatıyor.
لستِ مضطرة لقول ذلك فمخططكِ يخبرنا بكل ما نحتاج لمعرفته

Bir şey söylemene gerek yok. Onu iyi tanıyorum.
ليست مضطرة لقول شيء أنا أعرف ميل

Bir şey demene gerek yok, tamam mı?
‫لست مضطرة لقول شيء

Bir şey söylemen gerekmiyor.
لستِ مضطرة لقول أيّ شئ

İstemediğin bir şeyi söylemek zorunda değilsin.
أنت لستِ مضطرة لقول شيءٍ لاتريدين قوله.

İstemediğin hiçbir şeyi söylemek zorunda değilsin.
لست مضطرة لقول شيء لا تريدين أن تقوليه.

Gabrielle... bir kelime bile söylemek zorunda değilsin.
أنتِ لستِ مضطرة لقول شيء

Bir şey söylemek zorunda değilsin.
لست مضطرة لقول أى شئ

Hiçbir şey söylemek zorunda değilsin.
لستِ مضطرة لقول أي شيء

- Bunu söylemek zorunda değilsin.
-أنت لست مضطرة لقول ذلك.

Bir şey söylemek zorunda değilsin.
-لست مضطرة لقول شيء .

Tamam anne, başka bir şey söylemene gerek yok.
حسناً، أمي، لست مضطرة لقول أي شيء آخر.

Bunu söylemene gerek yok.
لستِ مضطرة لقول هذا

Sadece benim arkadaşım olduğu için Mack'in yaşadığını söylemene gerek yok Jemma.
لستِ مضطرة لقول أشياء عن بقاء (ماك) على قيد الحياة فقط لأنه كان صديقي، (جيما).

Bir şey demene gerek yok.
لست مضطرة لقول أي شيء.

Bir şey söylemen gerekmiyor, tamam mı?
لستِ مضطرة لقول شئ، لا بأس