Eğer kaderimizde görüşmek olsaydı sanırım tesadüfen bir yerlerde karşılaşırdık. | Open Subtitles | إذا كان مقدرا لنا ان نتقابل من جديد أننا سوف نتقابل في فرصه أخرى |
Eğer kaderimizde görüşmek olsaydı... sanırım tesadüfen bir yerlerde karşılaşırdık. | Open Subtitles | إذا كان مقدرا لنا ان نتقابل من جديد أننا سوف نتقابل في فرصه أخرى |
Belki bir ara buluşup bunun hakkında konuşabiliriz. | Open Subtitles | ربما قد نستطيع أن نتقابل في وقت لاحق و نتحدث عنه |
-Seninle evde buluşmak istemedim. | Open Subtitles | لا أريد أن نتقابل في المنزل، حتى لا تقع مشاكل. |
Sonra da buluşuruz odanda. | Open Subtitles | ويُمْكِنُ أَنْ نتقابل في غرفتِكَ. |
- Pete. - Otoparkta buluşacağız sanıyordum. - Burada bekleyelim dedik. | Open Subtitles | اعتقد باننا اتفقنا ان نتقابل في ساحة انتظار السيارات قررت ان انتظر هنا |
Elbette bu şartlar altında tanışmak istemezdik. | Open Subtitles | بالطبع، كنا نتمني أن نتقابل في ظروف أفضل |
Ben sana söylüyorum sen de o sikik herife söylüyorsun. | Open Subtitles | نتقابل في مكانٍ ما هذا ما أقوله |
Evde bu yüzden görüşmek istemedin sandım. | Open Subtitles | أعتقدت أن هذا هو السبب الذي لا تريدينا أن نتقابل في البيت |
Ona Pompey'le görüşmek... istediğimi söyle. | Open Subtitles | وبعد ذلك سوف نُبحر بالجيش عبر المضيق الي صقلية إنني اقترح ان نتقابل في كالبريا |
Ve her sabah otel lobisinde buluşup, beraber uzun yürüyüşlere çıktık. | Open Subtitles | و كل صباح نحن الإثنان نتقابل في ردهة الفندق و نذهب في نزه طويّلة سويًا. |
John, hepsi bu kadar. Neden Subaylar Kulübü'nde buluşup öğle yemeği yemiyoruz? | Open Subtitles | (جون)، انتهى دورك لمَ لا نتقابل في نادي الضباط و نتغدى سوياً؟ |
On yıl önce bu yerde buluşmak, yas tutmak ve kutlama yapmak için ant içtik. | Open Subtitles | لقد تعاهدنا منذ عشر سنوات أن نتقابل في هذا المكان كي نحزن ونحتفل |
Bir çok insanın bulunduğu bir yerde buluşmak... | Open Subtitles | نتقابل في مكان عام العديد من الناس حولنا، تصرف حكيم جداً |
Daha sonra da Grand Central'da buluşuruz. | Open Subtitles | سوف نتقابل في غراند سنترل لاحقاً |
- Sen buradan başla, ortada buluşuruz. | Open Subtitles | أنت تبدء هنا نتقابل في المنتصف |
Gelecekte karşılaştığımızda, başka bir yerde buluşacağız. | Open Subtitles | عندما نتقابل في المستقبل، سنتقابل في مكانٍ آخر. |
Ben Ace ile gideceğim, siz bu taksiyle gideceksiniz ve hepimiz mekanda buluşacağız. | Open Subtitles | وانتما سوف تتشاركان في هذه السيارة وجميعنا نتقابل في ذات المكان |
Sizlerle bu şartlar altında tanışmak bir utanç. | Open Subtitles | أن نتقابل في ظروف كهذه، إن هذا لعار حقا! |
Ben sana söylüyorum sen de o sikik herife söylüyorsun. | Open Subtitles | نتقابل في مكان أنا إللي أقول عليه |