Bende her yıl sana, geldiğin yerin bir önemi olmadığını hatırlatıyorum. | Open Subtitles | وفي كلّ سنة أكرّر تذكيرك بأنه ليس مهمّا من أين أتيت |
Mesai saatlerinde bankaya nasıl gidersiniz? Bunun bir önemi yoktu. | TED | كيف يمكنك الذهاب إلى البنك إذا كنت في العمل؟ لم يكن الأمر مهمّا. |
Patron buradayken benim ne söylediğimin önemi yok. | Open Subtitles | ما أقوله لا يعود مهمّا عندما يكون الرئيس موجودا. |
Hayatının sevimli ve önemli bir kısmını oluşturdum. | Open Subtitles | بكوني جزءا مهمّا و محببا للغاية في حياتك |
Ama bana çok özel birisinin söylediğine göre, Nereden geldiğin önemli değil... | Open Subtitles | لكنّ شخصا رائعاً أخبرني ذات يوم أنّه ليس مهمّا من أين أتيت |
Her yil sana nerden geldiginin bir önemi olmadigini hatirlatiyorum. | Open Subtitles | وفي كلّ سنة أكرّر تذكيرك بأنه ليس مهمّا من أين أتيت |
Yapıp yapmamanızın önemi yok. | Open Subtitles | فعلتها أم لم تفعلها، فالأمر ليس مهمّا |
Jenna için büyük önemi vardı ve benim için de oldukça önemliydi. | Open Subtitles | ذلك عنى الكثير لـ(جينا) وكان مهمّا بالنسبة لي أيضاً |
Şu an paranın benim için hiçbir önemi yok. | Open Subtitles | المال ليس مهمّا الآن |
Zaten pek bir önemi olmayacak. | Open Subtitles | ولم يعد مهمّا على كلّ حال |
önemi yok. | Open Subtitles | ما عاد ذلك مهمّا |
Bu mücadele de kurt önemli bir rol oynayacak, ama.. | Open Subtitles | بل قالت الحقيقة دور الذئب في المعركة سيكون مهمّا |
Hem Jethro önemli bir ipucu bulmuş olabilir. | Open Subtitles | إضافة إلى ذلك، قد يكون (جيثرو) قد وجد دليلا مهمّا. |
En başınadan beri, kendim dahil - ama bu önemli değil. | Open Subtitles | إلا لو كنتُ كذلك منذ البداية ولكن هذا ليس مهمّا |
Sırrın anlaşılmaz olması... esrarın zor olması önemli değil... | Open Subtitles | " مهمّا كان مُحيّراً هذا ،اللغز" " مهمّا كانت صعوبة هذا ،اللغز" |