| Bir ebeveyn olarak bazen 2 yıldızlı gün geçerirsiniz bazen de 10 yıldızlı günleriniz olur. | Open Subtitles | أجل، كأم، أحيانًا يكون يومك ذو نجمتين وأحيانًا يستحق يومك 10 نجوم |
| İki yıldızlı generaller bana kahve yapıyor... | Open Subtitles | جنرالات ذا نجمتين قد قاموا بدعوتي لقهوة.. |
| Komutanlıktan alınacağını hissetmiş olmalı ki, geri geldiğinde iki yıldızlı tuğamiral rütbeleri takılıydı. | Open Subtitles | سيغادره و قد فقد قيادته للقاعده... و بالفعل فقد فيما بعد نجمتين من رتبته... |
| Bir keresinde bir tavşan resmi çizdim ve iki yıldız aldım. | Open Subtitles | رسمت ذات مرة صورة أرنب حصلت بها على نجمتين ذهبيتين |
| Bir keresinde bir tavşan resmi çizdim ve iki yıldız aldım. | Open Subtitles | مره رسمت صورة لارنب ومنحني نجمتين ذهبيتين |
| İki yıldız aldım, tamam mı? İki yıldız da iyidir ama, değil mi? | Open Subtitles | حصلت على نجمتين، حسناً نجمتين هي شيء جيد؟ |
| - Tamam, iki tane yıldızlı pekiyi. | Open Subtitles | -حسنٌ، نجمتين ذهبيتين |
| - 2 yıldızlı Michelin şefi. | Open Subtitles | -انه طاهي بـ نجمتين |
| Bak amigo. Ailenizin restoranına iki yıldız verdiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | أنظر، يا صاح أنا آسف لأنني أعطيت مطعم والديك نجمتين فقط |
| Benimle ameliyat hakkında konuşmak değil bir yerine iki yıldız alıp alamayacağını mı öğrenmek istiyorsun? | Open Subtitles | وأنت لا تريد التحدث معي بشأن العملية؟ تريد أن تسأل ما إذا كان بإمكانك الحصول على نجمتين ذهبيتين؟ -بدل واحدة؟ |
| "Garson biraz beceriksizdi, lazanya beni ishal etti. İki yıldız." | Open Subtitles | يد النادل طويلة، واللازانيا" "سببت لي الإسهال، نجمتين |
| Charlie, iki yıldız veririm. | Open Subtitles | تشارلي ، سأمنحك نجمتين.. |
| - Neden iki yıldız verdin ki? | Open Subtitles | -لماذا أعطيتهما نجمتين فقط؟ |