"نضجت" - Translation from Arabic to Turkish

• büyüdüm
• büyümüşsün
• olgunlaştım
• büyüdün
• yetişkin
• büyümüş
• büyüyünce
• büyüdü
• büyüdüğüm
• büyüdüğünü
• olgunlaştı
• olgunlaştın
• olgunlaşmışsın
• büyüdüğümü
• olgunlaştığını

Geleceğe bakmak istiyorum ve korkarım nihayet büyüdüm.
أحاول أن أمضي قدما وأخشى أنني، أخيرا، قد نضجت

Bunu söylemek bana zor geliyor, ama detayları anlatmak için fazla büyüdüm.
يؤلمني قول ذلك ولكني نضجت على البوح بالتفاصيل

Seni görmeyeli baya büyümüşsün.
لقد نضجت عن اخر مره رايتها فيها

Bu hafta çok olgunlaştım. Kötü biri olmaktan sıkıldım.
لقد نضجت خلأل هذه الاسابيع الماضيه لقـد سئمت من كوني مغفلـه

İkincisi, 20'li yaşların boşa geçmedi. Sadece büyüdün.
وثانياً, أنت لم تضيعي عشرينياتك لقد نضجت فحسب

Tanrı aşkına, neredeyse yetişkin. 15 yaşında.
حباً فى الله, لقد نضجت تقريباً إنها فى الخامسة عشر

Onun ailesinin çalıştığı mülkte büyümüş.
إنها من أخبرتك بشأنها. لقد نضجت في القصر الذي كان يعمل فيه والداه

Çocukluğumdan beridir, Bu ağaçların ve sağların arasında oynayarak büyüdüm kuşlarla ve hayvanlarla birlikte.
تماماً في طفولتي .. نضجت سريعاً .. كنت ألعب بين الأشجار والجبل . مع الحيوانات والطيور لقد قضيت معظم عمري هنا

Bir ilişkiye hazır olduğunda beni ara demiştin büyüdüm ve sanırım hazırım.
حسناً, أخبرتني بأن أتصل بك عندما أكون مستعداً لعلاقة جدية و لقد نضجت ..و أظن بأني مستعداً لعلاقة الآن, لذا

- büyüdüm. - O zaman yeniden küçül.
لقد نضجت حسنا، ثم، لتعودي إلى طيشك ثانية

Sonunda büyüdüm, kaptım olayı, üstesinden gelebileceğimi anladım, anladım ki güneş her zaman tekrar doğacak.
ـ في آخر المطاف نضجت و تجاوزت تلك المرحلة وقلت فقط إن استطعت أن أقاوم قليلا بعد، الشمس ستشرق مرة أخرى

- Ne kadar büyümüşsün; değişmişsin.
لقد نضجت كثيرا وتغيرّت

Çok büyümüşsün, Clark.
لقد نضجت حقا يا كلارك

Aslında erken olgunlaştım cinsel anlamda.
في الحقيقة، لقد نضجت في وقت مبكر جدا.. جنسيا

- büyüdün Louie yani, son on yılda bir sürü şey yaşadın, o da yaşamıştır eminim.
لقد نضجت عديد الأشياء حدثت له ولك في آخر 10 سنوات

yetişkin bir kadınım, ve bu gece farkına vardim ki yapayalnızım.
امرأه قد نضجت والليله تبين لي بأني وحيده تماما

büyümüş olduğumun, hayatın, göğsüme takılan bir madalyadan ya da aptal ve önemsiz bir işten daha önemli olduğunun farkına varmamış gibisiniz.
... ألم يتضح لكم اننى نضجت و تعلمت ان الحياه اهم بكثير من ميداليه على صدرى أو، وظيفة تافهة غبية

Ve büyüyünce, onlara katildim.
لذا عندما نضجت كفايه , ألتحقت بهذا العمل.

Ama artık devlet büyüdü ve bugün o teknolojiye sahibiz.
ولكن الآن وقد نضجت حكومتنا، ولدينا هذه التقنيات اليوم.

Kiracıları evden çıkarıp, büyüdüğüm yer olan ailemin evine taşınmak zorunda kaldım anasını satayım.
وجب علي أن أطر المستأجرين وأنتقل للعيش في منزل والداي. هناك نضجت.

Ama özellikle de senin sonunda büyüdüğünü düşündüğü için mutlu.
ولكن بصفة خاصة لأنها تعتقد بأنك نضجت أخيرا

Çilekler olgunlaştı ve içeride oturmak isteyenler de öyle yapabilir.
الفراوله قد نضجت وقد يتاح للذين يرغبون في الجلوس هناك

büyüdün, olgunlaştın.
يا رجل, لقد غدوتَ كبيراً، لقد نضجت

- Şu hâline bak, geç olgunlaşmışsın sanırım.
أنظر إليك، أظن بأنّك نضجت بسنٍّ متأخر

Büyümek için Paris'e gittim ve büyüdüğümü sanıyordum.
لقد رحلت لأنضح ظننت انني نضجت يبدو انني لم افعل

Ama her şeyi üstlenmen bana ne kadar olgunlaştığını gösterdi.
لكن الطريقة التي نسبت بها كل الاخطاء الى نفسك جعلتني اتاكد انك اخيرا قد نضجت