"من كل ما" - Translation from Arabic to Turkish

    • her şeyden
        
    • Her şeye
        
    • her şeyin
        
    • yoğunuzu kaybedesiniz
        
    Ama kasırgayı hatırlatan her şeyden kaçıp durmaya devam edersen kasırga kazanmaz mı? Open Subtitles لكن مجددا ان استمريت بالهرب من كل ما يذكرك بالاعصار ألا يفوز الاعصار؟
    Ve yol kenarında satılan her şeyden birer tane satın aldım. TED وهكذا اشتريت عينة فقط من كل ما هو معروض للبيع على جانب الطريق.
    Canı gönülden umut ediyorum ki yarattığım şey, dokunduğu her şeyden enerji ve besin emerek büyür ve gelişir. Open Subtitles أتمنى بصدق أن صنعي ينمو ويزدهر يستخلص الطاقة والغذاء من كل ما يلمسه
    İnsan vücudu hakkında bildiğimiz Her şeye rağmen, hâlâ bazı garip ve süregelen gizemler mevcut, plasebo etkisi gibi. TED وعلى الرغم من كل ما نعرفه عن جسم الإنسان، لا تزال هناك بعض الأسرار الغامضة، مثل تأثير العلاج الوهمي.
    Şimdi köpeği almak için yıllardır inandığım Her şeye sırt döneceğim. Open Subtitles حسناً , سأذهب للتخلص من كل ما أمثله لأحصل على كلب
    O gece anlamlı olan her şeyin bir parçası olmazdın. Open Subtitles وما كنتِ لتكوني جزءً من كل ما عنته تلك الليلة
    Bu mekânlar daha fazla kalmanız için sizi ayartıyor ki burada kalıp varınızı yoğunuzu kaybedesiniz. Open Subtitles هذه الأماكن تغريك للبقاء حتى يتمكنوا من تجريدك من كل ما تملك
    Bize yaptığı her şeyden kurtulup bir daha ardımıza bakmayabiliriz. Open Subtitles بإمكاننا أن نتحرّر من كل ما فعله بنا و لا ننظر خلفنا أبداً
    Bir kuyruklu yıldız hakkında yüzyıllardır kuyruklu yıldızlar hakkında bildiğimiz her şeyden daha çok fazlasını öğreneceğiz. Open Subtitles عن مذنّب أكثر من كل ما عرفناه عن المذنّبات لقرون
    Yapacağımız şey şu, menüdeki her şeyden ikişer tane sipariş edeceğiz, on dakika bekledikten sonra, basıp gideceğiz. Open Subtitles حسناً , إليك ما سنفعله سنطلب أثنين من كل ما في قائمة الطعام ننتظر عشر دقائق
    Buradaki her şeyden ikişer tane alacağım. Başka bir ineği daha öldürün. Umrumda değil. Open Subtitles سآخذ إثنين من كل ما لديك هنا، أقتل بقرة أخرى، لا أبالي بذلك
    Sayıca az olabiliriz ama dünyanın karşımıza çıkaracağı her şeyden daha büyük bir şeyi temsil ediyoruz. Open Subtitles ‫ربما يكون عددنا قليلا ‫لكننا نمثل شيئا ‫أهم من كل ما يضعه العالم في وجهنا
    Onu bu hayata bağlayan her şeyden kurtulun... ve ölüler diyarına geri dönmesi için dua edin. Open Subtitles ‫تخلصي من كل ما يجعله يتعلق بهذه الحياة ‫وصلي أن يعود إلى عالم الأموات
    Geçen gün söylediğim her şeyden utanıyorum. Open Subtitles انا اشعر بالخجل من كل ما قلته من قبل
    Ben çok küçük bir zaman-mekan bütününü onu çevreleyen her şeyden ayırmaktan bahsediyorum. Open Subtitles ...قطع جزء متناهى الصغر من وقت الفضاء تم تجميعه من كل ما يحيط به
    Uzayın size fırlatabileceği her şeyden koruyorlardı. Open Subtitles يحموكم من كل ما يعرضكم الفضاء إليه
    1400 yıldır, İslami ve Arap himayesi altında kalan yapılmış Her şeye, İspanya'dan Çin sınırlarına kadar. TED من كل ما تم إنتاجه قط والمحسوب على ما هو عربي أو إسلامي في السنوات ال 1400 الماضية، من إسبانيا إلى الصين.
    Fizikçi ve ülkesinde olan Her şeye rağmen gülümsüyor. TED أنها فيزيائية , و بطريقة ما تبقى مبتسمةٌ على الدوام على الرغم من كل ما يجري في موطنها
    Onlar için yaptığın Her şeye rağmen senden nefret edecekler. Open Subtitles بالرغم من كل ما بذلته لأجلهم سيكرهونك في النهاية
    Yeni doğmuş bebeklerin kendilerini her şeyin bir parçası olarak gördüklerini bilirsiniz; ayrı değillerdir. TED تعرفون كيف المواليد الصغار يعتقدون أنهم جزء من كل ما يحيط بهم؛ أنهم ليسوا منفصلين بذاتهم.
    Bu mekânlar daha fazla kalmanız için sizi ayartıyor ki burada kalıp varınızı yoğunuzu kaybedesiniz. Open Subtitles هذه الأماكن تغريك للبقاء حتى يتمكنوا من تجريدك من كل ما تملك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more