"مِنْ قبل" - Translation from Arabic to Turkish

• daha önce de
• öncesinden
• daha önceden
• daha önce hiç

daha önce de farkederdim, ama beni hapsetmekle meşguldün.
كنتُ لألاحظ مِنْ قبل لكنّك كنتَ مشغولاً باحتجازي

daha önce de ne zor koşulları birlikte atlattık hayatım.
لقد مررنا بظرف قاسيه مِنْ قبل ، عزيزتى.

Sonunda anlaştığımız bir nokta. Aptalın tekiyim çünkü bunu daha önce de yaşamıştım.
-أنا غبيّة لأنّي سلكت هذا الطريق مِنْ قبل

Tamam, ama 100 yıl öncesinden kanına bunun karışmış olmasından ne olur ki?
نعم، لكن فأَيّ إذا أنت عِنْدَكَ دمُّ أسودُ فيك مِنْ قبل 100 سنةً؟

Sen bunları gördün sadece ama ben onu çok daha önceden tanıyorum.
لكنّي أعرفها مِنْ قبل

Yıldız haritaları. daha önce hiç bu takım yıldızını görmemiştim.
مخطّط للنجوم لمْ أرَ هذه الأبراج الفلكيّة مِنْ قبل

daha önce de canavarlarla yüzleştik.
فقد سبق أنْ واجهنا وحوشاً مِنْ قبل

daha önce de unutturma iksirleriyle uğraştım.
فقد تعاملت مع جرعات النسيان مِنْ قبل

Krallığı daha önce de bir yaratığın kellesi olmasan ondan koruyorduk.
حميتِ المملكة منها مِنْ قبل دون رأس (غورغون)

Bu daha önce de oldu,
حدث هذا مِنْ قبل

Orman onu daha önce de gönderdiği yer.
الغابة حيث أرسلتها مِنْ قبل

Hades'i daha önce de tahtından etmeye çalışanlar oldu.
أولئك الذين حاولوا الإطاحة بـ(هاديس) مِنْ قبل...

- Bilesin bunu daha önce de yaptım. - Sahi?
-لعلمك، تسلّقته مِنْ قبل

Ve 10 yıl öncesinden kalma cesaret listem hâlâ duruyor.
وأنا ما زِلتُ كَانَ عِنْدي أُرعبُ قائمةً مِنْ قبل عشَر سنوات.

Dokuz gün öncesinden.
هو مِنْ قبل تسعة أيام.

- Bu çok daha önceden benimdi.
هذا كان لي مِنْ قبل

Sana daha önceden yalan söyledim biliyorum, ama gerçekten yardımına ihtiyacım var.
-المسألة سيّئة يا (إيمّا ) أعرف أنّي كذبت عليك مِنْ قبل لكنّي بحاجة لمساعدتك

daha önce hiç görmediğim kadim bir dilde bir büyünün parçası.
إنّها جزءٌ مِنْ تعويذة بلغة قديمة لمْ أرَها مِنْ قبل

daha önce hiç kuleden dışarı çıkarmamıştım. Bir tespit etme büyüsü yapacağım.
فأنا لمْ أخرجها مِن البرج مِنْ قبل سأضع تعويذة حماية