| Önce kırmızı yerlere vurun... çünkü eğer sen vurmazsan, rakibin vurur. | Open Subtitles | تذكر دائماً إضرب في الأحمر من البداية لأنك إن لم تفعل ذلك منافسك سيفعل |
| O zaman orada öylece duracaksın rakibin aşırı yumruk atmadan bitkin düsene kadar. | Open Subtitles | سوف تقف هناك حتى يتعب منافسك من كثرة لكماته. |
| rakibinin enerjisini yönlendirdiğinde... onu değişime zorlarsın. | Open Subtitles | عندما تعيد توجيه طاقه منافسك ستجبره علي التغيير |
| 2. kural: rakibini faka bastırmak için elinden geleni yap. | Open Subtitles | رقم اثنين افعل ما بوسعك لتفوق منافسك ذكاءً |
| Kofsuratlı, bir Cumhuriyetçi olan değerli Rakibiniz tarafından yenilgiye uğradınız. | Open Subtitles | في انتخابات شهر تشرين الثاني من قبل منافسك الجدير الجمهوري |
| Siz ve rakibinizin devamlı el ele gezmesi insanların biraz aklını karıştırdı. | Open Subtitles | أصبح الناس حائرين، بسبب الطريقة التي تتشابك بها الأيدي مع منافسك دائماً. |
| Daha sonra rakibin buraya, peynire gelene kadar bekliyorsun ve sonra kapanı doğru kurduysan onu fırlatıyorsun. | Open Subtitles | حتى تنتظر من منافسك أن يقف هنا على عجلة الجبن القديمة و إن كنت قد أعددت الأمر جيداً، فيقع هو في الفخ. |
| Onu dinleme. Bir şeyi unutma, o rakibin. | Open Subtitles | لا تستمع إليه، و تذكر شئ واحد أنه منافسك |
| Biliyorsun her raunt için üç dakika boyunca sadece sen ve rakibin olacak. | Open Subtitles | خلال الثلاث دقائق بكل دورة ستكون لوحدك مع منافسك |
| rakibin, şu sarışın Noel şarkıcısı değil miydi? | Open Subtitles | ظننت ان منافسك كانت راقصة الكريسمس الشقراء تلك |
| rakibin Yi Jung, biliyorsun. | Open Subtitles | منافسك هو يي يونغ ، تعرفين ذلك |
| O çocuğun hayat boyu rakibin olacağına şüphe yok! | Open Subtitles | أعلم أن ذلك الفتى سيصبح منافسك للأبد |
| Asıl soru rakibinin Vanessa Campbell cinayetini üstüne yıkmasına izin verip vermemen. | Open Subtitles | السؤال هو ان كنت ستدع منافسك يضع تهمة قتل فانيسا كامبل عليك ايضا |
| Tam da rakibinin halk meclisinde ilk yerini kazandığı sene. | Open Subtitles | والتي صادفت أن تكون السنة التي فاز بها منافسك بأول مقعد له في مجلس المجتمع |
| Kanıtları gömüp, tanıklarla konuşup ya da büyük maç öncesi koca rakibinin kız arkadaşıyla mı yatacaksın? | Open Subtitles | تدفن الأدلة، او تتصل بشهود او ستنام مع صديقة منافسك الليلة قبل الموعد الكبير |
| Son sınavın bir düello olacak. Ve, sana özel bir iyilik yapacağım. rakibini seçebilirsin. | Open Subtitles | إختبارك الأخير هو مبارزة وكهدية مني تستطيع إختيار منافسك |
| Ondan kurtulmalısın rakibini elemelisin, ki bu kesinlikle ben değilim. | Open Subtitles | عليك أن تتخلص من الأقوى أن تقضي على منافسك والذي بالتأكيد ليس أنا |
| O zaman dinleyin çünkü o sizin en büyük Rakibiniz olabilir. | Open Subtitles | اذن اسمعيني جيدا لان هذا سيكون منافسك الرئيسي |
| Birinci turda rakibinizin şansını nasıl değerlendiriyorsunuz? | Open Subtitles | ما رأيك حول حظوظ منافسك فى الانتخابات الرئاسية، السيد جودمان؟ |
| Rakip iş yerine saldırmak ve onu oyun dışı bırakmak için internetten hack hizmeti satın alabilirsiniz. | TED | تستطيع الذهاب أونلاين و التقدم للحصول على خدمة إختراق ليقوموا بإزاحة منافسك التجاري وتعطيل موقعة الإلكتروني. |
| Bir kongre üyesisin, ve kampanya yasasına göre rakibine de seninle eşit süreyi vermemiz gerek. | Open Subtitles | أنت مرشحة للكونغرس لذا قانون الحملات يقول أننا يجب أن نعطي منافسك الجديد نفس الوقت الذي نعطيه لك |
| Çünkü rakibindi. | Open Subtitles | لأنه كان منافسك |
| Bu pozisyonda nispeten rakibinizi istediğiniz gibi oynatırsınız. | Open Subtitles | من هذا الموقع يعتبر من السهل نسبياً تقيد منافسك أوووه |
| - İşte senin yarışman... | Open Subtitles | هذا هو منافسك |
| Bu USB ağ tabanlı bir cihaza takıldığında rakibimizi yok edecek bir karakter dizisi. | Open Subtitles | سلسلة فريدة من الأحرف التي من شأنها أزالة منافسك حالما يتم توصيل هذا الفلاش إلى جهاز متصل بشبكة |