"مغرمان" - Translation from Arabic to Turkish

    • aşığız
        
    • aşık
        
    • seviyoruz
        
    • âşık
        
    • âşıklar
        
    • aşıktık
        
    Ne diyorsun sen? Biz aşığız ve evliyiz. Bu çok farklı bir şey. Open Subtitles فنحن مغرمان و متزوّجان الأمر مختلفٌ تماماً
    Birbirimize aşığız ama şeflerimiz birlikte olmamıza izin vermiyor. Open Subtitles نحن مغرمان ببعض لكن زعماء قبائلنا لن يسمحوا لنا بالبقاء سويًا
    Madame Gold'un tepkileri ve Kumandan Chantry'nin kıskançlık krizleri size Douglas Gold'un Kumandan'ın eşi Valentine'a aşık olduğunu düşündürdü. Open Subtitles كانت فقط ردود فعل السيدة "غولد", والغيرة المثارة للسيد "شانتري" وهذا ما جعلنا نعتقد أن "دوغلاس" و "فالنتين" مغرمان
    Yani, söylesem mi bilmiyorum. Sanırım birbirimize aşık oluyoruz. Open Subtitles أعني، لا أعرف إن كان علينا إخبار أحد بعد ولكنّنا مغرمان ببعضنا
    Bizde çok uzun yıllardır birbirimizi seviyoruz. Open Subtitles نحن مغرمان منذ زمن بعيد أيضاً.
    Ama daha şimdiden birbirimize âşık olup, evlenmiş yedi çocuğumuz olmuş, boşanmış, sonra değişik ortamlarda yine tanışıp evlenmiş, birkaç çocuk daha yapmış ve boşanmış gibi--. Open Subtitles ويبدو الأمر كما أننا مغرمان ومتزوجان ولدينا سبعة أطفال وتطلقنا تقابلنا ثانية تحت ظروف غريبة
    Birbirlerine âşıklar. Foklar çok romantik oluyor. Open Subtitles إنهما مغرمان الفقمات حيوانات رومانسية
    Çünkü haklıydın. Çünkü biz birbirimize aşığız. Open Subtitles لأنك كنت محقاً لأننا مغرمان بأحدنا الآخر فعلاً
    Birbirimize aşığız. Unut gitsin, ciddiyim. Open Subtitles مغرمان نحن جادة أنا الأمر إنسي
    aşığız. Hamileyiz ve evleniyoruz. Open Subtitles إننا مغرمان وأصبحتُ حامل وسوف نتزوج.
    Yani birbirimize aşığız. Tüm bu gizli kapalı işler beni öldürüyordu. Open Subtitles أقصد أننا مغرمان على أي حال، هذا يقتلني
    aşığız yani. Neyse... Tüm bu gizlilik beni öldürüyor. Open Subtitles أقصد نحن مغرمان على أي حال، هذا يقتلني
    Daha çok birbirine aşık iki erkek gibi geliyor kulağa. Open Subtitles يبدو ذلك ككلام بين رجلين مغرمان ببعضيهما
    - Görüşüne göre oğlum ve kız arkadaşı birbirlerine o kadar aşık ki, seni duyamıyorlar. Open Subtitles ببعضهما مغرمان وصديقته, ابني بأن يبدو سماعكِ عن يعجزان أنهما لدرجة
    - Görüşüne göre oğlum ve kız arkadaşı birbirlerine o kadar aşık ki, seni duyamıyorlar. Open Subtitles يبدو بأن ابني وصديقته, مغرمان ببعضهما لدرجة أنهما يعجزان عن سماعكِ
    Birbirinize aşık olduğunuzu söyledi. Open Subtitles قال بأنكما كنتما مغرمان ببعضكما
    O 23 yaşında ve birbirimizi seviyoruz. Open Subtitles عمره 23, ونحن مغرمان.
    Çünkü birbirimizi seviyoruz. Open Subtitles لأننا مغرمان ببعضنا.
    Birbirimizi çok seviyoruz. Open Subtitles نحن مغرمان جداً
    Şimdilik, birbirine âşık yeni evli bir çiftsiniz. Open Subtitles إلي الآن ،أنتما حديثى الزواج مغرمان ببعضكما
    Sanki birbirine âşık iki genç gibisiniz. Open Subtitles أنت و هي تبدوان... كأنّكما اثنان من المراهقين مغرمان ببعضكما
    Birbirlerine âşıklar. Open Subtitles إنهما مغرمان ببعضهما
    Sophie ve Oleg birbirlerine âşıklar. Open Subtitles (صوفي)، و(أولـيغ)، مغرمان ببعضهما. أجـل!
    Ama biz aşıktık. Open Subtitles لكننا كنا مغرمان.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more