"من حياة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir hayat
        
    • hayatının bir
        
    • bir hayattan
        
    • in hayatından
        
    • bir hayatı
        
    • hayatından bir
        
    • hayatın
        
    • bir yaşam
        
    • hayatında
        
    • yaşamındaki
        
    • nın hayatından
        
    • hayatından daha
        
    • hayatlarındaki bazı
        
    Birincisi: Bir Stoik'in hayatından daha güzel bir hayat düşünemediği. TED رقم واحد: قال أنه لا يمكن أن يتصور أي حياة أكثر جمالًا من حياة الرواقي.
    Yine de şüphe edenlerden daha iyi bir hayat yaşamış olacağım. Dur bir dakika. Open Subtitles إذن فسأكون خضت حياة أفضل من حياة المتشككين
    Noah, sana söyledim, Beth'in hayatının bir parçası olmanı istiyorum ama benim şartlarımla. Open Subtitles نواهـ ، لقد قلت لك أنني أريدك أن تكون جزءا من حياة بيث
    Fakat, büyürken, artık tek bir hayattan fazlasını yaşamayacağım düşüncesine kapıldım. TED لكن مع تقدّمي في العمر، انتابني هاجس مقلق بأنني لن أحظى بأكثر من حياة واحدة.
    Mariechen'in, annesinden daha iyi bir hayatı olmalı. Open Subtitles ماري الصغيرة يجب أن تنال حياة أسهل من حياة أمها
    Sınıfının Claire Meade'in hayatından bir günle ilgilendiğine inanamıyorum. Neden olmasın? Open Subtitles بالكاد اصدق ان صفك قد يهتم بيوم من حياة "كلير ميد"
    Bana on yıl boyunca mutluluk on yıl boyunca başarı, on yıl boyunca mükemmel bir hayat verdin. Open Subtitles منحتيني 10 سنوات من السعادة، عشر سنوات من النجاح، عشر سنوات من حياة مثالية.
    Ne de mükemmel bir hayat Gerçekleşen bir peri masalı bu Open Subtitles يالها من حياة كاملة رائعة كأنها قصة خيالية تتحقق
    ...ama öyle ama böyle çok şanslı bir hayat geçirdim. Open Subtitles لدي بطريقة ما أستمرارية من حياة محظوظة جدا
    Pürüz ezelden, ezelden beri insan hayatının bir parçası. Ve antik dönem yazarları bunun hakkında yazmışlar. TED الخشونة هي جزء من حياة الإنسان منذ الأزل وإلى الأبد. ولقد كتب المؤلّفون القدماء حول هذا الموضوع.
    Şey, sen Grant'in hayatının bir parçasısın... ve bu da demek oluyor ki benim hayatımın da bir parçasısın Open Subtitles أنت جزء من حياة غرانت و هذا يعني أنك جزء من حياتي ايضن
    sen Grant'in hayatının bir parçasısın... ve bu da demek oluyor ki benim hayatımın da bir parçasısın Open Subtitles أنت جزء من حياة غرانت و هذا يعني أنك جزء من حياتي ايضن
    Budistler yaşam döngüsüne inandıkları için Kailash'ta, bir hayattan diğerine olan yolculuk eski fakat tuhaf bir tören eşliğinde yapılır. Open Subtitles التبتيين يعتقدون بمفهوم البعث والانتقال من حياة لاخرى عند قمة جبل كالاش طقوس قديمة غريبة.
    Hata yaparak geçirilmiş bir hayat, hiçbir şey yapmayarak geçirilmiş bir hayattan çok daha iyidir. Open Subtitles حياة تمضيها في أرتكاب الأخطاء أفضل بكثير من حياة تمضيها دون فعل شيء
    Aşağı inen adamın da senin gibi zor bir hayatı oldu. Open Subtitles الرجل الذي سينزل الآن عانى من حياة شاقة، مثلك تماما
    Tamam. Zavallı adamımızın hayatından bir bölüm daha. Open Subtitles حسناً , فصل جديد من حياة رجلنا الفقير
    Çalışmayı bırakıp, hayatın tadını çıkarabilirsiniz. Open Subtitles يمكنك أن تكف عن العمل وتستمتع بما تبقي لك من حياة
    Seninle kusursuz bir yaşam sürmenin en küçük ihtimalini bile sensiz geçecek sonsuz bir hayata değişmem. Open Subtitles أضئل فرصة لحياة مثاليّة معك خير بكلّ المقاييس من حياة أبديّة بدونك.
    Gün boyu çalışıp köy hayatında önemli bir rol oynuyoruz. Open Subtitles نحن نعمل طوال اليوم نلعب دوراً كاملا من حياة القرية
    Şafak Harekatı Dieter Dengler'ın yaşamındaki gerçek olaylardan yola çıkılmıştır. Open Subtitles فجر الانقاذ مبنى على احداث حقيقيه من حياة ديتر دنجلر
    Rüyamda gördüklerim Ana'nın hayatından değilmiş. Open Subtitles كل شيء حلمت به لم يكن من حياة آنا كريستينا بل كان من هذا
    Görünüşe göre, izlediğim insanların... hayatlarındaki bazı bölümleri bitirdiğimde şimdiki zamana geri dönüyorum. Open Subtitles يبدو أنني سأعود للحاضر عندما أنهي فصلا من حياة الناس الذين أتعقبهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more