"نحتاجها" - Translation from Arabic to Turkish

    • ihtiyacımız
        
    • gereken
        
    • lazım
        
    • gerekli
        
    • gerekiyor
        
    • ihtiyaç
        
    • Gerek
        
    • ihtiyacı
        
    • bizim
        
    • istediğimiz
        
    Peki gerçekten kalori nedir ve tam olarak kaç kaloriye ihtiyacımız var? TED ولكن ما هي السعرة الحرارية، حقًا، وكم عدد تلك التي نحتاجها بالفعل؟
    Evet, şu çılgın kısım dışında, işte ihtiyacımız olan ruh. Open Subtitles حسنا ،وبإستبعاد الجزء المجنون تلك هي الروح تماما التي نحتاجها
    Sen, enerji santraline girip ihtiyacımız olan enerjiyi bize kaydır. Open Subtitles وأنت، ستنسلّ إلى محطّة الطاقة الكهربائية لتحوّل الطاقة التي نحتاجها.
    Ama işin güzel yanı, aslında, bir pandemiyi önlemek için gereken araçlar pandemiye yanıt vermek için gerekenlerle aynı. TED لكن ما يبعث الأمل أن الأدوات ذاتها التي نحتاجها للوقاية من جائحة هي التي نحتاجها للاستجابة إلى أخرى قائمة.
    Evet, bize şimdi lazım biliyorum. Faturalar, sigorta ödemeleri, birikmiş kira. Open Subtitles نعم, انا اعلم اننا نحتاجها الآن, الفواتير, وأقساط التأمين ,والأيجار المتأخر
    Doğal olarak başarı için gerekli olan şeylerden biri performans. TED ومن الواضح أن أحد الأشياء التي نحتاجها للنجاح هو الأداء
    Yerel bir haber programında duyulursa, ihtiyacımız olan gücü kazanmış oluruz. Open Subtitles واعتقدت أن نجعل هذه قصة وطنية هلأ اعطيتنا الدفعة التي نحتاجها
    Yine de, ihtiyacımız olan istihbari bilgiyi sağlayabilecek bir hareket şekli var. Open Subtitles على اي حال ذلك هو عملهم الذي قد يأتينا بالمعلومات التي نحتاجها
    Hayatta kalmak için ihtiyacımız olan beyinler için yardımcı olurlar mı? Open Subtitles هل تعتقدين أنهم سوف يساعدوننا للحصول على الأدمغة التي نحتاجها للنجاة؟
    İhtiyacımız olan şeylerden biri de yemek eğlencesini kaybetmemek. TED وأرى أن واحدًا من آخر الأشياء التي نحتاجها هو أن لا نفقد متعة الغذاء.
    Kurumlar olmadan yapamayız, fakat kurumların da daha etkili olmasına ihtiyacımız var. TED لا نستطيع العمل بدون الحكومة، لكننا نحتاجها أن تكون أكثر فاعلية.
    Bu projeyi medyaya aslında ihtiyacımız olmayan tüm bu beklentilerle yaklaştığımıza dikkat çektiği için de seviyorum. TED أحب هذا المشروع أيضًا لأنه ينبهنا لحقيقة أننا نستخدم كل وسائل المتعة هذه بكل هذه الإمكانيات التي لا نحتاجها بالضرورة.
    Ve bir önceki zar için elimizdeki matematik türü bir sonraki zar için ihtiyacımız olanın neredeyse aynısıdır. TED ونوع الرياضيات التي أستخدمناها في القشرة السابقة هي تقريباً نفسها التي نحتاجها للقشرة التالية.
    İnsanların kendisine odaklanmalarını istediği zaman sesinin şiddedini çok çok aşağı bir seviyeye düşürür ve en iyi şekilde öğrencileri olaya dahil edebilen öğretmenlerde ihtiyacımız olan beceriler bunlardır. TED يخفّض صوته لمستوى جد متدني حين يريد من الناس أن يفهموه، وتلك هي المهارات التي نحتاجها لدى المدرّسين الأكثر إشراكا.
    Peki böyle bir görseli oluşturmak için ne kadar bilgiye ihtiyacımız var? TED فكم من معلومة نحتاجها لإثارة مثل هذه الصورة؟
    ve ikincisi, yemeğimizde ne kadar çeşit olursa ihtiyacımız olan besinleri alma ihtimalimiz o kadar artar. TED وثانياً، لأنه كلما تنوعت وجباتنا الغذائية كلما زاد احتمال أن نحصل على كل المواد الغذائية التي نحتاجها.
    Özellikle 11 Eylül'den beri yasaların hiçbir işlevi yok ve ihtiyacımız olan kurallar artık yok. TED خاصة منذ 11 سبتمبر فإن القانون قد قصر في عمله، وليس لدينا القواعد حيث نحتاجها.
    Bu yerleri korumamız için gereken bilgileri ediniyorlar. TED إنهم يحصلون على المعلومات التي نحتاجها لحماية هذه الأماكن.
    Yani çok az yerimiz kaldı ve o yer de bize lazım. Open Subtitles ، وذلك يبقى مساحة صغيرة جداً . سوف نحتاجها لاحقاً
    Bu değişimi başlatmamız için gerekli olan teknolojilerin çoğu zaten mevcut. TED أغلب التقنيات التي نحتاجها للشروع في هذا التغيير متواجدة اليوم بالفعل.
    Bütün uygun DOD veri tabanlarını CTU'ya göndermesi gerekiyor. Open Subtitles نحتاجها من وزارة الدفاع تم إرسال هذه البيانات إلى هنا بالوحدة
    Fakat yoğun bir toplumda yaşayınca, birden bulduğumuz şey ihtiyaç duyduklarımıza yakın olduğumuz. TED ولكن عندما نعيش في مجتمع ذا كثافة مرتفعة فاننا نجد على الدوام ان الاشياء التي نحتاجها موجودة بالقرب منا
    Buna Gerek yok, koridorda yargıca rastladım, her şeyi hallettim. Open Subtitles لا نحتاجها. ذهبت الى القاضى فى القاعة. واهتممت بكل شىء.
    Plazmanın ne olduğuna emin değilim ve insanın ihtiyacı oluyor mu bilmiyorum ama hissettiğim kadarıyla sanırım gerekli bir şeymiş. Open Subtitles لست واثقة ما هي الصفائح الدموية ولا أعرف إن كان المرء بحاجة إليها لكن حسب ما كنت أشعر أظننا نحتاجها
    bizim davaya bakan hâkim hakkında neler bildiğini öğrenmemiz gerektiğini düşündük. Open Subtitles إعتقدنا انه ربما نحتاجها لما تعرفه عن القضاء في قضيتنا ؟
    Bu, istediğimiz lüks bahçeye hiç benzemiyor Open Subtitles ذلك حتّى ليس قريبا من الحديقة الفاخرة التي نحتاجها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more