"معجنات" - Translation from Arabic to Turkish

    • pasta
        
    • hamur
        
    • çörek
        
    • kraker
        
    • böreği
        
    • Ayçiçek
        
    • Pretzel
        
    • pastahanede
        
    - Rulo pasta görmediğine göre yemedim. Open Subtitles لا ترين أي معجنات لذا من الواضح أني لم أتناولها
    Ya da keçi peynirli pasta hamurunu. Open Subtitles أو معجنات الرياح الطائرة المصنوعة من جبن الماعز بالأعشاب
    Mutfaklarında harika hamur işleri vardı. Parmaklarını yersin. Open Subtitles سأخبرك، كان لديهم عربة معجنات غير معقولة.
    Atkılar, bira şapkaları ve leziz hamur işleri olmayacak. Open Subtitles فليس هنالك أوشحة، ولا قبعات بيرة ولا معجنات لذيذة
    Hayır, Almancada "Berliner", reçelli çörek demek. Open Subtitles لا .في الالمانية بيرلنر تعني معجنات هلامية
    Üzgünüm ama bir kızın dev bir kavanoz dolusu çeyreklikle tarçınlı çörek almasını izlemekten daha iyi şeyler var. Open Subtitles آسف لكن عندي أشياء أهم أفعلها من أن أراها تدفع ثمن معجنات بالقرفة ببرطمان كبير من العملات المعدنية
    Fıstıklı çikolata, küçük çikolatalar, dört şişe şarap, yarım şişe rom ve dokuz kraker. Open Subtitles شوكولاته بالفستق وألواح من الشوكولاتة الصغيرة أربعة زجاجات نبيذ، نصف زجاجه شراب روم وتسعة معجنات مقرمشه
    Ben bir espresso istiyorum ve de ufak bir pasta, veya ay çöreği. Open Subtitles أريد اكسبريسو مع... مع معجنات صغيره أو كرواسون
    Mesela siktiğimin pasta şefliği gibi. Ne düşünüyorsun? Open Subtitles كـ طاهي معجنات لعين ماذا تظنين ؟
    Sadece, "Peki" dedim, yani "pasta şefi" tamam? Open Subtitles -كلا، لم أنتقد ! لا، لقد قلت فقط "حسنٌ"، كما لو "إنه طاهي معجنات"، لا بأس؟
    Buyur kahve, maden suyu veya pasta al. Open Subtitles أرجوك أخدمي نفسك بقهوة و حلويات و معجنات...
    Bu hamur işleriyle simitlerden bütün odalarda mı var? Open Subtitles هل هذه حلويات و معجنات في كل غرفة من غرفكم؟
    Güzel hamur işleri, kahve, taze sıkılmış portakal suyu... Open Subtitles معجنات متنوعة, قهوة, وعصير برتقال طازج...
    Bu yüzden Lauren'e hamur işi sana da renkli kurabiye aldım. Open Subtitles الذي هو السبب في أنني حصلت على أشياء معجنات من لورين . و إرتباط كعكة الأسود و الأبيض بالنسبة لكِ .
    Her gün oraya yürürdük, cordadito ve meyveli çörek alırdık. Open Subtitles نحن كُنّا نَمْشي هناك كُلّ يوم، ونحن نُصبحُ cortdito و معجنات شجرةِ كوافة.
    - İçinde çörek mi vardı bunun? Open Subtitles - هَلْ كَانَ هناك a معجنات في هذه الحقيبةِ؟
    Sana meyveli çörek getirdim. Open Subtitles جَلبتُك معجنات شجرةِ كوافة.
    Merhaba, lütfen bana kraker kalmadığını söyleme. Open Subtitles مرحباً, أرجوك أخبرني أن لديك معجنات حلوة متبقية
    Merhaba, lütfen bana kraker kalmadığını söyleme. Open Subtitles مرحباً, أرجوك أخبرني أن لديك معجنات حلوة متبقية
    - Böbrekli talaş böreği. Open Subtitles معجنات الكلاوي
    Hah. Ayçiçek yağı gibi durmuyor. Open Subtitles هذه لا تبدو وكأنها معجنات كانولي
    - Pretzel ister misin? Open Subtitles هل تريد معجنات ؟ !
    Bir pastahanede çalışmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أعمل في متجر معجنات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more