Tıpkı senin gibi onun da mirasını çarçur edeceğinden mi korkuyorsun? | Open Subtitles | هل تخاف من أن يبدد ميراثه كما بددته أنت ؟ |
Broşürlerle.. Zengin mirasını göstermek istiyor. | Open Subtitles | تقول النشرة أنه يرغب بمشاركة ميراثه مع الناس |
Sizin sahip olduğunuz gibi onunda mirası israf etmesinden mi korkuyorsunuz? | Open Subtitles | هل تخاف من أن يبدد ميراثه كما بددته أنت ؟ |
Kara Harren bu kalenin mirası olacağını düşünmüştü. | Open Subtitles | هارن ظن هذه القلعة سوف تكون ميراثه |
mirasından bir parçanın karşılığında uyuşturucu ve harçlık. | Open Subtitles | من اجل المخدرات وبعض المال مقابل جزء من ميراثه |
15 yıl görünmeyişinin ardından... Pitte geri döndü ve mirastan hak talep etti. | Open Subtitles | بعد 15 عام من الغياب, عاد (بيتي) ليحصل على ميراثه. |
Görünüşe göre Nate Archibald, bir yaz boyu aşkı mirasına tek gidişlik bilet ile takas etti. | Open Subtitles | يبدو ان نيت استبدل صيف الحب بتذكرة ذهاب الى ميراثه |
Tüm verasetini kullandı. | Open Subtitles | اعتاد كل من ميراثه. |
Belki de zekice birşey yapıp mirasını tehlikeden kurtaracak. | Open Subtitles | ربما أو ربما يتخذ خطوة ذكية لإنقاذ ميراثه من ضرر أكبر |
"Dağın üstünde yaşayan kuşak o kadar çok parti yaptı ki mirasını kötüye kullanmış oldu" | TED | "الجيل الذي عاش على قمة الجبل، واحتفل كثيرا، واستغلّ ميراثه أسوأ استغلال. " |
Oswald Cobblepot, bu kuleyi yapmak için mirasını ve yedi yılını harcadı. | Open Subtitles | أوزوالد كابلبوت) , إستثمر ميراثه وسبع سنوات من حياته لبناء هذا البرج |
Babamın mirasını kurtardığın için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لك على إنقاذ ميراثه |
- Ancak Cody ölünce Cody'nin ailesi Gatsby'nin mirasını hileyle ele geçirdi. | Open Subtitles | وعندما مات (كودي)، خُدج (جاتسبي) من عائلة (كودي) فيما يخص ميراثه |
Önce babasını, sonra bir bilgisayar oyununda mirasını kaybetti hem de Gilbert'a varlığından bile haberdar olmadığı gayrimeşru üvey kardeşine. | Open Subtitles | لقد خسر والده و بعد ذلك ميراثه (في معركة لعبة فيديو مع (جيلبيرت شقيق غير شرعي لم يعرف عنه من قبل |
Yeğenim, Gian Galeazzo, onu kendi mirası olarak düşünürdü. | Open Subtitles | ابن أخي (جيان غاليزو) يظنها جزءً من ميراثه |
Ama mirası yaşıyor. | Open Subtitles | لكن ميراثه مازال موجود بيننا. |
Bazılarınız sadece bıraktığı mirası biliyorsunuz. | Open Subtitles | والبعض يعرف ميراثه |
Belki mirasından sana da pay verir. | Open Subtitles | ربما يعطيك حصة في ميراثه |
Bana, dürüst bir vatandaş olan ve sabıkası olmayıp daha önce mirasından iyi bir bağışta bulunan müvekkilimin daha önce- | Open Subtitles | {\pos(190,230)}أتقولين أن موكليّ الشريف الذي ليس سجل إجرامي، {\pos(190,230)}الذي يتبرع بجزء كبير من ميراثه للجمعيات الخيرية |
Ward Allen iyi bir mirastan uzaklaştı. | Open Subtitles | لقد ترك (وارد ألن) ميراثه الرفيع. |
Dosdoğru mirasına koşuyor. | Open Subtitles | إنّه يسير متبختراً إلى ميراثه |
Tüm verasetini kullan... | Open Subtitles | اعتاد كل من ميراثه ... |
Beni vasiyetine dahil etmeyi bizzat kendisi istemişti, | Open Subtitles | لقد أراد ضمي في ميراثه |