Bu sorunlardan ikisini bugün sizlerle paylaşacağım ve şu an ki durumlarından bahsedeceğim. | TED | لذا سنتناقش في هذا الصباح حول اثنتين من تلك المشاكل وسنتحدث عن وضعهما |
Hey, sanırım şu piliçle geçen hafta iyi vakit geçirmiştim. | Open Subtitles | أظن أني أصبت بعدوى برد من تلك الفتاة الاسبوع الماضي |
Adilyn'i tanıyor musun? Ben onu koruyorum. O kim, kızıl saçlı olan? | Open Subtitles | انا اقوم بحمايتها الان. من تلك, صاحبة الشعر الاحمر؟ |
Güzeldi de Kim bu kadın? | Open Subtitles | هذا لطيف ولكن من تلك المرأة؟ |
Hayır, hayır, demek istediğim. Kim o kadın? | Open Subtitles | لا.لا.لا,انا اقصد هذا بالفعل, من تلك المراة؟ |
Michael, Bu kim oluyor? | Open Subtitles | مايكل ، من تلك ؟ |
Her bir su damlasında, bunlardan 50 milyar tane elde ediyorsunuz. | TED | في كل قطرة ماء تحصلون على 50 مليار من تلك الأشياء. |
Ve bunu takvim resmi olarak yapmakta herzaman basarisizdim, ya da onun gibi bir sey, ve bundan kurtulamadim. | TED | وبقيت متعلقاً بهذا النوع من صور التقويم، او شيء ما من تلك الطبيعة، ولم اتمكن من الابتعاد عن ذلك. |
şu emlaklardan biri dairelere bakarsan sana hediye filan veriyorlar. | Open Subtitles | انها واحده من تلك الاشياء العقاريه حيث تربح فيها جائزه |
Çünkü şu ölen annesi var ya, annemle evlenmeden önce babamla berabermişler. | Open Subtitles | لقد أنجبها أبي من تلك المرأة التي ماتت قبل أن يتزوج أمي |
Neydi adı şu lastik şeylerden. Kendim için bir tane alacağım. | Open Subtitles | ـ واحدٌ من تلك المطاطات ، أنا متجهة إلى هناك بنفسي |
Durmana gerek yok. O kim? | Open Subtitles | ليس عليك ذلك من تلك ؟ |
- Bayan Evans'a servis yapacaksınız. - O kim? | Open Subtitles | (ستخدمون الآنسة (إيفانس - من تلك ؟ |
Belki öyle Chris, ama herkes gibi benim de merak ettiğim... Kim bu gizemli kızlar? | Open Subtitles | ربما كذلك يا (كريس) و لكنني مثل الآخرين أريد أن أعرف من تلك الفتيات الغامضات ؟ |
Bana sorar "Kim o hoş yabancı?" | Open Subtitles | سيسألني من تلك الغريبة الجميلة ؟ |
- Bu kim? | Open Subtitles | من تلك ؟ |
Müşterileriniz arasında bunlardan birine sahip olan kimse var mı? | Open Subtitles | أي واحد من العملاء يحدث لامتلاك واحدة من تلك الأشياء؟ |
bundan da daha zalim şeyler için bir zaman, geçen nisan ayı New Yorker dergisindeki gibi, | TED | وهناك وقت لأكثر سوداوية من تلك الاشياء، كما ورد في عدد نيسان من مجلة النيويوركر، |
O da kim? | Open Subtitles | من تلك ؟ |
Bu da kim? | Open Subtitles | من تلك بحق الجحيم؟ |
Belki de o haplardan bir tane alınca nasıl durulacağını bilmiyorsundur diye düşünüyorum. | Open Subtitles | وربما أظن أنك لو أخذت واحدة من تلك الحبوب، فلا أعرف كيف ستتوقف. |
Bu adamları serbest bırakırsak, sonra onlardan nasıl para toplayabiliriz?" | TED | ان عفينا هؤلاء الاشخاص من تلك القوانين التنظيمية, كيف سنحصل على المال من عندهم مستقبلا ؟`` |
ve bu türlerin çoğu kötü yönetim ve aşırı avlanma yüzünden tehdit altında. | TED | والعديد من تلك الأنواع مهددة بالانقراض بسبب المبالغة في الصيد وبسبب سوء الإدارة. |
Tatlısu çipurası, 20 yıl önce kimsenin adını duymadığı balıklardan biri. | TED | البلطي من تلك الأسماك التي لم يسمع بها قبل 20 عاما. |
Bu sene 1 Haziran, Monson Kasırgası'nın birinci yıl dönümüydü. Ve toplulumumuz daha önce hiç bu kadar birbirine bağlı ve güçlü olmamıştı. | TED | شهد 1 يونيو من هذا العام الذكرى السنوية لاعصار مونسون. و لم يكن مجتمعنا ابدا أكثر ارتباطا أو قوة أكثر من تلك اللحظة. |
Biliyoruz ki Mars'ta ve Ay'da bu yapılardan çok fazla miktarda bulunuyor. | TED | ونحن نعلم أن في المريخ وفي القمر هناك أطنان من تلك التشكلات. |