"نافعة" - Translation from Arabic to Turkish

    • faydalı
        
    • yararlı
        
    • yaramaz
        
    • işe yaramıyorsun
        
    Bunun arkasındaki fikir, bu uygulamanın geleneksel uygulamaların ulaşamadığı katılımcı hislerine dair faydalı bilgiler ortaya çıkarabileceğidir. TED تكمن الفكرة بأن هذا قادر على كشف معلومات نافعة فيما يخص مشاعر المشاركين قد لا تستطيع الأسئلة العادية الوصول لها.
    Bir işe yaramak istiyorum Bizim gruba faydalı olmak. Open Subtitles صحيح . أنا فقط أريد أن أكون نافعة تفهمينني . للجماعة
    Bu okul için ne kadar faydalı olduğumun hatırlatıcıları. Open Subtitles بجميع الطرق التي سأكون فيها نافعة للجامعة.
    Başkanlığınız süresince size, yararlı olacağını göstereceklerdir. Open Subtitles سوف تثبت جدارتها لتكون نافعة جداً لك خلال مدة حُكمك
    Ben, ben kendime yararlı olduğumu hissetmiyorum. Open Subtitles لا أشعر بأنّي نافعة لنفسي أو للآخرين
    Bütün elektrikler gitti. Kart işe yaramaz. Hey, beni buradan çıkarın. Open Subtitles كل الكهراباء منقطعة, البطاقة ليست نافعة دعيني أخرج من هنا
    Aptal, boş, iğrenç, işe yaramaz kedi terziliğiyle geçen hayatım! Open Subtitles حياتي الغبية الفارغة المخيفة الغير نافعة لصنع ملابس للقطط
    Bazen hiç işe yaramıyorsun! Open Subtitles لستُ نافعة أحياناً
    Demem o ki uzaylıymış gibi davranmak bir çok kez kullandığım faydalı bir başa çıkma tekniğidir. Open Subtitles ما أريد أن أقوله، التظاهر بأني مخلوق فضائي تعتبر آلية تكيف نافعة استخدمتها العديد من المرات.
    Ve sonra sizi çok faydalı olduğunu düşündüğüm bir kelime ile 'istiflemek' ile tanıştırmak istiyorum. TED كذلك بودي أن أتطرق إلى كلمةٍ أعتقد أنها جدّ نافعة ألا وهي "التكديس".
    Ama zamanla ne kadar faydalı olduğunu gördüm. Open Subtitles لكن مع مرور الوقت, رأيت كم ستكون نافعة.
    Ama zamanla ne kadar faydalı olduğunu gördüm. Open Subtitles لكن مع مرور الوقت, رأيت كم ستكون نافعة.
    Belki faydalı bir deney kartalı değil. Open Subtitles ليست نافعة ربما يجرب النسر
    Belki faydalı bir deney kartalı değil. Open Subtitles ليست نافعة ربما يجرب النسر
    Fedakarlık yapmanın yararlı olacağı günler vardır. Open Subtitles هناك أيام تجعل التضحيات تبدو نافعة
    Evet, evet, yararlı. Open Subtitles إنها نافعة , إسئل نفسك.
    Abbie seni de bu işe katmamı, yararlı olabileceğini söylüyor. Open Subtitles (آبي) تريدني أن أخطركِ بشأن هذا التطورات، تقول أنكِ ستكونين نافعة.
    Sorun yok. Birkaç tane işe yaramaz serbest boşluk kartını araklamışlar. Open Subtitles لا بأس، سرقوا بضع بطاقات غير نافعة من الخانات الحرّة.
    Sizler sadece artık hiçbir işe yaramaz birer piyonsunuz. Open Subtitles أنتم أرخيتم حبالكم... لعبةُ ورق لم تَعُد نافعة
    Edebi olarak bu işe yaramaz bir şey. Open Subtitles بشكل أدبي ،هذه الأشياء ليست نافعة
    Burada bir işe yaramıyorsun. Open Subtitles ‫لست نافعة بجلوسك هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more