Devlet mahkeme dışında anlaşmaya gitti, Howell işine geri döndü... bununla beni suçlu ilan ediyor. | Open Subtitles | تَقومُ الولاية بالتسوية خارِج المَحكمَة. و تُعاد هاويل إلى وظيفتِها مِما يُلوِّح إلى أني مُذنِب و لكنني لستُ مَذنِباً |
Bayan Lazarus'un dediğine göre bu üye, ibne olmam yüzünden hepsinin suçlu oyu vermesini sağlamış. | Open Subtitles | تَقول السيدَة لازروس أنهُ جَعَلَهُم جَميعاً يُصَوتونَ أني مُذنِب بِناءً فقط على حَقيقَة كوني شاذ |
Bu sikiğin suçlu olduğundan eminim, ama ruhumdan bir parçayı geri alabilmek istiyorum. | Open Subtitles | أعلَمُ أن هذا الحَقير مُذنِب لكني أُريدُ أن أشتَري راحَةَ روحي |
Dün jüri onu suçlu buldu. | Open Subtitles | و البارحَة وجدَت هيئَة المُحلَفين أنهُ مُذنِب |
Resmen değil, onunla konuştum suçlu. | Open Subtitles | ليسَ بشكلٍ رسمي، و لكني تكلمتُ معَه و هوَ مُذنِب |
Ya ben suçsuz bir adamı yok yere suçlu konuma soktum ya da sizin suçlu bir adamı yargılayacak cesaretiniz yok. | Open Subtitles | إما اني سعيت خلف رجل بريء وإما انكِ لم تملكين الشجاعة للنيل من رجل مُذنِب |
Bu davadaki tüm hakikatleri da değerlendirerek bu mahkeme sanığı suçlu bulmuştur. | Open Subtitles | بعد مراعاة كلّ حقائقِ القضية هذه المحكمة ..تجدُ أن المُتَّهم مُذنِب. |
Jason Kramer sevgilisini öldürdüğü için suçlu. | Open Subtitles | جيسون كريمَر مُذنِب لقَتلِهِ عَشيقَه |
Jüri tekrar tekrar suçlu değil ya da oybirliğine ulaşılamadı dedi. | Open Subtitles | ... قالت هيئة المحلفين مِراراً وتِكراراً سواءاً بأنّه كان غير مُذنِب أو الحّكم ... بعدم ِالوصول لقرارٍ بالإجماع |
Savaş zamanı zulümlerinden suçlu bulundu. - Zulümleri mi? | Open Subtitles | وُجِدَ أنه مُذنِب بإرتكاب فظائع الحرب |
suçlu olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نَعرِفُ أنكَ مُذنِب |
- Hala onun suçlu olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | - ما زلتُ أظُن أنَ التافِه مُذنِب |
Sizin suçlu olduğunuzdan emin. | Open Subtitles | إنه على يقين تماما إنك مُذنِب |
-...suçlu olduklarını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | -يكون مُذنِب حتى تثبت براءته ؟ |
"suçlu" kelimesi dünyanın sonu değildi. | Open Subtitles | "بأنّ كلمة "مُذنِب ... لم تكُن عني نِهاية العالم |
suçlu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قالَ بأنهُ مُذنِب. |
suçlu suçlanmış. | Open Subtitles | "مُذنِب لأنه المسئول" |
Hayır, suçlu olduğunuzu biliyorum. | Open Subtitles | - أعلَمُ انكَ مُذنِب |
İkimiz de Morales'in suçlu olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | أنا و أنت نعرِف أنَ (موراليس) مُذنِب |
4 kez suçlu bulundum ve ben, Pat ne diyecek diye bakıyordum. | Open Subtitles | ... مُذنِب أربعة مرّات وأنا أحاول أن أبحث وأرى ما هو رأي (باتي)؟ |