"نحنُ هنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • buradayız
        
    • geldik
        
    • burada olduğumuzu
        
    Sadece plana uymanı sağlamak için buradayız. Open Subtitles نحنُ هنا لنُبقيكَ على المسار فحسب هذا كل ما نحنُ قادرين على فعلهِ
    Tamam mı? Neye ihtiyacınız olursa olsun, bu yüzden buradayız. Open Subtitles حسناً , أيُ شيئٍ تحتاجونه , لهاذا نحنُ هنا.
    İşin için buradayız, sizin de anlayacağınız gibi. Kulübe bakıyoruz. Open Subtitles نحنُ هنا من أجل عمل تجاري ، كما ترون نحنُ نتفحص النادي
    Demek istediğim, buraya eğlenmeye geldik. Ve eğleniyoruz. Open Subtitles أعني، نحنُ هنا لنمضي وقتاً طيّباً نحنُ نحظى بوقت جيّد
    Onları konuşmak için gelmedik buraya bulmak için geldik. Open Subtitles حسنًا، لسنا هنا للحديث عنهم نحنُ هنا للعثور عليهم
    Neden burada olduğumuzu bildiğinizi farz ediyorum. Open Subtitles أعتقد بأنكِ تعلمين مسبقاً لما نحنُ هنا
    Sakin ol, kardeş. Kaptan için buradayız, sizin için değil. Open Subtitles أهدأوا يا رفاق نحنُ هنا من أجل الكابتن وحسب, وليس لإجلكم
    Bu mümkün, hatta mantıklı, kasıtlı olarak buradayız, daha yüksek bir ülküye hizmet etmek için. Open Subtitles إنهُ ممكن، حتى ولو كان منطقياً، نحنُ هنا بواسطة خطة
    Güvenliğinizi garanti altına almak için buradayız. Open Subtitles نحنُ هنا للتأكيد على سلامتك من فضلك استمع لي جيداً
    Yurttaşlarım,FEZA'ya elimizden geldiğince yardımcı olmak için buradayız. Open Subtitles أيها المواطنون, نحنُ هنا لدعم فيزا بما في وسعنا
    9 aydır buradayız. Kimsenin bir bok anlattığı yok. Open Subtitles نحنُ هنا منذ تسعة أشهر لم يخبرنا أيّ أحد بأي شيء
    Daha önce söylediklerin. Gerçekten bu yüzden mi buradayız? Open Subtitles إذاً ، ما قلتيه من قبل ألهذا نحنُ هنا ؟
    Yardımımıza ihtiyacı olursa, buradayız. Open Subtitles وإن كانت بحاجة إلى مساعدتنا , نحنُ هنا
    Müzik konusunda yardımcı olmak için buradayız. Open Subtitles نحنُ هنا لمعالجة مشكلتك مع الموسيقى
    Peki ben değilsem neden buradayız? Open Subtitles لكن إن لم تكن أنا , لماذا نحنُ هنا ..
    Başka bir test yapmak için buradayız. Bunun için üzgünüm. Open Subtitles نحنُ هنا لأجلِ فحصٍ جديد، نأسفُ لذلك
    Memur bey, Saatlerdir buradayız. Open Subtitles أيّها الضابط، نحنُ هنا لساعتين.
    Yapmamışsın gibi davranmaya zahmet etme diye yardıma geldik. Open Subtitles و نحنُ هنا لنريحكَ من عناء أن تتظاهر أنكَ لم تفعلها
    Amca kaçak içki yaptığından şüphelendiğimiz birinin cinayetini soruşturduğumuz için geldik. Open Subtitles عمّي, نحنُ هنا لأننا نبحث عن مُجرم مشتبه به كمُهّرب غير شرعي
    Aslında buraya sana soru sormaya geldik. Open Subtitles إذاً في الواقعِ نحنُ هنا من أجلِ طرحِ بعضَ الأسئلةِ عليكـ
    Pekâlâ, buraya benim için geldik. Open Subtitles ياللروعة، حسنًا. نحنُ هنا. أعني، الأمر يخصّني.
    Neden burada olduğumuzu biliyorsun, Spencer. Open Subtitles تذكري لماذا نحنُ هنا (سبينسر)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more