"ممتن لك" - Translation from Arabic to Turkish

    • minnettarım
        
    • minnettar
        
    • Çok makbule
        
    Bize küçük tatlı bir kasaba buldun. Bunun için sana minnettarım. Open Subtitles لقد وجدت لنا بلدة لطيفة وفوائد مخفضة , أنا ممتن لك
    Konukseverliğinize minnettarım. Teşekkür ederim. Kocanıza da. Open Subtitles أشكركم على حسن الضيافة أنا ممتن لك ولزوجتك أيضا
    Bu konuyu dikkatime sunduğun için sana minnettarım. Open Subtitles أنا ممتن لك لأنك لفتَّ نظري إلى هذا الأمر
    Unutulmayacak bir şey yaparak, sonsuza kadar minnettar kalınacak bir şey... Open Subtitles بفعل أشياء لا تنسي شئ سأكون ممتن لك به إلي الأبد
    Sağol eski dostum. Çok makbule geçti. Open Subtitles ، شكراً أيها التلميذ السابق ، أنا ممتن لك كثيراً
    minnettarım, Bay Daniels ama kapıyı bulabilirim. Open Subtitles أنا ممتن لك سيد دانيالز و لكن يمكنني الخروج من هنا بمفردي
    Bayan Lemon, çok minnettarım ama hipnoza ihtiyacım yok. Open Subtitles آنسـة ً ليـمون ً . أنـا جـد ممتن لك أنـا حقـا لست فـي حاجة إلـى التنـويـم المغناطيسـي
    Geçen gece için çok minnettarım. Gilda yardım ettiğini söyledi. Open Subtitles أنا ممتن لك كثيراً عن تلك الليلة قالت غيلدا أنك كنت صلباً
    Um,hayatımı kurtardığın için sana minnettarım. Arkadaşlarımı özgür bırakmak için bana... ..yardım etmek isteyip istemediğini... Open Subtitles أنا ممتن لك لإنقاذك حياتى وكذلكلمساعدتكلىلتحريرأصدقائى..
    Yeğenim için yaptıklarına minnettarım. Open Subtitles أريد أن أقول لك أننى ممتن لك لما فعلته مع إبن أختى
    minnettarım, ama kovuldun. Dışarıdasın. Open Subtitles أنا ممتن لك , لكنك أصبحت مكشوفاً أنت مطرود
    Cranford'a geldiğimden beri bana gösterdiğiniz nezaket için size minnettarım efendim. Open Subtitles أنا ممتن لك سيدي ,على اللطف الذي أريتني منذ مقدمي للعيش في كرانفورد
    Benim sırrımı sakladığın için sana ne kadar minnettarım bilemezsin ve son günlerimi seninle ve çocuklarımla geçirmeme izin verdiğin için. Open Subtitles أنت لن تعرفي كم ممتن لك بأنك أبقيتي سرّي وسمحتي لي بقضاء آخر أيامي معك والأطفال
    Bak, benimle beraber, çifte randevuya gelmek istemediğini biliyordum ve geldiğin için sana minnettarım. Open Subtitles انا اعلم انك لم ترد الخروج معي في موعد مزدوج لذا انا ممتن لك
    Başbakanım, bu toplantıda benimle buluştuğunuz için çok minnettarım. Open Subtitles أيها الوزير, أنا ممتن لك لموافقتك على مقابلتي في هذا الوقت
    Bak, Ilsa bana yardım ettiğin için çok minnettarım, ama- Open Subtitles انظري يا السا أنا ممتن لك لمساعدتي في الخروج لكن--
    Bu defilede çalışmamı sağladığın için sana minnettarım! Open Subtitles لسماحك لي بالمشاركه في هذا العرض ان ممتن لك للغاية
    - Benim söylemek istediğim... ölümünden önce... birine ihtiyacı varken, annem için yaptığın... her şeye minnettar olduğum. Open Subtitles ما أحاول قوله كم أنا ممتن لك لك, ولكل شيء فعلته لأمي قبل أن تموت, عندما إحتاجت شخص ما
    Teşekkür ederim mi? Bizi aptal gibi gösterdiğin için ne kadar minnettar olduğumu mu? Open Subtitles شكرا لك أنا ممتن لك لجعلنا نبدوا مثل الحمقى
    Senin kibarlığın sayesinde başardığım için sana içtenlikle minnettar olduğumu söylemek isterim. Open Subtitles وأنا بصفتي المنافس الناجح نجحت من جراء لطفك أود أن أخبرك بأني ممتن لك جدًا
    Çok... Çok makbule geçti. Open Subtitles و انا ممتن لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more