"ممدد" - Translation from Arabic to Turkish

    • yatan
        
    • yatarken
        
    • yatıyordu
        
    • yorgun halde
        
    • halde yatmayı
        
    • yerde yatıyor
        
    Bir araba kaza yapmış, yerde yatan biri var. Open Subtitles صدمت سياره .. شخصاً ما إنه ممدد على الأرض.
    O sedyede yatan daha çocuktu. Open Subtitles كان مجرد صبي .ممدد على هذا السرير المتحرك
    Onu masada yatarken gördüm. Polis oradaydı ve o ölmüştü. Open Subtitles رأيته ممدد على الطاولة والشرطة كانت موجودة، وهو ميت
    Ben bilinçli bir şekilde orada öyle yatarken sanki yüzyıllar geçmişti. Open Subtitles لدرجة هذا الشعور الغريب أني يقظ ممدد لقرون و عصور من الزمن
    Ne oldu? -Yüzükoyun yatıyordu. Open Subtitles إنه مستلقي في وضع ممدد غير قادر على التنفس
    Her Allah'ın günü 30-40 hap yutup saçımın dökülmesini ayağa kalkamayacak kadar yorgun halde yatmayı ve başımı kıpırdatamayacak kadar midemin bulanmasını istemiyorum. Open Subtitles لا اريد ان ابتلع 30 او 40 حبة في كل يوم، وافقد شعري، واضل ممدد. وايضا احاول النهوض..
    Ama yine de şu an ölmüş, yerde yatıyor, değil mi? Open Subtitles لكنه أمر مؤكد أنه الآن ممدد هناك ميتاً , أليس كذلك؟
    Önünüzdeki masada yatan hasta sonsuz olasılıklarla doludur. Open Subtitles الإحتمالات لا حصر لها عندما يكون المريض ممدد أمامك على الطاولة
    Yerde yatan bir adam gördüm. Open Subtitles ورأيت... ... رجل ممدد على الأرض ثم نهض واقفاً
    Burada yatan erkek, artık tünelin sonundaki yere ulaşmış durumda. Open Subtitles إنه رجل ممدد في الفصل الأخير من حياته
    Kaç kez akacak dünya sahnelerinde kanı şimdi Pompeius heykelinin ayak ucunda toz yığınından farksız yatan Sezar'ın. Open Subtitles كم من المرات سيراق دمه في دور التمثيل وها هو الآن ممدد بجانب تمثال (بومبي) ليس له قيمة كالتراب
    Babam ölmeden önce sokakta kan revan içinde yatarken bana böyle söyledi. Open Subtitles أخبرني بذلك و الدماء تغطي جسدة و هو ممدد على الطريق قبل موته مباشرة
    Onu yerde yatarken buldum. Open Subtitles لا أدرى، وجدته ممدد.
    Yani, kollara yanlarında, sırt üstü yatıyordu. Open Subtitles إذاً كان ممدد وذراعاه الى جانبه
    Adamlarımdan biri ileride yatıyordu. Open Subtitles واحد من رجالى ممدد هناك
    Her Allah'ın günü 30-40 hap yutup saçımın dökülmesini ayağa kalkamayacak kadar yorgun halde yatmayı ve başımı kıpırdatamayacak kadar midemin bulanmasını istemiyorum. Open Subtitles لا اريد ان ابتلع 30 او 40 حبة في كل يوم، وافقد شعري، واضل ممدد. وايضا احاول النهوض..
    COLIN in cesedi yerde yatıyor... Open Subtitles كولن, ومنظره وهو ممدد على الارض...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more