Batıyoruz! Hiçbir şey bizi boğulmaktan kurtaramaz! | Open Subtitles | هذا مجرد هراء , نحن نغرق و لا شىء سيحول دون غرقنا |
- Bu Milo, Yedek güç kaynağıyla idare etmeye çalışıyoruz, Hızla dibe Batıyoruz, itici kuvvet yok, | Open Subtitles | هنا ميلو نحن على بطاريات الشحن نغرق بسرعة دون دفع |
Hayır, gerçekten batmaktan söz ediyorum. Batıyoruz! | Open Subtitles | انا اعني اني تنحدرين نحو الأسفل نحن نغرق الان |
Şunları kapatmazlarsa boğulacağız... ama içeride de hava çok boğucu. | Open Subtitles | يجب إغلاق التهوية لئلا نغرق لكن الجو خانق هنا |
Sanal cehennemimde birlikte boğuluyorduk. Kaçabilmemin tek yolu da sana sırtımı dönmekti. | Open Subtitles | في واقعي الافتراضي كنّا نغرق معًا، وكان مفرّي الوحيد هو التخّلي عنك. |
havuzun ikmal tankı boş, bu da boğulmayacağız anlamına geliyor. Rahal ve adamları bizi bu Alman laboratuvarına yapmışmış halde bulduklarında muhtemelen öldürecekler. | Open Subtitles | قد جف ، مما يعني أننا لن نغرق هنا. |
Ne kadar uğraşıp kaçmaya çalışsak da kişisel gelişim, terapi, ilaçlar daha da çok Batıyoruz. | Open Subtitles | ومهما حاولنا الهرب، عن طريق مُساعدة الذات، العلاج، العقاقير، فنحن نغرق بشكل عميق للأسفل. |
Pekâlâ, tamam hızlı olsak iyi olur çünkü hangi suyun içindeysek, Batıyoruz. | Open Subtitles | أجل، حسنا، حسنا، من الأفضل أن نجد حلا بسرعة ﻷنه، أيا كانت هذه المياه التي تطأها أقدامنا فنحن نغرق |
Batıyoruz. Cankurtaran sandalını bulmama gerek. | Open Subtitles | نحن نغرق, يجب أن اعثر على مخرج |
Gemi! Yana yatıyor! Batıyoruz! | Open Subtitles | السفينة مائلة على إتجاه واحد نحن نغرق |
Fakat derinlere, bir deliğe doğru Batıyoruz. | Open Subtitles | لكننا نغرق أكثر وأكثر في حفرة. |
Bilmiyorum ama kesinlikle Batıyoruz. | Open Subtitles | ليست لدي فكرة لكن حتماً نحن نغرق |
Kuzey Denizi'nin buz gibi sularında boğulacağız. | Open Subtitles | سوف نغرق في المياه المُتجدة للبحر الشمالي. |
Sanal cehennemimde birlikte boğuluyorduk. Kaçabilmemin tek yolu da sana sırtımı dönmekti. | Open Subtitles | في واقعي الافتراضي كنّا نغرق معًا، وكان مفرّي الوحيد هو التخّلي عنك. |
boğulmayacağız! | Open Subtitles | لن نغرق |
Bu kapıyı kapatmalıyız ki, böylece aşağı katın kapsını açtığımızda otoparka doğru suya kapılmayız. | Open Subtitles | يجب أن نقفل هذا الباب. بحيث عندما نفتح الباب في الأسفل لن نغرق موقف السيارات أكثر بالمياه. |
Bu yüzden, farklılıklarımız ne olursa olsun ya birlikte batarız ya da birlikte yüzeriz. | Open Subtitles | وذلك مهما كانت إختلافاتنا نغرق أو نسبح سوية |
Şimdi hepimiz batmadan, kapat şu lânet kapağı! | Open Subtitles | الآن ، أغلق تلك الفتحة اللعينة قبل أن نغرق جميعاً |
Biz kağıtlar arasında boğulana kadar göndermeye devam edecekler. | Open Subtitles | سيستمرون بأرسال هذه الوثائق حتى نغرق بها. |
- Leydim,küçük bir tekne.boğuluruz. | Open Subtitles | -لقد سرقت قاربا - سيدتي ,انه قاربا صغيرا فسوف نغرق |
Alabora olacağız. | Open Subtitles | سوف نغرق |
Ya batacağız ya da yüzeceğiz. Başka bir şansımız olmayacak. | Open Subtitles | إما نغرق أو نسبح ولن نحصل على فرصة أخرى. |
Gemiyi durdurun yoksa batırırız! | Open Subtitles | إيقاف أو نغرق لك. |
Tek yapman gereken bir telefon açıp götümüzü kurtarmak ama sen şehirdeki restoranların %90'ı gibi boğulmamızı istiyorsun. | Open Subtitles | كل ما عليك فعلة هو مكالمة هاتفية وسوف تحفظ حياتنا أنت تريدنا أن نغرق كاتسعين بالمئة من المطاعم فى المدينة |
"Mike, Boğuluyoruz bizi kurtar." | Open Subtitles | " مايك)، إننا نغرق ، أنقذنا) " |