"نخاف" - Translation from Arabic to Turkish

    • korkuyoruz
        
    • korktuğumuz
        
    • Korkacak
        
    • korkmuyoruz
        
    • korkmak
        
    • korkarız
        
    • korkmayız
        
    • korkmamıza
        
    • korkmalıyız
        
    • korkmayacağız
        
    • korkmamız
        
    • panik
        
    • korkar
        
    • korkmamalıyız
        
    • korkmaz
        
    Yaşlanmaktan o kadar korkuyoruz ki, mani olmak için elimizden geleni yapıyoruz. Open Subtitles نخاف جدا من التقدم في العمر نفعل كل مافي وسعنا لكي نتجبنه
    Bankaların birikimlerimize el koyacağından korktuğumuz için parayı yanımızda getirdik. Open Subtitles كنا نخاف أن تأخذ البنوك مدخراتنا لذا جلبنا المال معنا
    Korkacak bir şey yok, Tanrı hariç. Open Subtitles لا يوجد شيء نخاف منه سوى الإله
    Sistem nasıl işler bilirsiniz. Siz elinizi kirletemezsiniz. Biz bundan korkmuyoruz. Open Subtitles نحن نعرف كيف يعمل النظام هنا , انتم لا تستطيعون جعل ايديكم متسخة , لكن انا وصديقتي لا نخاف من هذا
    Sadece tedbirli davranıyorum, bu korkmak anlamına gelmez. Open Subtitles اننى حذرة فقط ليس اكثر الوضع اختلف يجب ان نخاف.
    Biz hastaların, kim olduğumuzu ve tıbbın ne hakkında olduğunu öğrenmesinden korkarız. TED نحن نخاف أن يعلم المرضى من نحن وماذا يعني الطب والعلاج.
    Bu külleri kutsamak ve takdis etmek için Cennet'ten kutsal meleğini gönder o yüzden biz, kendimizi küllerden olarak bilir ve hiçbir kötülükten korkmayız. Open Subtitles أرسل علينا ملائكتك المباركة لتقدس وتبارك هذا التراب لأننا نعرف انفسنا باننا تراب فقط ولا نخاف من الشر
    Sadece Sung değil, artık Suen'den de korkmamıza gerek yok. Open Subtitles لا سينج فقط، الآن نحن ليس من الضروري أن نخاف سوين أيضا.
    İyi çünkü hepimiz korkmalıyız. Ölümün kendisiyle karşı karşıyayız. Open Subtitles إذ يفترض أنْ نخاف جميعاً فهذا هو الموت بذاته
    Daha fazla müsamaha göstermeyeceğiz ve daha fazla korkmayacağız. Open Subtitles ونحن لن نتحمل ذلك بعد الآن ونحن لن نخاف بعد الآن
    Dünyanın en karanlık köşesinde duruyoruz, ...ve kendi türümüzden korkuyoruz. Open Subtitles في أحلك ركن من هذه الأرض، ونحن نخاف من نوعنا.
    Onlara hayranlık duyuyoruz... ...ve onlardan korkuyoruz. Ama yine de bir insan olarak onların güçlerini çalmak istiyoruz. TED نحن نقدر هذه الفصائل ونحن نخاف منهم ورغم هذا .. الانسان يعشق سلبهم قوتهم
    Aksine, inanıyoruz çünkü bunlara inanmak için yanlılaşmışız. Ve inanmak için yanlılaşmışız çünkü ölümden çok korkuyoruz. TED بالرغم من ذلك نحن نؤمن بهذه القصص لأننا متحيزين لكي نؤمن بها, نحن أيضًا متحيزين كي نؤمن بها لأننا نخاف الموت بشدة.
    Ve abartılmışlardır, özellikle korktuğumuz şeyler. TED والمبالغ فيهم، وخاصة الاشياء التي نخاف منها.
    Tek korktuğumuz sendin ama sen sanki bizim takımdandın. Open Subtitles أنت كنت الشخص الوحيد الذى كنّا نخاف منه و بدلاً من ذلك,كنت تلعب فى صفنا
    Acele edelim. Korkacak bir şey yok burada. Open Subtitles دعنا نُسرع لا شيء نخاف منه هنا
    Kimseden korkmuyoruz. Bu bizim savaşımız değil. Open Subtitles نحن لم نخاف من أي واحد هذا ليس قتالنا.
    korkmak ve saklanmak zorunda kalmayacak kadar da güçlüyüz. Open Subtitles ونحن أقوياء بما يكفى حتى لا نخاف وليس علينا أن نَختبئ
    Acı çekmekten korkarız, acıdan korkarız, ölümden korkarız. TED نحن نخاف من المعاناة، ونخاف من الألم.، ونخاف من الموت.
    ve yaşam biçimimiz tehdit altında olduğunda savaşmaktan korkmayız. Open Subtitles وأسلوب حياتنا للتهديد, لا نخاف الحث على الحرب.
    Babam bizim güvende olacağımızı, korkmamıza gerek olmadığını söyledi. Open Subtitles انظري,ابي قال سنكون بخير ولا يجب علينا ان نخاف
    Hangisinden daha çok korkmalıyız bilmiyorum tepemizdeki savaş uçaklarından mı yoksa hiç bir şey bilmediğimiz halde uçağı kullanmaya çalışmamızdan mı? Open Subtitles ... أتعلم .. لا اعرف مما يجب أن نخاف أكثر
    "Öyleyse, dünya değişse de denizin ortasında dağlar gümbürdese de sular kükreyip köpürse de dağlar gürültüsüyle sarsılsa da biz korkmayacağız." Open Subtitles لذا لن نخاف حتى إذا تغيرت الأرض حتى إذا اهتزت الجبال في قلب البحر
    korkmamız gereken kendi etrafımızda ölene kadar dönüp durmamız. TED و هذا هو الشيء الذي يجب ان نخاف منه و هو أن نسير في دوامة إلى أن نموت
    Suudi Arabsitan'da olabiliriz ama panik yapmayalım ve anneni suçlamayalım. Open Subtitles نحن قد نكون في السعودية ولكن هذا لا يعني ان نخاف او نلوم امكم
    Kurtlar bile, bizim onlardan korktuğumuzdan çok bizden korkar. Open Subtitles بالعادة أنهم يخافون منّا أكثر مما نخاف منهم.
    Çevremizdeki araçlarla kendimiz için fiziksel dünyayı araştırmaktan korkmamalıyız, çünkü hepsine erişimimiz var. TED يجب أن لا نخاف من أن نبحث في العالم المادي لأجل أنفسنا بالأدوات التي حولنا، لأنها متاحة لنا جميعاً.
    Hey! Sen bir Feder'sın. Feder'lar kadınlardan korkmaz, dostum. Open Subtitles انت من عائلة فيدير نحن لا نخاف من النساء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more