Kendin gibi insanları tanımanın senin için önemli olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا فعلاً أعتقد أن هذا مهم لك لتعرف الأشخاص أمثالك |
- Bunu yaptım çünkü, senin için önemli olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | لقد فعلت ذلك فحسب لأننىعلمتانهامر مهم لك. |
Bunun senin için önemli olduğunu biliyorum ama - ben o aylık çeke muhtacım. | Open Subtitles | حسناً، أعرف أن هذا مهم لك لكنّي أعتمد على الشيك كلّ شهر. |
Her zaman haklı ve birinci olmak senin için çok önemli. | Open Subtitles | إنه فقط مهم لك بأن تكون محقا و الأول في جميع الأوقات |
Hayatım, bir oğlunun olmasının bu kadar önemli olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | عزيزي, لم اعلم ان الحصول على ولد هو مهم لك |
Klitz, Yale'e kabul edildin. Artık derslerin önemi yok. | Open Subtitles | كليز، لقد دخلت إلى يايل أعني، إنه غير مهم لك بعد |
Burada senin için, çevrecilere yaranmaktan çok daha önemli bir şey olmalı. | Open Subtitles | يوجد هنا شيء مهم لك أكثر أهميّة من موافقة بضعة متحمّسين بيئيين |
Bu yer Sizin için önemli olmalı. | Open Subtitles | لابد أن هذا المكان مهم لك |
Beni arkadaşlarınla tanıştırmanın senin için önemini biliyordum. | Open Subtitles | لا اصدق بانك فعلت ذلك اعلم بانه امر مهم لك ان اقابل اصدقائك |
Senin için nasıl önemli olduğunu biliyorum. Senin için herşey demek. | Open Subtitles | لكني أعرف كم هو مهم لك وأعرف أنه كل حياتك |
senin için önemli biri ya. Onu Jeju'ya kadar takip bile ettin. O kadar harika biri mi merak ediyorum. | Open Subtitles | لأنه مهم بالنسبة لك، لقد تبعته إلى جزيرة جيجو، لذا لابد أنه مهم لك |
Tatlım, senle evlenmek istememin nedeni bunun senin için önemli olduğunu biliyor olmam. | Open Subtitles | حبيبي ، السبب لرغبتي في الزواج منك هو لأنني أعرف أن هذا مهم لك. |
ama senin için önemli olmadığından bizim ilişkimizi bozan bir şeye çevirdin. | Open Subtitles | لكن بما أنه غير مهم لك أنت تجعلين الأمر مثل إفعل هذا و إنتهى الامر لنا |
Buraya kadar geldiğine göre senin için önemli olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنه مهم لك لتقود كل الطريق إلى هنا |
Aşk denen şey bize uzak olabilir ama senin için önemli olduğunu görebiliyorum. | Open Subtitles | ،ربما الحب مفهوم غريب لنوعنا لكني أراه مهم لك |
senin için önemli ve buna seyirci kalmayacağım ve böyle davranılmasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | هذا مهم لك وانا لن اقف وادعك تعانين من هذا |
Bu senin için çok önemli değil mi? | Open Subtitles | هذا مهم لك , صحيح؟ أن تصبح مميزاً |
Ama şu anda, senin için çok önemli bir sorum var. | Open Subtitles | ولكن الآن, لديّ سؤال مهم لك |
Bu dövüşün senin ve ülken için niçin bu kadar önemli olduğunu anlıyorum... | Open Subtitles | و انا اتفهم لما هذا القتال مهم لك و لبلادك |
Klitz, Yale'e kabul edildin. Artık derslerin önemi yok. | Open Subtitles | كليز، لقد دخلت إلى يايل أعني، إنه غير مهم لك بعد |