"مع كل شيء" - Translation from Arabic to Turkish

• Her şeye
• her şeyle birlikte
• her şeyi ile
• Her şeyle beraber
• her şeyi düşününce

Söylediğim Her şeye katılsan daha memnun oluyorum.
أتعلمين.. أنا افضل أكثر عندما تتفقين مع كل شيء أقوله..

Her şeye yaptığın gibi evin diğer tarafına bağır.
فقط صارخ من خلال المنزل كما تفعل مع كل شيء آخر.

Pakistan ile bildiğin Her şeye bakınca Urduca bilmiyor olmana şaşırdım.
مع كل شيء تعرفه عن "باكستان" أنا متفاجئة من عدم معرفتك بالأرديّة

İşte o zamana kadar istediği her şeyle birlikte ben devreye girdim.
مع كل شيء وقالت انها يمكن أن تريد في أي وقت مضى.

Bak, siz Bu epik mukadder evlilik biliyorum, ama sorunlarla karşı bağışık olduğu anlamına gelmez, özellikle her şeyi ile son zamanlarda üzerinde gitti.
إنظر ، نعلم أنكم تزوجتم زواج مصيري لكن هذا لا يعني أنك منيع للمشاكل . خصوصاً مع كل شيء يجري هنا مؤخراً

Her şeyle beraber ona da el konulabilirdi.
هذا كان من الممكن أن يجمد مع كل شيء آخر

Nassau'nun geleceği olmak adına feda ettiğim her şeyi düşününce, lütfen anlayış gösterin.
مع كل شيء ضحيت به كي أكون جزءً من مستقبل (ناسو) أرجوك أن تتفهم

Bu yaptığın savunduğun Her şeye aykırı.
هذا يتعارض مع كل شيء أنتِ تدافعين له

Çünkü anlaştığımız Her şeye karşıydı.
لأنه يتعارض مع كل شيء اتفقنا عليه.

Hakkında bildiğim Her şeye aykırı olduğunu sanıyordum.
أجد هذا متضارب مع كل شيء أعرفه عنك

Evet ama söylediğin Her şeye katılıyorlar.
أجل، لكن هم يتفقون مع كل شيء قلته.

Ben düşünüyorum ki, etrafındaki Her şeye rağmen ailesi olmayan bir adam hiçtir.
أنا فقط أشعر أن مع كل شيء يجري... الرجل لا يساوي أي شيء بدون عائلة.

Bej renk kösele ayakkabı gibiyim, Her şeye uygunum.
انا مثل الحذاء القماشي اتلائم مع كل شيء

Yaptığım Her şeye bir sorun çıkarıyor.
لديها مشكلة مع كل شيء أقوم به.

Diğer her şeyle birlikte sahilde şu lanet sandığı yaktığını da sanıyordum.
ظننته حرق هذا الصندوق اللعين على حافة الشاطئ مع كل شيء آخر

Anahtarlarım diğer her şeyle birlikte çantamdaydı.
مفاتيح السيارة هي في حقيبتي مع كل شيء آخر.

Bu benim evim, içindeki her şeyle birlikte yanıyor, ailem de dahil.
هذا هو لي حرق بيتي كامل مع كل شيء في داخله، بما في ذلك والدي.

Sanırım bunlar adamı yanındaki her şeyi ile birlikte arabanın içinde yakmayı umuyorlardı.
أعتقد أنهم كانوا يأملون إحراق هذا الرجل في سيارته جنبا إلى جنب مع كل شيء معه

- Biz Elfler her şeyi ile iletişim kurabilirsiniz.
- اننا نحن الجان يمكننا الاتصال مع كل شيء.