"نسيها" - Translation from Arabic to Turkish

• unutmuş
• unuttuğu
• belâsı
• kaybolmuş bir

Arabamda unutmuş ben de hatıra olarak sakladım.
وقد نسيها في سيارتي، لذا احتفظتُ بها كذكرى

Bir dayanışma deneyimi idi, asla unutulmaması gereken bir tecrübe.. Fakat korkarım ki Sayın Seçilmiş Başkan unutmuş.
كانت تجربة ارتباطية، تجربة لا تنسى أبدًا أخشى فحسب أن الرئيس المنتخب نسيها

Babam mesaj bırakmış, o unutmuş.
لقد ترك والدي رسالة، لقد نسيها

Sonra herkesin unuttuğu konular var, belki de hayatta en önemli olan konular.
ثم لدينا أشياء نسيها الجميع، و التي من المحتمل أنها الأهم على الاطلاق في الحياة

Tanrım! Zamanın unuttuğu bir yer! Burası Nora Driggers Dinsmoor'ın
،يا إلهي، هذه هي الأرض التي نسيها الزمن نورا دريغيرز دينزمور

Allah'ın belâsı bir köye, gidip orada gömülsünler diye!
بقرية ما نسيها الزمن، حيث يدفنون هناك!

Zamanda kaybolmuş bir yer.
أرض نسيها الزمان

Sadece sefer tasını getirdim. Yine unutmuş.
لقد احضرت وجبة غدائة لقد نسيها مره اخرى

neredeyse herkes bunu unutmuş.
نسيها الجميع تقريباً.

Size, bir çoğunuzun unutmuş olabileceği bir gerçeği hatırlatacağım.
سأذكركم بحقيقة نسيها معظمكم

Yer de, zaman da Florida Elektrik kurumu da burayı unutmuş.
"الأرض التي نسيها الزمن وشركة "كهرباء (فلوريدا)""

Onu unutmuş olabileceğini düşündüm.
ظننتُ بأنه قد نسيها

Sanırım Matty unutmuş. Onun için almamı istemişti.
.أعتقد (ماتي) نسيها, طلب مني أخذها له

Cooper unutmuş.
كوبر نسيها

Hayatınızın geri kalanını herkesin unuttuğu bir savaş mültecisiyle mi geçireceksiniz?
ما تبقى من حياتك مع لاجئة من حرب نسيها الجميع؟

Kafasına takmadığı için unuttuğu şeyler. Belki bunları hatırlatma zamanı geldi de geçiyor.
أشياء نسيها بارتياح ربما هو الوقت لتذكيره بها

unuttuğu hatıraları geri almaya çalışıyor.
يحاول إسترجاع الذكريات التي نسيها

unuttuğu her yere koyacağım.
سأذكر كل المناسبات التي نسيها.

"Cennet Şelalesi, zaman içinde kaybolmuş bir yer."
"شلالات (بارادايس)، أرض نسيها الزمان"