"نخبرها" - Translation from Arabic to Turkish

• söylemeliyiz
• söyleriz
• söylemedik
• ona söylememiz
• anlatmak
• söyleyelim
• söyleyebiliriz
• söylesek
• söylemeyiz
• söylediğimiz
• söylemeli
• anlatacağız
• söylemezsek
• anlatmalıyız
• söylemiyoruz

En azından ona nereye gideceğimizi söylemeliyiz.
ربما علي الاقل يجب ان نخبرها اين نحن ذاهبون

Bence ona elimize tenis raketi almadığımızı söylemeliyiz.
أعتقد يجب أن نخبرها بأننا لم نلعب التنس من قبل

Eğer geli gelirse, seni nerede bulacağını söyleriz...
حسنـاً , إذا عادت , سوف نخبرها بمكانك فحسب

Neredeyse toplandı Bay Humbert. Ona bir şey söylemedik.
.ستنتهي من جمع حاجياتها قريبا .نحن لم نخبرها أي شيء

- Olan biteni ona söylememiz gerekmez mi? Yardım edebilir. - Hayır.
ــ أليس علينا أن نخبرها بما حدث ؟

Bazi seyleri buyudugu zaman anlatmak icin bekliyoruz.
بعض الأمور حتى تكبر و من ثم نخبرها بكل شيء أريد أن أشرح عن طواحين الهواء و أزهار التوليب؟

O zaman anneni arayıp, burada Playboy almaya çalıştığını söyleyelim mi?
لماذا لا نستدعي والدتك و نخبرها أنك تحاول شراء مجلة رخيصة ؟

Olanlar açığa çıktığında, ki kesinlike çıkacak ona iki şey söyleyebiliriz.
و عندما سيظهر هذا الأمر و إنهُ سيظهر بالتأكيد يمكننا أن نخبرها بشيء من إثنين

Fakat evet, o gelmeden önce anneme söylemeliyiz.
لكن نعم ، يجب أن نخبرها . قبل أن تظهر آثار الحمل

Ve bir boğuşma... Biz yokken biri buraya gelmiş. Emma'ya söylemeliyiz.
أحدهم كان هنا في غيابنا، علينا أنْ نخبرها

Yeniden kumral hâline dönmesini söylemeliyiz ona.
أظن أن علينا أنا نخبرها أن عليها تجرعه للبني وكفى هذا

Bu önemli bir mevzu ve bana sorarsan ziyarete geldiğinde söylemeliyiz.
ان هذا أمر كبير و اظن بأنه يجب ان نخبرها عندما تأتي للزيارة

O ne yapılacağını biliyordur. Tek amacımızın Fiamma'yı korkutmak olduğunu söyleriz.
يمكننا أن نخبرها بأننا جل ما أردناه هو أن تخشانا

Abimim bir Ulusal Simyacı olduğunu ona söylemedik.
نحن لم نخبرها أن أخي أصبح كيميائيا رسميا

Belki de, durumun ne kadar ciddi olduğunu ona söylememiz iyi olabilir.
علينا أن نخبرها كيف توقفه فحسب

Bazı şeyleri büyüdüğü zaman anlatmak için bekliyoruz.
بعض الأمور حتى تكبر و من ثم نخبرها بكل شيء

Echo'yu alınca nereye gitmesini söyleyelim?
حين نحصل على الصدى, اين تريد منا أن نخبرها ان تذهب؟

Tamam! Ona yan kapıdan girdiğimizi söyleyebiliriz çünkü kötü insanlar hala önde olabilirdi.
حسنًا، يمكن أن نخبرها أننا عدنا من الباب الجانبي

Hayvan dükkanına götürüp orasının hayvanat bahçesi olduğunu söylesek nasıl olur?
مارأيك أن نأخذها الى متجر الحيوانات، و نخبرها انها حديقة الحيوان؟

- Bu olmayacak. - Ona söylemeyiz.
ـ هذا لن يحدث ـ سوف لن نخبرها بماضيها

Yani aşk soyumuz tükenmesin diye kendimize söylediğimiz bir yalan mı?
إذن الحب هو الكذبه التي نخبرها بعضنا البعض لكي لا ننقرض؟

Sence ona gerçegi söylemeli miyiz?
-أتظن أنّنا يجب أنّ نخبرها الحقيقة؟

Biz ona halası hakkında her şeyi anlatacağız.
سوف نخبرها كل شيء عن العمة "ديب".

Eğer ona hiçbir şey söylemezsek, ve bunu gazetelerden öğrenirse gerçekten çok kızar.
سوف تستشيط غضباً إذا لم نخبرها بشيء، وقرأت عن الأمر بالصحف.

Christopher, eğer annem buradaysa onu bulup ona da anlatmalıyız.
ياكريستوفر أذا ماما كانت هنا فلابد أن نجدها فلابد أن نخبرها

Neden ona şimdi söylemek zorunda olduğumuzu anlamıyorum. Neden ona başka zaman söylemiyoruz, sonra... Yani telefonda, ben yanında değilken.
لا أستطيع أن أفهم لماذا علينا إخبارها الآن لماذا لا نخبرها ونقول "لاحقًا على الهاتف" عندما لا أكون متواجدة ؟