"مِن الصعب" - Translation from Arabic to Turkish

    • zor
        
    Seni neden bu kadar sevdiklerini artık biliyorum. Ortağın olmak çok zor. Open Subtitles الآن عرفتُ لماذا لا يحبّك أحد مِن الصعب جدّاً أن تكونَ شريكاً
    Tulsa'da temiz et bulmak zor olacak. Open Subtitles مِن الصعب الحفاظ على المصداقيّة في تولسا.
    Anlıyorum bebeğim, sır tutmak çok zor değil mi? Open Subtitles أعرف ياعزيزتي,مِن الصعب كِتمان سِر ,أليس كذلك
    Şehirdeki kadınların yarısını memnun etmek zor olmalı. Open Subtitles مِن الصعب منح المتعة لنصف النساء في المدينة
    Çoğu Amerikalı adımızı zor telaffuz ediyor. Open Subtitles قالوا أن كثير مِن الأمريكيين وجدوا الأسماء الأولى مِن الصعب نطقها.
    Rio'dan Detroit'e direkt uçuş bulmak ne kadar zor, biliyor musunuz? Open Subtitles سيّدي، أتعلم كم مِن الصعب السفر جوّاً مِن "ريو" إلى "ديترويت"؟
    Kırık çeneyle konuşması biraz zor. Yaşar. Open Subtitles مِن الصعب عليه التكلُّم، وفكّه مغلق بالخيط.
    Ben şahsen demedim. Kulağın çoğu kıkırdaktır, bu da bir kere zarar gördüğünde çok zor yenilendiği anlamına geliyor. Open Subtitles فالأذنان غضروفيتان، مما يعني أنه مِن الصعب تعويض إصابتهما.
    Bugünlerde ayaktakımından uzak kalmak çok zor. Boog! Open Subtitles مِن الصعب أن تبقى بعيداً عن عديمي القيمه هذه الأيام.
    Dışarıdan birine açıklamak zor. Open Subtitles مِن الصعب شرح الأمر لأحد من خارج الجماعه
    Sanırım bazı babalar için hangisinin daha kötü olduğunu söylemek zor. Open Subtitles أعتقد أنّه مِن الصعب تحديد أيّهما أسوأ بالنسبة لبعض الآباء
    Bilmem. Açıklaması biraz zor. Open Subtitles لا أعلم, مِن الصعب نوعاً ما شرح ذلك.
    Bunu söylemesi oldukça zor, efendim. Open Subtitles مِن الصعب تحديد حالتها يا آنسة.
    Bunu unutmanın ne kadar zor olduğunu da. Open Subtitles وأعرف كمْ مِن الصعب ترك الأمر يمضي.
    Gitmesine izin vermek zor, değil mi? Open Subtitles مِن الصعب أن تفلتيه، أليس كذلك؟
    Sihir kullanmamak baya zor geliyordur kesin herkes gibi olmak falan. Open Subtitles مِن الصعب حتماً عدم استخدام السحر... و أنْ تكون كالآخرين.
    Devreye girmeliydim ama evle işi dengelemek zor. Open Subtitles كان علي التدخل... لكن مِن الصعب الموازنة بين المنزل و العمل.
    Gücünü hafife almışım. O çocuğu öldürmek çok zor. Open Subtitles قللتُ مِن شأن قوته- مِن الصعب قتلُ هذا الولد
    Eskiden seni memnun etmek bu kadar zor değildi. Open Subtitles لم يكن مِن الصعب ارضاؤك مِن قبل
    Çabuk sinirlenmesine intikam lafları yüzünden, anlamak biraz zor biliyorum ama o fena biri değil. Open Subtitles أعرفُ انه مِن الصعب رؤية ما وراء غضبه السريع وتعطشه للانتقام... ولكن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more