"منصبه" - Translation from Arabic to Turkish

• görevinden
• işini
• göreve
• istifa
• yerine
• görevini
• görevden
• görevine
• makamından
• yerini
• işinden
• makamını
• konumunu
• makamında
• mevkisini

Bu olaydan kısa bir süre sonra, görevinden alınıp başka bir yere nakledildi.
بعد فترة قليلة من إخفاء اليهود ، هو نقل من منصبه

Sadece bu takımda olduğum için bile, koçum işini kaybedebilir.
. كوني لاعبة لهذا الفريق يعرض مدربي للطرد من منصبه

Ama göreve başlamadan önce kanserden öldü.
و لكنه لقى مصرعه بسبب السرطان قبل أن يتسلم منصبه

Harika bir CEO'luk döneminden sonra 2000 yılında istifa etti ve Starbucks kısa zamanda büyüdü ve hisse senedi fiyatları düştü.
الآن وبعد مسيرة عظيمة كمدير تنفيذي هاورد ترك منصبه في عام 2000، وستاربكس توسعت بنفسها بسرعه وهبطت أسعار الأسهم

Bent Sejro beklenmedik şekilde Maliye Bakanlığından istifa etti ve yerine Pernille Madsen geçti.
بدون سابق انذار استقال بنت سيريو من منصبه كوزير المالية

Başkan'ın görevini sürdürebileceğini düşünenleriniz evet oyu versin.
الذي يعتقد منكم أن الرئيس قادر على الإستمرار في منصبه فيقول نعم

İşler iyice kötüleşti. Halka açıklanmadı ama Palmer görevden alındı.
لقد ساءت الأمور أكثر لقد أقيل الرئيس بالمر من منصبه

Neyse ki, Kral, Daewongun'un unvanını elinden alıp hükümetteki görevine son verdi.
على أى حال لقد جرده الملك من لقبه وعزله من منصبه الحكومى

Kabine 25. ek maddeye başvurup David Palmer'ı makamından aldı.
الوزاره عملت بالتعديل رقم 25 وأقالت ديفيد بالمر من منصبه

Son baktığımda çalışma yerini bırakmayan veya kendini terör şüphelisi listesine sokmayan bir ben vardım.
آخر مرة تحققت، كنتُ الرجل الوحيد هنا الذي لم يهجر منصبه أو يجعل نفسه على قائمة الإرهابيين المشتبهين

Sentinel'in başındaki Andrew Kincaid ile ters düşmesinin ardından daha yeni işinden kovulan şu Orson Creed?
العقيدة أورسون والذي اقيل من منصبه مؤخرا بعد خلافات مع الرئيس التنفيذي لشركة الحارس، أندرو كينكايد؟

Üniversite rektörünün görevinden istifa etmesini istiyoruz.
نحن نطالب رئيس الجامعة أن يتنحى عن منصبه.

Evet, yani, Bay Henry Foote görevinden uzaklaştırılmıştı..
نعم , حسنا , السيد هنري فوت أعفى من منصبه

İkisi de onun muhalifi, ikisi de onun işini istiyor.
الإثنان من خصومه و الإثنان يسعيان إلى منصبه

Kardeşlerim, Yeni vali göreve başlayıncaya kadar, şehrin yönetimine devralıyoruz.
أيها الاخوة، سنتولى الآن قيادة المدينة إلى أن يتولى الحاكم الجديد منصبه

Benim yüzümden Ajan Gaad'ın yerine birinin getirilmesi de hiç hoşuma gitmedi.
وأشعر بالسوء لأن العميل جاد نزل درجة عن منصبه بسببي

Bir koro şefi görevini asla kendi amaçları için kullanmamalıdır.
القائد لا يجب عليه أن يستغل منصبه لغرض مثل العلاقات الحميمة

Oysa, aynı kişi daha önce, rüşvet ve görevi suistimal suçlamaları yüzünden bu görevden, el çektirilmişti.
.هذا الشخص كان قد ازيح من قبل من منصبه بتهمة الفساد

Ve son sınıf başkanlarının mezun olana kadar görevine devam etmeleri gerektiği yazıyor.
وقال أن رئيس قسم التخرج يستمر في منصبه حتى هو أو هي يتخرجان،

Ama yargıcın makamından ayrılmayı düşündüğünü sanmıyorum.
لكنّي لا أعتقد أنّ القاضي مستعد لترك منصبه.

Scott güvenli odadan ateş açsaydı Elçi yerini terk etmek zorunda kalmazdı.
لكن اذا كان سكوت اطلق النار من الغرفة الامنة سوف يعفى من منصبه

Ve, Los Alamoz Araştırma Labratuvarı'ndaki işinden atıldı.
و تمت إقالته من منصبه* *في مختبر "لوس ألاموس" للأبحاث

sırf kendi makamını korumak için.
كل هذا ليحمي منصبه

Medici ailesi iktidara geldiğinde, sadece konumunu kaybetmedi aynı zamanda işkence gördü ve kovuldu.
عندما استولت عائلة ميديشي على السلطة، لم يفقد منصبه فقط، ولكن تعرض أيضًا للتعذيب والنفي.

Evet, bence Başkan makamında kalmalı.
نعم أعتقد أن الرئيس يجب عليه أن يبقى في منصبه

Tam olarak mevkisini bilmiyorum ama o tarafın en yetkilisi o.
لا أعرف ماهو منصبه لكنه يتواجد هناك دوماً