"مُتّ" - Translation from Arabic to Turkish

• öldüm
• öldün
• öldüğümü
• ölürsem
• Öldüğünde
• ölürsen
• Öldüğünü

Hâlen bazı korkularımın olduğunun farkındayım ama çok genç öldüm ve onları alt edebileceğimi hissediyorum.
أعلم أنّ لديّ بعض المخاوف المتبقيّة، لكنني مُتّ في ريعان شبابي. وأشعُر أنني كنتُ سأقهرها.

Ahbap, hala yaşıyorum. Ben dün öldüm.
ياصاح ، أنا ما زلت حياً لقد مُتّ البارِِِحه

Mezuniyetten önceki gün öldüm. Kalan zamanlar bir armağandı.
مُتّ في اليوم السابق للتخرّج، أما بقيّة أيّامي كانت هبة.

İnanamıyorum. O gün gerçekten öldün mü?
لا أكاد أصدّق، هل مُتّ حقًّا ذاك اليوم؟

Çığlıklar atarak uyanıyorum, çünkü karanlık yüzünden öldüğümü sanıyorum.
أستيقظ صارخاً من الرعب بسبب الظلام وأظن بأني مُتّ

İşler sarpa sararsa bir şeyler ters gider ve ben ölürsem.
ويا عزيزتي، إن أفُسد الأمر إذا حصل خطبٌ ما أو مُتّ

Öldüğünde vücudunu bilime bağışlarsan beynini Kanada salamı gibi keseceğime söz veriyorum.
إن مُتّ وتبرّعت بجسدك للعِلم أعدك أن أقطع مخك كلحم مقدد كنَديّ

Gözlerim açık öldüm ve iplerimizi çeken sahiplerimiz gördüm.
لقد مُتّ وعيناي منشرعتان، ورأيت الأسياد الذين يشدّون حبالنا.

Aynı, yaşadığım gibi öldüm tüm ilginin, tamamen odağı olmuş halde.
أني مُتّ كما عشت." "في دائرة الإهتمام الكامل والتام."

Daha önce de öldüm. Aştım bu işleri.
-لقدّ مُتّ قبلاً، و لا أبالي بالموت

Ben öldüm. Jeremy, Silas'ı alt eden sihri ben mühürlemiştim.
إنّي مُتّ يا (جيرمي)، وقد أجريت التعويذة التي أطاحت بـ (سايلس).

Onu kurtarmaya çalıştığım her sefer ben de öldüm.
"وكلّما حاولت إنقاذه، مُتّ أيضًا"

öldüm artık diyordum.
اعتقدت أنّي مُتّ.

İnanamıyorum! O gün gerçekten öldün mü?
لا أكاد أصدّق، هل مُتّ حقًّا ذاك اليوم؟

Benim sayımımla o yüzüğü takarken bir kere öldün bile. Belki de iki.
وفقًا لحساباتي فإنّكِ مُتّ مرّة قبلًا وهذه ستكون الثانية آن إرتداءكَ له، ولسبب ما...

Benim sayımımla o yüzüğü takarken bir kere öldün bile. Belki de iki.
وفقًا لحساباتي فإنّكِ مُتّ مرّة قبلًا وهذه ستكونالثانيةآن إرتداءكَله، ولسببما...

Aşkı bulup, ortadan kaybolan bir kız durumundayım ki en büyük kabusum tanıdığım birinin ölmememe rağmen öldüğümü düşünmesi ve şu an bunu yaşamaktayım.
أنا فتاة وجدت الحب و بعدها أختفت و أسوء كابوس هو أن يعلم أحد ما أو يظن بأنني مُتّ بينما لم أمت

Kaç kez öldüğümü ya da ölümün kıyısından döndüğümü biliyor musun?
أتعلمين كم مرّة مُتّ أو كدت أموت؟

Nasıl öldüğümü bilmek istiyorsun.
تريدين خصوصاً أن تعرفي كيف مُتّ

Sonra da bir dostum öldü, ve bana ölürsem yargıdan geçeceğimi hatırlattı bu olay.
كما توفي صديق لي، واكتشفت أنني لو كنت مُتّ لكنت سأواجه دينونة مؤكدة

Yakında ölürsem beni adamakıllı yakmalarını sağla.
،إذا مُتّ في أيّ وقت قريباً .أحرصي على أنّ يدفنونيّ بشكل لائق

Eğer kullanılan büyü beni geri getirdi. I gibi ı bu bedende Öldüğünde.
التعويذة التي أحييتني بها أعادتني لما مُتّ عليه في هذا الجسد.

Gerçekten anlamıyorsun... Eğer ölürsen başka şansın kalmayacak.
أنتَ فعلًا لم تفهم، إنّكَ لو مُتّ فلن تتسنّى لكَ أيّ فرصةٍ أخرى.

Bu şehirden kaçtığım vakit senin Öldüğünü düşünmüştüm.
في أعقاب فراري من هذه المدينة، ظننتك مُتّ.