"نافذتى" - Translation from Arabic to Turkish

• Penceremin
• penceremi
• penceremden
• pencereme
• penceremde

Evin arkasında, Penceremin altında gördüm onları-- hep karanlıkta, hep gölgedeler.
"رأيتهم مره ثانيه, تحت نافذتى فى الممر" "دائما فى الظلام والظل."

Çünkü Marsilya'da tren tam kalkmak üzereyken, Penceremin önünden hızla koşarak, Poirot'ya az kalsın kalp krizi geçirtecektiniz.
لأنك فى مرسيليا ,كدت ان تصيبنى بنوبة قلبية بهرولتك السريعة بجوار نافذتى عندما كان القطار على وشك التحرك

Penceremin dışında durduğu yeri sürekli rüyamda görüyorum.
لدى هذا الحلم المستمر عندما أراه واقفاً خارج نافذتى.

Daha sonra uykuya dalmışken bir taş penceremi parçalayarak odaya girdi.
و لاحقاً , انا نائمة و هذة الصخرة تُحطم نافذتى

- Denize bakan duvar burda, penceremden dikkatlice bakıldığında görülüyor
جدار البحر , هنا انا استطيع ان المحه من نافذتى

Bu yeterince açık değil mi? Dün birisi pencereme bir mesaj bıraktı
حتى شخصاً ما وضع رسالة غامضة على نافذتى

Ve geçenlerde penceremde bir inek gördüm. Sanırım birbiriyle bağlantılı.
و قد رأيت أيضا بقرة خارج نافذتى أعتقد أن هذا له صلة بالأمر

Aniden uzun saç ve sakallı, zayıf ve soluk bir adam Penceremin dışında göründü.
ثم فجأة رجل نحيف و شاحب مع شعر طويل و لحية, ظهر امام نافذتى

Penceremin hemen önünde!
هنا أمام نافذتى

Tam Penceremin önündeydi. Gözümün içine baktı.
انه كان على نافذتى يراقبنى

Ne? Penceremin hemen önünde misin?
حسناً ، أنت خارج نافذتى

Penceremin önüne gelmiş olamazsın.
أنت لست خارج نافذتى حقاً

Penceremin önüne geldi.
ظهر من نافذتى.

Birisi penceremi açmış !
شخص ما فتح نافذتى

Ve oraya baktım, ben, bilirsiniz işte, penceremden dışarı baktım, o uçağı gördüm, yani Amerikan Havayolları'na ait jetin gelişini.
لقد نظرت من نافذتى و رأيت الطائرة .. النفاثة .. قادمة

Boo Radley'in gerçekten geceleri gelip penceremden içeri... baktığına inanıyor musun?
"اتيكاس" , هل تعتقد أن "بوو رالدى" سيأتى حقاً وينظر من نافذتى أثناء الليل ؟

Diyor ki,"Lucy'e ilham perim, esin kaynağım, benim güzelliğe açılan pencereme."
مصدر الوحى ، الهامى ، نافذتى على الجمال

Onu diğer gece penceremde gördüm.
رأيته فى تلك الليله من خلال نافذتى