"نادمة على" - Translation from Arabic to Turkish

    • pişman
        
    • Pişmanım
        
    • için üzgün
        
    • pişmanlık
        
    • üzgün müsün
        
    Tatlım, partiye gitmediğin için pişman olduğunu itiraf eder misin? Open Subtitles عزيزتى هل يمكنك الاعتراف بأنك نادمة على عدم الذهاب للحفل
    Rikako sana söyledikleri için pişman olduğunu söyledi. Open Subtitles ريكاكو قالت انها نادمة على كل شيء قالته لك
    Eve dönerken beni evlat edindiğine pişman mısın, diye sordum. Open Subtitles وعندما أخذتني في سيارتها، سألتها إن كانت نادمة على تبنيها لي
    "Bu yüzden sana çok kızmıştım ama şimdi Pişmanım çünkü senin tabiatın böyle." Open Subtitles غضبتُ منك كثيراً وقتها لكنّي نادمة على ذلك الآن لأن هذا طبيعتك وروحك
    Ama onunla evlendiğim için üzgün değilim. Open Subtitles ولكني لست نادمة على الزواج منه
    Tanrım, benimle evlendiği için pişman olmalı. Open Subtitles يا إلهي .. من المؤكد أنها نادمة على هذا الزواج
    Sen iyi bir adamsin,ve o da senin gitmene izin verdiği icin pişman olacak. Open Subtitles انت رجل لطيف وهي ستكون نادمة على اليوم الذي جعلتك تذهب بعيدا
    Ve o anda, söylediğim şeyden dolayı pişman oldum. Open Subtitles ‫و في هذه اللحظة أنا نادمة على أنّي قلت ما قلت
    Bir keresinde bende güçlü adamla başa çııkabileceğimi düşünmüştüm, ve sonunda pişman oldum. Open Subtitles فكرت مرة أنه يمكنني التلاعب برجل قوي، وعشت نادمة على ذلك
    Muhtemelen büyük bir hata ve eminim bir gün gelecek bundan pişman olacağım. Open Subtitles إنّها غلطة كبيرة على الأرجح وأنا متأكّدة بأنّه سيأتي يوم ما .. أكون فيه نادمة على هذا
    Eğer beni bir daha kontrol etmeye çalışırsan, abla ölümsüz hayatının geri kalanını buna pişman olarak geçirirsin. Open Subtitles وإن حاولت السيطرة عليّ مجددًا قط يا أختاه فستمضين بقية حياتك الخالدة نادمة على ذلك.
    Bundan pişman değilim ve öylece susup da bunun için hapse girecek değilim. Open Subtitles لست نادمة على ذلك و سأذهب بهدوء إلى السجن
    Kürtaj yaptırdığından pişman olmuş ve kürtaj kliniğini dava ediyor. Open Subtitles هي نادمة على الإجهاض وتقاضي عيادة للإجهاض
    Anne, babamla evlenmekten pişman olabileceğini söylediğinde ne demek istedin? Open Subtitles أمي ، ماذا عنيتي عندما قلتي أنك نادمة على زواجك من ابي؟
    Dark Matter'da daha önce... Yaptığım şeyden pişman değilim. Open Subtitles لست نادمة على ما فعلته كان ذلك في مصلحة إمبراطوري الشيء المهم هو
    Benden söylemesi. Gitmezsen pişman olacaksın. - Hop! Open Subtitles أؤكد لك، إذا لم تذهبي فسينتهي بكِ الأمر نادمة على الفرصة
    Bütün günahlarım için Pişmanım. Seninkiler için de. Open Subtitles أنا نادمة على كل ذنوبي يا فينس وعلى ذنوبك أيضا
    - Ben olmadım ve hâlâ da Pişmanım. - Seni durduran kim? Open Subtitles وأنا لم أفعل ومازلت نادمة على ذلك من يوقفك ؟
    Bana yalan söylediğin için üzgün müsün? Open Subtitles هل أنتِ نادمة على كذبكِ عليّ ؟
    Sevgili arkadaşım Hertfordshire bıraktığım hiçbir şey için pişmanlık duymuyorum, sizin çevreniz hariç. Open Subtitles أنا لن أتظاهر بأننى نادمة على تركى لأى شىء فى هيرتفورد شاير ياأعز صديقاتى ماعدا صحبتك
    Bu günahların için gerçekten üzgün müsün? Open Subtitles و هل انتي بالفعل نادمة على هذه التصرفات؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more