"منافسة" - Translation from Arabic to Turkish

    • rekabet
        
    • yarışma
        
    • yarışması
        
    • yarış
        
    • yarışmaya
        
    • rekabete
        
    • mücadele
        
    • yarışmasına
        
    • rakibi
        
    • rekabetçi
        
    • rekabeti
        
    • Güreşelim
        
    • yarışmasında
        
    • yarışı
        
    • Güreşçi
        
    Biliyorum finansman anlamında bir rekabet var ancak bilimsel boyutu ne? TED اعرف ان هناك منافسة من حيث التمويل ولكن ماذا عن العلم؟؟؟؟؟؟
    Tüm kariyerim boyunca o lanet kadınla rekabet halinde oldum. Open Subtitles كنت في منافسة مع تلك المرأة اللعينة طيلة سيرتي المهنية
    Onuncu soru siz ve takım arkadaşlarınız arasında bir yarışma olacak. Open Subtitles المسألة العاشرة هي منافسة بين أفراد الفريق الثلاثة الذي أنتم فيه
    Her kategoriyi, yarışma günlerinden iki gün önce hepinizin önünde açıklayacağım. Open Subtitles سوف أعلن الفئة، يومان قبل كل يوم منافسة أمام كل منكم
    SpaceX'in yanına bir öğrenci yarışması için Hyperloop test pisti inşa ettik. ulaşımda yenilikçi fikirleri teşvik etmek için. TED قمنا ببناء مسار هايبرلوب تجريبي بجوار شركة "سبيس إكس"؛ لأجل منافسة طلابية فقط؛ لتشجيع الأفكار المبتكَرة في مجال النقل.
    O zamanlar 100 milyon dolardı, muazzam bir yatırımdı ve HBO ile kıyasıya yarış içindeydi. TED وفي ذلك الوقت، كانت تكلفته 100مليون دولار، لقد كان استثمارًا رائع، وقد كانت منافسة مع اتش بي أو.
    Ürün ne kadar kaliteli veya güvenli olursa olsun rekabet istemiyor. Open Subtitles بعيدا أي منافسة حتى لو كان المنتج المتفوق أو أكثر أمنا.
    Bu şiddet dolu bir rekabet, her bitki güneş ışıkları karşısında çaresiz. Open Subtitles وهذا بدوره أثار منافسة شرسة، كلّ نبات شديد الحاجة إلى أشعّة الشّمس.
    Bugünlerde sıklıkla hastane işleriyle rekabet içerisinde kalıyorum ve her defasında yeniliyorum. Open Subtitles أشعر مؤخراً بأني في منافسة مع المستشفى هذه الأيام وعادة ما أخسر
    Herkes roketlerin pahalı olduğunu sanıyor, bir dereceye kadar öyleler, normal uçak biletleriyle nasıl bir rekabet yapabiliriz? TED الجميع يعتقدون أن الصواريخ باهظة الثمن، وإلى حد كبير هي كذلك، فكيف يمكننا منافسة تذاكر الطيران هنا؟
    Dijital Şimdi bugünden sadece uzak değildir, bugünle direkt bir rekabet içindedir. ve sadece ben onun içinde olmadığım için değil siz de içinde olmadığınız için... TED هو ليس فقط الرقمية الآن أبعد ما تكون عن الحاضر، ولكن في منافسة مباشرة مع ذلك، وهذا ليس بسبب أني غائبة منها فقط، ولكن حتى أنت.
    Ve göğüs kanseri kampanyası -- tekrarlıyorum, bu bir yarışma değil. TED وحملة سرطان الثدي مرة ثانية، هذه ليست منافسة
    Çocuklar, yarışma için ellerinden geleni yapıyorlar ama uzunlarla baş edemiyorlar. Open Subtitles فريق الأطفالِ يَجْعلُ مخلص الجُهد لإعْطائهم منافسة. لَكنَّهم غير قادرين على الإدارة اللاعبون الطوال.
    Ve için rahat olsun, tamamen adil bir yarışma oluyor. Open Subtitles وستشعرين بارتياح، لأنّك ستضمنين منافسة عادلة
    Ve bu biyoloji dalında bir tasarım yarışması için, Zürih'teki bir gurup öğrenci tarafından kurulmuştur. TED وهو الذي يجري بناؤه من طرف مجموعة من الطلبة في زيوريخ من أجل منافسة تصميم في علم الأحياء.
    Eğer bir eş boğma yarışması varsa, buna katılabilirim. Open Subtitles إذا كان هناك منافسة لخنق الزوجات لربما أشتركت بها.
    Yani bu iki kamp arasında bir yarış olmayacak, ancak ikisinin arasında insanların işgal edeceği her türden ilginç yerler bulacaksınız. TED لذلك لن تكون منافسة بين معسكرين لكن ما بينهما، ستجد كل أنواع الأماكن الشيقة التي سيشغلها الناس
    Kazanan, Ariel, ulusal yarışmaya katıldı. Open Subtitles هذا ليس سراً ترقت إلى منافسة على الصعيد الوطني
    Pozitif ayrımcılık, kadınlarla azınlıkları rekabete sokup beyazlar tavuğa AİDS aşılarken bizi oyalamak için bulunmuş bir şey. Open Subtitles العمل التوكيدي صُمم لإبقاء المرأة والأقليات في منافسة مع بعضهم البعض لصرف إنتباهنا، حتى يتسنى للبِيض حقن دجاجنا بالإيدز
    Aynı burs için mücadele ediyor olmamız medeni olmadığımız anlamına gelmez. Open Subtitles فقط لأننا كنا في منافسة للحصول على المنحة نفسها لا يعني أننا أعداء
    Bu nedense ilk piyano yarışmasına katıldığım zamandan bile daha sinir bozucu. Open Subtitles هذا تحطيم للأعصاب أكثر مما كان عندما شاركت في منافسة البيانو الأولـى
    Soruyorum, çünkü her iki durumda da bir rakibi olabilir. Open Subtitles أنا أسأل لأنه في كل الحالتين ربما كان لديه منافسة
    Japonya'da denir ki rekabet etmeden rekabetçi bir ruh yaratıldı. TED يقال أن اليابان، صنعت روح المنافسة بدون منافسة.
    Erkek işinde çalışan bir kadın rekabeti arttırır. Cinsel ve ekonomik anlamda. Open Subtitles المرأة التى تزاول عمل رجل منافسة جنسيا و اقتصاديا على حد سواء
    # Güreşelim hadi Güreşçi! Open Subtitles # ! منافسة، منافسة #
    Ve bu senenin 209 yarışmasında robot alanında başarılı olan takım.. Open Subtitles الفائز بجائزة منافسة 2.09 لهذه السنة. للبراعة في حقل الآليات ..تذهب
    - Tabi. Satış yarışı sizin gibiler için değil mi? Open Subtitles أعددت منافسة المبيعات هذه لأمثالك يا صديقي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more