Ve birlikte galaksiyi yönetiriz her şeyi istediğimiz hâle getiririz. | Open Subtitles | ومعاً انتِ وانا يمكننا ان نحكم المجرة نجعلالامورتسيركما نحن نريدها. |
- Demek istediğim, sadece istediğimiz suçları araştırma gibi bir lüksümüz yok. | Open Subtitles | ما أقصده هو أنّنا لايمكننا أن نحقّق في الجرائم التي نريدها فقط |
Hackleyip gireceğim, istediğimiz bilgiyi alacağım bu odadan asla çıkmayacağız. | Open Subtitles | وأحصل على المعلومات التي نريدها لن نضطر لمغادرة هذه الغرفة |
'Ama halkımızdan hâlâ... '... ihtiyacımız olan isimleri talep ediyoruz. | Open Subtitles | لكنّي ما زلتُ أحثّ الجاليات على أعطائنا الأسماء التي نريدها |
Evet! Çünkü ihtiyacımız olmayan bir şeye binlerce dolar harcadın. | Open Subtitles | أجل , لأنّكَ صرفتَ آلاف الدولارات على أشياء لا نريدها. |
Nasıl değiştirmek istediğin hiç de önemli değil. biz değişmesini istemiyoruz. | Open Subtitles | لا يهم كيف تريد أن تغير الأشياء لا نريدها أن تتغير |
Yani istediği başka bir şey yoksa, yaşamanın ne manası var? | Open Subtitles | ولو أنه لا يوجد المزيد من الأشياء نريدها ما مغزى الحياة؟ |
ya da sadece bazılarımız için istediğimiz farklı özellikler mi seçeceğiz? | TED | أو ، سنقوم بشكل انتقائي باختيار المميزات التي نريدها للبعض منا و ليس للبعض الآخر ؟ |
İstediğimiz mikroorganizma türleriyle tasarımlar yaptığınızı hayal edin bir uçak içinde ya da bir telefon yüzeyinde. | TED | تخيل باستطاعنا ان نصمم المايكروبات التي نريدها في مكان أو في هاتف نقال. |
Asıl önemli olan bizlerin nasıl bir yönetim istediğimiz, ne tür bir Internet istediğimiz, insanlar ve toplumlar arasında nasıl bir ilişki istediğimiz. | TED | ما يهم في الواقع هنا نوع الحكومة التي نريدها, نوع الإنترنت الذي نريده, نوع العلاقات بين الناس والمجتمعات. |
İstediğimiz hayatı kurarız daha sonra zaman kendi kendine artar. | TED | نبني حياتنا التي نريدها وبالتالي يوفرُ الوقت نفسه من تلقاء ذاته، وهذا ما أعنيه. |
biz neyin önemli olduğuna odaklandığımızda istediğimiz hayatı sahip olduğumuz zaman içinde kurabiliriz. | TED | وعندما نركزُ على ما يهم يمكننا بناء الحياة التي نريدها في الوقت المتاح لنا. |
Toplumumuzda olmasını istediğimiz bu şirketleri kurmak için birkaç şeye ihtiyacımız var. | TED | لبناء هذه الشركات التي نريدها في مجتمعنا، نحتاج بعض الأشياء. |
İnsanlar engel değildir, istediğimiz şeylere açılan kapılardır. | TED | البشر ليسوا الحواجز لكن البدايات إلى الأشياء التي نريدها. |
Beynimizde bize istediğimiz bilgiyi veren büyülü bir şey yok. | TED | لا نملك تلك الشريحة السحرية في عقولنا والتي تزودنا بالمعلومات التي نريدها |
Ama ihtiyacımız olan cevapları alır almaz, ilk bilen siz olacaksınız. | Open Subtitles | ولكن فور حصولنا على الإجابات التي نريدها ستكون أول من يعلم |
Kızkardeşim ve ben taşınıyoruz, yani artık ona ihtiyacımız kalmayacak. | Open Subtitles | أنا وأختي سننتقل. لذا نحن لا نريدها بعد الآن. |
Hayvanlara pek fazla dokunmak istemiyoruz, onları çok alıştırmak istemiyoruz. | TED | ونحن نحاول عدم لمس الحيوانات كثيراً، إذ لا نريدها أن تعتاد على البشر أكثر من اللازم |
Tabii, belki hepimizin istediği o uzun, mutlu hayata kavuşursun. | Open Subtitles | بالطبع، ربما حظيت بحياة طويلة وسعيد التي نريدها جميعاً. |
Hepimizin, anlatılmasını istemediğimiz hikayeleri olduğunu söylerken ne demek istedi? | Open Subtitles | ماذا قصدت بقولها أنّ لنا قصصاً لا نريدها أنْ تروى؟ |
nasıl bir web istediğimizi düşünmeye vesile olsun. webat25.org adresine giderek | TED | أود أن نستثمر احتفالنا بـالذكرى 25 للتفكير بشبكة الانترنت الذي نريدها. |
Seçimden 6 gün önce de bunun olmasını hiç birimiz istemeyiz. | Open Subtitles | ليست نوع َ المشاكل التي نريدها قبل 6 ايام من الانتخابات |
Evet, gelemeyişimiz çok yazık çünkü gerçekten istiyorduk. | Open Subtitles | نعم، من السيئ جدا أننا لا نستطيع فعلها لأننا نريدها حقاً |