Bu adam, eğer o ise, beni Daha önce gördü. | Open Subtitles | هذا الرجل، إنْ كان هو فعلاً فقد رآني مِن قبل |
Daha önce hiç bu kadar mükemmel bir ışık tutan görmedim. | Open Subtitles | أنا لم أرَ أحداً مِن قبل يقبضُ على المصباح جيّداً هكذا |
Seni temin ederim ki, Daha önce hiç böyle olmamıştı. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكنني أن أقول أن ذلك لم يحدث لي مِن قبل أبدًا. |
Jackie'nin Daha önce hiç patenle kaymamış olması kendine güvenini kesinlikle baltalamıyor. | Open Subtitles | فيالواقع،جآكيموون لم يسبق له إرتداء زلاجات مِن قبل بينماهوالآنوبكلثقهيعتلىمنصةالمُستحيل |
O on paketi yirmi paket yapacak. Daha önce bunu yaparken görmüştüm. | Open Subtitles | سوف يُحوّل 10 إلى 20 لقد رأيته يفعل هذا مِن قبل |
Hayır adamım ben ciddiyim. Biliyorum Daha önce bunu defalarca dedim. | Open Subtitles | كلا, أنا جاد في هذا يا رجل أعرف أنني قلتها مِن قبل عدّة مرات |
Daha önce böyle bir şey görmemiştim. | Open Subtitles | ،لم أرى هذا السلاح مِن قبل هل شاهدت واحداً مثله؟ |
Daha önce tamponu çarpmamış gibisin. | Open Subtitles | يبدو وكأنّك لَم تقد وأنت ترتدي نظارة مِن قبل. |
Daha önce böyle iyi çalışma koşullarımız olmadı. | Open Subtitles | لَم نحظ بمثل عدد هؤلاء السائحين مِن قبل. |
Daha önce tanıştırmak için kimseyi getirmemiştim. | Open Subtitles | أنا لم أجلب أحداً ليقابلك في المنزل مِن قبل. |
Dikkatli ol. Daha önce görmediğimiz bir şeyle karşı karşıyayız. | Open Subtitles | كُن حذراً ، نحنُ نتعامل مع شيء لَم نره مثلهُ مِن قبل. |
Plakalara bak, bunları Daha önce görmeliydik. | Open Subtitles | لوحة الأرقام ، كان علينا مُلاحظة هذا مِن قبل. |
Daha önce hiç görmedim duymadım hiç | Open Subtitles | أنا لم أرهُ مِن قبل. ولم أسمع عنهُ مُطلقاً. |
Sakın bana mazeret sunma; hepsini Daha önce de duydum. | Open Subtitles | لا تحاول إيجاد عذر، سمعتهم جميعاً مِن قبل |
Merak ediyorum, acaba kimse Daha önce ipin üstünde kalp krizi geçiren birini filme almış mıdır? | Open Subtitles | أنا أتسائل إذا كان شخص ٌ ما قد صور نوبة قلبية على حبل ٍ مِن قبل. |
Daha önce birçok ayrılık yaşadım gidip yüzleşmelisin. | Open Subtitles | لقد ممرتُ بإنفصالات عديدة مِن قبل و يجب أن تعود |
Dün beni aradı çünkü Daha önce hiç evine gitmemiştin. | Open Subtitles | لقد إتّصلت بي لأنّه لمْ يسبق لكِ أن أتيتِ إلى منزلها مِن قبل. |
Daha önce kullandığımız her yeri kontrol edin. Siktir et. | Open Subtitles | فتّشوا في كُلِّ مكانٍ إستخدمناهُ مِن قبل |
Sonunda, evliliğimin nasıl olduğunu anlayabildim, bir şekilde seninle konuşabildim Daha önce hiç kimseyle konuşamadığım şekilde. | Open Subtitles | وتمكّنتُ في الأخير من فهم زواجي، وكنتُ قادرة على التحدث معكِ بطريقة لمْ يسبق أن تحدّثتُ بها إلى أيّ شخص مِن قبل. |
Daha önce hiç polis tarafından sorgulanmamıştım. | Open Subtitles | لمْ يسبق أن تمّ إستجواب من قِبل شرطة مِن قبل. |