"مع شاب" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir adamla
        
    • bir erkekle
        
    • bir çocukla
        
    • bir genç adamla
        
    • biriyle birlikte
        
    • delikanlıyla
        
    • erkekle beraber
        
    • gençle
        
    Bu da benim işe giderken bayrak rozeti takan bir adamla son çıkışım. Open Subtitles وهذه هي المرة الأخيرة التي أخرج فيها بموعد مع شاب يرتدي علما للعمل
    "Akıllı, sempatik ve genç bir adamla, isimsiz olarak kültürel konularda mektuplaşmak isteyen modern bir bayan." Open Subtitles فتاة متحضرة تود المراسلة مجهولة عن مواضيع ثقافية مع شاب ذكى و عاطفى
    Yüzmeden dönerken onu kendi yaşlarında bir erkekle gördüm. Open Subtitles عائدًا من فترة سباحتي, رأيتها مع شاب في مثل سنّها.
    Le Paradis adında bir bardan 23:30'da ayrılmış sivil giyimli genç bir erkekle. Open Subtitles تركت بار باٍسم لو بارادى حوالى الساعة 11: 30 مع شاب ألماني في ملابس مدنية
    Hoşlandığım bir çocukla beraberken zekice veya esprili ya da herhangi bir şey söyleyemem. Open Subtitles .. حسناً ، حينما اكون مع شاب يعجبني يكون من الصعب عليّ أن أقول شيئاً لطيفاً أو ذكياً أو أي شيئ
    İnsan güzel bir kızı zengin bir adamla görünce... Open Subtitles لو رأيت فتاة جميلة . . مع شاب غني، أتعرف
    Öğleden sonra saat 4:00'te bir adamla buluşup onunla mı olmak istiyorsun? Open Subtitles أتريدين الخروج مع شاب ما بالساعة الرابعة بعدالظهيرة.. وتكونين برفقته؟
    Geçen hafta bir adamla İngiltere'ye gitti. Open Subtitles لقد رحلت إلى إنجلترا مع شاب الإسبوع الماضي.
    Bir dakika çok çekici bir adamla veya kadınla yataktasınız, bir sonrakinde çürük bir et yığınısınız. Open Subtitles في لحظة أنت في الفراش مع فتاة أو مع شاب ولحظة أخرى ستصبح كومة أجزاء متعفنة
    Sadece başka bir adamla yaşıyor. Open Subtitles أعني أنها تعيش مع شاب و نحن في السبعينيات أليس كذلك؟
    - Ama yapamazsın... - Nasıl bir adamla olabilir Open Subtitles .. لكنك لا تستطيع كيف يمكنك أن تكوني مع شاب
    Yeni tanıştığı bir erkekle çıkmak istese nasıl bir kız olurdu sence? Open Subtitles ماهي تلك الفتاة التي تخرج مع شاب قابلته توا ؟
    Hiçbir zaman benim gibi bir erkekle çıkmayı düşünmediğini biliyorum. Open Subtitles انا اعلم انك لا تفكرين فى الخروج مع شاب مثلى, لكن
    Ama bir erkekle olursam, bu kadar maço davranan... kendine ve bana farklı bir domuzla olmam. Open Subtitles لكنني إذا كنت سأكون مع شاب لن أكون مع خنزير عدواني متسلط يغير مستويات التصرف عما كان من قبل
    Böyle derken, bir erkekle mi yoksa bu kadar iyisi mi olmamıştı? Open Subtitles مثل ذلك تقصد مع شاب او تقصد انها كانت جيده
    Bunun anlamı dostlarım bir markette durup başka bir erkekle sosis festivali yapmaktansa yada onunla takılıp bütün gün şeyimle oynamaktansa her gün beni uçuran güzel bir kızla yattığımdır. Open Subtitles هذا يعنـي يا أصدقــائي بدلأ من التسكـع في المتـاجر الغذائيه متنـاولأ النقانـق مع شاب أخر ..
    Raff gibi harika bir çocukla olan ilişkinin temellerini yalanlar ve hilelerle mi atmak istiyorsun? Open Subtitles أتريدين حقاً إنشاء علاقة جدَّية مع شاب مثل رآف؟
    Eden'daki yuvandan ayrılıp aptal bir çocukla kaçtın, kesin saygın bir yaşamın yanından bile geçmeyen bir rock müzisyenidir. Open Subtitles تتركين بيتك الحبيب في "إيدن" وتهربين مع شاب مجنون أعتقد أنه موسيقي ولا يستطيع كسب لقمة عيش ثم تختفين
    18 yaşında bir genç adamla teknede yaşıyorsun ama kimse kız getirmesin ha? Open Subtitles انت تعيش علي قارب مع شاب عمره ثمانيه عشر عام و تقول لا للبنات
    Daha önce benden büyük biriyle birlikte olmadım. Open Subtitles انا لم يسبق لي ان تسكعت مع شاب اكبر مني سناً
    Bir teknede 18 yaşında bir delikanlıyla yaşıyorsun ve kız getirmemi istemiyorsun. Open Subtitles انت تعيش علي قارب مع شاب عمره ثمانيه عشر عام و تقول لا للبنات
    En son ne zaman bir erkekle beraber oldun? Open Subtitles حقاً ؟ متى أخر مرة كنت بها مع شاب ؟
    Kenara çekti çünkü bizim bölümdeki başka bir gençle fiziksel bir münakaşaya girmiştim ve o genç orada bir kadın memur çalışırken yere düştü, onun vardiyasını ihlal etmiştim. TED سحبني هنالك لأني كنت في خضم مشاجرة مع شاب آخر من نفس وحدتي السكنية، بما أنه كان هنالك ضابطة تعمل في الطابق فإنه أحس بأني انتهكت مناوبته.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more