İşten çıkıp doğru eve giden erkek olmadığını fark ettiniz mi? | Open Subtitles | هل لاحظت أن لا رجل يعود مباشرةً للمنزل من عمله ؟ |
Sizin yüzünüzden Ilija işten kovuldu kızımız bizimle konuşmuyor, buraya kadar da borca battık! | Open Subtitles | وبيتنا، فصل ليجا من عمله بسببك وبنتنا قاطعتنا ونحن غارقون في الديّن |
Mektubunda böyle yazmıştı. Geçici olarak işten çıkarılınca, ufak tefek işlerde çalışmıştı. | Open Subtitles | هكذا قالت الرسالة انه طرد من عمله وبدا اعمالا غريبة |
Victor'a ait olduğunu ikimiz de biliyoruz. İşinin bir parçasısın. | Open Subtitles | بالاضافة الى ذلك كلنا نعلم انكى منضمة لفيكتور انتى جزء من عمله و هذا الشئ يجبرك على الاستمرار فى الرحيل |
Binbaşı, ki ruhaniyet yönünden üst mertebede biri olduğuna şüphe yok, ...gizli işinin bir parçası olarak ormanda yaşayan bazı unsurlarla iletişim kurmaya çalışıyor muydu? | Open Subtitles | كرجل ذو بصيرة روحانية، يحاول الاتصال ببعض العناصر التي تسكن... الغابة كجزء من عمله السرّي؟ |
Onun bu önemli işinin bir parçası olmaktan çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا فقط سعيد أن أكون جزء مهم من عمله. |
İçkiyi biraz fazla kaçırması okulu bırakması ve işinden kovulmuş olması onun adamlığına leke sürmez. | Open Subtitles | بسبب أنه كان يسكر بزيداة وفصل من مدرسته وطرد من عمله |
Bir düşünsene, adam Noel gecesi işten evine arabayla gidiyor. | Open Subtitles | تصور معي رجل راجع من عمله إلى بيته في ليله الكريسمس |
İşten geldiği zaman evde kimsenin olmamasını sağlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أحرص ألا يكون هناك أحد عندما يعود من عمله لأني أعلم أنه لا يحب ان يكون هناك أحد |
Sonra da Noel günü Mark işten eve erken dönmüş ikisini çırılçıplak en acayip pozisyonda... tavşanlar gibi şey yaparken yakalamış. | Open Subtitles | وعندما عاد مارك مبكرا من عمله ليلة الكريسماس وجدهم الإثنان فى أحضان بعض وهما عاريان تماما |
İşten eve dönerken biri onu vurdu. | Open Subtitles | أحدهم أطلق عليه النار وهو عائد من عمله للبيت |
İşten kovuldu,hakkında davalar açıldı kefalet izni yok. | Open Subtitles | حسناً ، لقد تم فصله من عمله ويتم الآن رفع قضية عليه لقد خرج بكفالة إحساسي يقول بأنه في مكان ما يحامي |
Dr. Delcavoli işten bir süre izin alması için iknaya çalışıyor, ama... | Open Subtitles | الطبيب دالكوفولي يحاول التحدث اليه بشأن الاجازة من عمله |
6 ay önce yatak odasına kablosuz kamera yerleştirmekten dolayı işten atılmış. | Open Subtitles | وقد طرد من عمله قبل 6 أشهر لتركيبه كاميرا إنترنت لاسلكية |
İtfaiyeciydi ve bu onun işinin bir parçasıydı. | Open Subtitles | إنه كان رجل إطفاء, ذلك كان جزء من عمله |
İşinin bir parçası. | Open Subtitles | إنه خبير هذا جزء من عمله |
İşinin bir parçasıydı. | Open Subtitles | اسفة جزء من عمله |
Bu, onun işinin bir parçası. | Open Subtitles | هذا جزء من عمله |
Oh. İşinin bir parçası mıydı? | Open Subtitles | هذا كان جزء من عمله ؟ |
Chelsea'yı yıkamak işinin bir parçası değil miydi? | Open Subtitles | هذا لم يكن جزءًا من عمله... تحميم (تشيلسي)؟ |
Kerim oğlu... maktulün kısas isteme hakkı olan babası... işinden kovulmuş... hasta... ve yoksuldur. | Open Subtitles | ابن (كريم) والد الضحية... و المفصول من عمله... |