CR: Bu bir uçan balon. LP: Internet erişimi sağlayan bir balon. | TED | ش.ر: إنه منطاد. ل.ب: أجل، ويوصل بشبكة الأنترنت |
Geçen perşembe, burada yaklaşık 400 tane balon vardı. | Open Subtitles | الخميس الماضي، كان هناك تقريباً 400 منطاد هنا. |
Ve Tabitha'dan Buck'a özel bir mesajla, bir Duff balonu. | Open Subtitles | وهذا منطاد داف مع رسالة خاصة من تابثا إلى بك |
Üssün içinde bir meteoroloji birimi var. Hava gözlem balonu kullanırız. | Open Subtitles | يوجد قسم أرصاد جوية في هذه القاعدة، يمكننا إستعمال منطاد طقس. |
Kızı hatırlar. Kız, yılbaşı günü Orange Bowl stadı üzerinde zeplin kazasında ölür. | Open Subtitles | فتاة تموت فى حادث منطاد فى يوم رأس السنة الجديدة |
Sen gerçekten Led Zeppelin'i seviyor olmalısın. | Open Subtitles | لذا أنت يَجِبُ أَنْ حقاً قادَ الحبُّ منطاد زبلنَ. |
Balonla çalışan internet yapmak istiyoruz. | TED | نحاول توفير شبكة إنترنت مطلقة من منطاد. |
Onlardan biri olsaydım, sizin düşman olarak gördüklerinizden balon filan olmazdı ben de çok gizli bir yerin haritasını çizerdim. | Open Subtitles | بالطبع لو كنت أحدهم هؤلاء الذين تظنونهم أعداءكم لن يكون هناك منطاد لذا فسأرسم خريطة لمكان معزول |
(*Zeplin'e benzeyen bir çeşit seyahat balonu) Alman gereken bu. Bar'ı olan bir balon. | Open Subtitles | لكن كنت سأشتري فريق هوكي وطائرة منطاد مزودة ببار |
Biliyordum! Bu "Doksan Dokuz Kırmız balon", ninemin ünlü balon karşıtı protesto şarkısı. | Open Subtitles | عرفت ذلك , هذه "99 منطاد احمر" اغنية احتجاج نينا المشهورة ضد المنطاد |
Geçen sene Dünya'nın çevresini 187 günde 19 kere dönebilen balonu ucuza yaptık. | TED | ولكن العام الماضي، بُني منطاد بكلفة قليلة دار حول العالم 19 مرة خلال 187 يوماً. |
Burası Buckingham Sarayı ve şu da Altın Jübile balonu. | Open Subtitles | هذه قلعة باكينجهام وهذا منطاد اليوبيل الذهبي |
Eminim şişip birkaç bin kilo olmasını ve kocaman etli bir zeplin gibi patlamasını diliyorsundur. | Open Subtitles | أراهن بأنك تتمنين لو أنه انتفخ بالآلف من الأرطال مثل منطاد كبير من اللحم القديم |
Vinil üzerinde havalı birşeyleriniz var mı? Sinatra, Zeppelin, Kellan Smith gibi? | Open Subtitles | هل حصلت على أي شيء بارد على الفينيل يك سيناترا , منطاد , كيلان سميث؟ |
Bir Balonla uçtum ama yardım için kimse yoktu. | Open Subtitles | طرت في منطاد جوي، لكن عندما حاولت الهبوط |
- İşim yok da, ölü bir hamster'ı balona bağlayıp yollayacağım. | Open Subtitles | - لا، سَأُرسلُ a جرذ هامستر ميت فوق في a منطاد. |
Bir Balonda sevişelim. | Open Subtitles | دعينا نُمارسُ الجنس في منطاد بالهواء الحار |
Solvang'a bir sıcak hava balonuyla geri dönüyorlar. | Open Subtitles | (سوف يذهبان للعيش في (سلوفنغ للأبد بواسطة منطاد ساخن |
Hava tahmin balonunun gönderilmesi. | Open Subtitles | الفقرة الختامية : إطلاق منطاد القياس الجوي |
Yarın onu keşif balonundan dışarı atıp neler olacağına bakacağız. | Open Subtitles | سنتركه يسقط غداً من منطاد و سنرى ما الذّي سيحدث |
O zeplini gördüğünde aradığın gibi mi? | Open Subtitles | تقصد كتلك المرة التي اتصلت بي عندما رأيت منطاد ؟ |
Şu an bir balonun içinde iki sarışın hanım ile beraber. | Open Subtitles | فى هذه اللحظة ، إنه فى منطاد مع شقراوتان |
Gökyüzünde gri bir uzay gemisi belirdi. | Open Subtitles | منطاد رمادى ذو محرك نزل من السماء |
Evet, sen bir milyon Hindenburg'ın cinsel karşılığısın, fakat Carol gibi birinin hayatında olmasını hak ediyorsun ve o da seni hak ediyor, çünkü... | Open Subtitles | سيكون ذلك خطئاً أنت المرادف الجنسي لمأساة منطاد (زيبلن)، لكنك تستحقين شخصاً مثل (كارول) في حياتك، |
Parası ödenmiş sıcak hava balonunda şarap eşliğinde peynir... | Open Subtitles | نبيذ و جبنة على منطاد .. لقد دفعت مسبقا |