Ama 2014'te çalışanlara moral vermek için hastaneden taburcu edildiği O günden sonra hayatı bir daha aynı olmadı. | TED | ولكن من ذلك اليوم في عام 2014 تم خروجها من أجل تشجيع عمال صحيين حياتها لم تكن كما كانت منذئذ. |
O günden sonra her anımı çocuğumu arayarak geçirdim. | Open Subtitles | لقد قضيت كلّ لحظة من ذلك اليوم وما بعدها أبحث عن طفلتي |
O günden sonra, hiç ağlamadım. | Open Subtitles | من ذلك اليوم فصاعداً، أنا مَا بَكيتُ، لَيسَ عندما. |
Sonra o gün polis onun arabasını kana bulanmış olarak buldu. | Open Subtitles | في وقت لاحق من ذلك اليوم الشرطة إكتشفت سيارته مغطاه بالدمّ. |
Onu tekerlekli sandalyesiyle o gün daha önce görmüştüm | TED | كنت قد رأيته في وقت سابق من ذلك اليوم على كرسيه المدولب، |
O günün sonunda, konuştuk buluşmaya ve kişisel dosyalarımızı paylaşmaya karar verdik. | Open Subtitles | وفي وقت متأخر من ذلك اليوم تحدثنا معاً. قررنا أن نلتقي ، ومشاركة المعلومات في قضايانا الخاصة. |
Belki O günün gelmesini istemiyorsun ya da belki iple çekiyorsun. | Open Subtitles | ربما انت فزع من ذلك اليوم ربما انت تحسب الثواني |
Geçen yıl annem o güne ait birkaç fotoğraf gösterdi bana. | Open Subtitles | السنه الماضيه.. امي اعطتني بعض الصور من ذلك اليوم |
100 yıl daha yaşasam bile O günden sonra ölü sayılırım. | Open Subtitles | حتي اذا عشت مائة من السنين... انا ميت من ذلك اليوم. |
O günden beri, o portredeki kadına kafayı taktım. | Open Subtitles | من ذلك اليوم , كنت مهووسا بتلك المرأة في اللوحة |
Kendini onları yerine koy ve O günden sonra nezaket sergile. | Open Subtitles | ضعي نفسك في ظروفهم وقدمي الإحسان من ذلك اليوم فصاعداً. |
Ve O günden sonra beni ömür boyu huzursuz edecek lakabını elde etti. | Open Subtitles | من ذلك اليوم حصل على الاسم... هذا من شأنه أن يطاردني لبقية أيامي. |
O günden sonra, Mickey, Donald, ve Goofy... | Open Subtitles | من ذلك اليوم فصاعداً ميكي،دونالد،وجوفي... |
O günden sonra, bir daha asla çocuk olmayacaktım. | Open Subtitles | ، من ذلك اليوم لن أكون طفلاً ثانية |
Lakin O günden beri nekadar da çok yesem, sonuna varamıyorum | Open Subtitles | لكن من ذلك اليوم مهما اكلت ... انهم لا ينتهون |
o gün masalları düşünmeye başladım. | Open Subtitles | في وقت لاحق من ذلك اليوم وصلت إلى التفكير عن القصص الخيالية. |
Kızım onu, o gün yanlışlıkla ofisimden almıştı. | Open Subtitles | لأن أبنتي أخته من مكتبي عرضيا في وقت سابق من ذلك اليوم. |
Doktor King bile, Leydi Boynton'ın o gün daha erken bir saatte öldüğüne inanmıştı. | Open Subtitles | حتى الدكتورة كينغ خدعت بالاعتقاد بأن السيدة بوينتون توفيت في وقت سابق من ذلك اليوم. |
O günün stüdyo kayıtlarını almış. | Open Subtitles | وحصلت والاستوديو سحب السجلات دافع عن من ذلك اليوم. |
O günün öfkesi, içini yakmaya, acını büyütmeye diğer şeyleri görmeni engellemeye devam ediyor. | Open Subtitles | الغضب من ذلك اليوم لا يزال يحترق بداخلك يتغذي على ألمك |
Şunu unutmayalım, O günün en büyük kazancı "artık yeter" deyişimizdi. | Open Subtitles | ودعنا لا ننسى الشئ العظيم الذى حصلنا عليه من ذلك اليوم اننا قلنا "هذا يكفى " ؟ |
İzlediğiniz ise o güne ait güvenlik kamerası görüntüleri. | Open Subtitles | و صادرت هذا لقطات الأمن من ذلك اليوم. |