"نعرف أنّها" - Translation from Arabic to Turkish

    • biliyoruz
        
    Evet ama onun da olmadığını biliyoruz. Open Subtitles أجل، لكننا نعرف أنّها لمْ تفعل ذلك أيضاً.
    Karaciğerinde olduğunu biliyoruz. Bu yüzden bir parça alacağız. Böylece onu nasıl iyileştirebileceğimizi anlarız. Open Subtitles نعرف أنّها بكبدها لذا سنأخذ عينة، فنعرف حينها كيف نساعدها على التعافي
    Amber'in otele gittiğini biliyoruz. Yani belki orada bırakmıştır. Open Subtitles حسناً، نعرف أنّها ذهبت إلى الفندق، فربّما وضعته هناك
    Şey, en azından biliyoruz ki hayatındaki herkese bu şekilde davranır. Open Subtitles حسناً، على الأقل نعرف أنّها تعامل جميع من في حياتها بهذه الطريقة
    Onları sakladığımızı öğrenirse acısını çocuğumuzdan çıkaracağını biliyoruz. Open Subtitles نعرف أنّها إذا اكتشفت أنّنا أخفينا الأمر فستلقي بغضبها على ابننا
    Adam ve kızıyla alakalı bir şeyler sakladığını biliyoruz. Open Subtitles نعرف أنّها تخفي شيئاً عنه وعن ابنته
    En azından Ori gemisini yok edebilen bir silahımız olduğunu biliyoruz. Open Subtitles لدينا الآن على الأقل أسلحة نعرف أنّها تستطيع تدمير سفن الـ(آوراي)
    Üniversiteye geri götürmediğini de biliyoruz. Open Subtitles ونحن نعرف أنّها لم تعد إلى الجامعة
    O akşam seni ziyaret ettiğini biliyoruz. Open Subtitles نعرف أنّها زارتك في تلك الليلة.
    Onun yaşadığını biliyoruz. Open Subtitles نحن نعرف أنّها على قيد الحياة.
    Kuzeydeki ormanlıkta bir yerlerde saklandığını biliyoruz. Dondurmacı dükkanının her yerini aradık. Open Subtitles {\pos(190,210)}نعرف أنّها تختبئ في الغابة الشماليّة وقد فتّشنا كلّ بوصة مِنْ متجرها
    Hiç boşuna uğraşma, onların hap olduğunu biliyoruz. Open Subtitles لا تراعينا، نعرف أنّها حبوب دواءٍ
    Ama çok iyi biliyoruz ki günahkârlarla dolu! Open Subtitles لكن أنتم وأنا نعرف... أنّها مليئة جداً بالأشرار!
    Sadece Joe Campbell'ın en son onun yanında görüldüğünü biliyoruz. Open Subtitles نعرف أنّها آخر شخص تمّت رؤيته مع (جو كامبل)
    Gold'dan bir arsa aldığını biliyoruz ama neden aldığını bilmiyoruz. Open Subtitles نعرف أنّها اشترَتْ أرضاً من (غولد) إلّا أنّنا لا نعرف السبب.
    Sorun şu ki, kadının söylenenden 30 dakika önce düştüğünü biliyoruz. Open Subtitles المشكلة الوحيدة أننا نعرف أنّها غرقت قبل أن يقول (هاجان) بـ30 دقيقة.
    - Bunun kötü bir fikir olduğunu ikimiz de biliyoruz. Open Subtitles -كلانا نعرف أنّها فكرة سيئة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more