"نخوض هذا" - Translation from Arabic to Turkish

• Bu
• bunu

Vanessa, Bu defterleri tekrar açmayalım. Biz... biz bunları arkamızda bıraktık.
فينيسا ، لن نخوض هذا الحديث مرة أخرى لقد تركناه خلفنا

Eğer, oyun esnasında herhangi bir anda karakterler hakkında daha fazla bilgi almak istersek Bu gizli koridora gidebiliriz, size hızlıca arayüzü göstereceğim.
لو، أردنا في أي وقت خلال اللعبة أن نتعلم أكثر حول الشخصيات بإمكاننا أن نخوض هذا المسار الخفي، ساريكم بسرعه الواجهة

Hepimiz için, Bu konuşmayı yapabileceğimiz bir müze nerede bulunabilir?
أين يمكن أن يكون المتحف موجود كمكان لنا جميعاً كي نخوض هذا الحوار؟

Güya bunu birlikte aşmamız gerekiyordu... ama kendimi ondan hiç Bu kadar uzak hissetmemiştim.
من المفترض أن نخوض هذا الموضوع معا ولكننا الآن متباعدون أكثر من اي وقت مضى

- Bu konuya girdiğimize inanamıyorum. - Bence sen bunu biliyorsun, Donovan.
لا اصدق اننا نخوض هذا الأمر اظن لنك تعرف ذلك دونافان

Bu konuşma burada bitecek. Bir restorana gitmek istiyorum.
ـ لن نخوض هذا النقاش ـ أنني أود الذهاب للمطعم

Kendimi suçluyorum. Bu konuşmayı çok daha önce yapmalıydım.
أنا ألوم نفسي، وجب أن نخوض هذا النقاش منذ وقت طويل

Dün gece, eğer seks yaparsak Bu konuşmayı yapmayacağımıza söz vermiştin.
لقد وعدتني الليلة الماضية أننا إذا مارسنا الجنس، فلن نخوض هذا النقاش

Vanessa, yine Bu konulara girmeyelim. Biz... bunu arkamızda bıraktık.
فينيسا ، لن نخوض هذا الحديث مرة أخرى لقد تركناه خلفنا

Ama Bu işe girişmeden önce McKay'in sunumunu yapması gerek.
ولكن قبل أن نخوض هذا نريد "مكاى" أن يعرض تقديمه

Bu tartışmayı sonraya bırakabilir miyiz?
هل يمكننا أن نخوض هذا المحادثة فيما بعد ؟

Bu konusma burada bitecek. Bir restorana gitmek istiyorum.
ـ لن نخوض هذا النقاش ـ أنني أود الذهاب للمطعم

Neden Bu tartışmayı tekrar açmak zorundayız bilmiyorum.
أنا لا أعلم لماذا علينا أن نخوض هذا النقاش مجدداً

Tesisi kapatacağız. Daha ne kadar bunu tartışacağız?
سوف نُغلقُ المنشأة كم مرّةً علينا أن نخوض هذا النقاش؟

bunu her ay konuşuyoruz zaten.
أنا شرحت لك.. يُمكِنُنا أن نخوض هذا كُل شهر.

Hadi ama yine mi bunu konuşacağız?
اللعنة، هل علينا أن نخوض هذا الحديث مجددًا؟

Sadece, bir noktada bunu konuşmamız gerek demek istemiştim.
أننا لابد أن نخوض هذا النقاش بمرحلةٍ ما.