"نفد" - Translation from Arabic to Turkish

    • bitti
        
    • kalmadı
        
    • doldu
        
    • bitmiş
        
    • tükendi
        
    • kalmamış
        
    • azalıyor
        
    • bitene
        
    • bitmişti
        
    • biterse
        
    • dolduğunda
        
    Tanrım. Tatlım, benimkiler yeni bitti. Ama istersen bir koşu markete gidebilirim. Open Subtitles حسناً يا عزيزتي، لقد نفد البيض لكن يمكنني الذهاب للمتجر إن أردتي
    Koş, Tina, koş! Kurşunu bitti! Şansımıza! Open Subtitles اهربي يا تينا لقد نفد منه الرصاص ، إنها فرصتنا
    Sana söyleyecek hiçbir şeyim kalmadı! Tek yaptığımız konuşmak! Open Subtitles لقد نفد ما أقوله لكِ كل ما نفعل هو التحدث
    Yeraltı Dünyası'ndaki zamanım doldu. Seninki de dolabilir. Dediğimi yap yeter. Open Subtitles نفد وقتي في العالَم السفليّ ووقتك سينفد أيضاً، فنفّذي ما أقوله
    Bilirsin, aceleye gerek yok, ama meyve suyum bitmiş gibi görünüyor. Open Subtitles كبيراً, تسرعاً ذلك يبدو هنا عصيره نفد شخص ما نوعاً لكنني
    Denizde geçen 2 aydan uzun bir sürenin sonunda kendilerinin de tahmin ettikleri gibi yemekleri tükendi, ve hala karadan çok uzaktalardı. TED بعد أكثر من شهرين في البحر، نفد الرجال من الغذاء كما أنهم يعرفون أنهم قد، وأنها كانت لا تزال بعيدة عن الأرض.
    bitti. Olur böyle şeyler. Kımılda, böcek kapan. Open Subtitles نفد منا اللحم هذا يحدث, تحرك يا صائد الذباب هناك رجال جوعى ورائك
    Çılgınca geleceğini biliyorum, ...arabamın benzini bitti, ...tuvaletinizi kullanmam gerekiyor. Open Subtitles أعرف أن هذا سيبدو غريباً بعض الشيء لكن نفد الوقود من سيارتي وأحتاج الحمام
    Uçaktan kalan yemekler bir hafta önce bitti. Open Subtitles ‫نفد الطعام من الطائرة منذ أسبوع ‫يا صاح
    Kuveyt sınırında cipin benzini bitti. Open Subtitles نفد الوقود من سيارة الجيب خارج مدينة الكويت
    Pardon, onun bu güzel sözlerinden önce kaset bitti. Open Subtitles آسف لقد نفد لدي شريط التصوير قبل خطابها الجميل هذا
    Seni içeri davet ederdim ama Kleenex'im kalmadı. Open Subtitles تعلمون، وأود أن أدعوكم في، يشهق، ولكن لقد نفد من كلينيكس.
    Ehh, iyisi mi markete sarsıntısızca uçuralım kendimizi. Çünkü hiç yiyecek kalmadı. Open Subtitles حسناً , يجب ان نطير بجمال إلى أحد الأسواق لأن الطعام قد نفد
    Bana göndereceğiniz adamınız kalmadı mı? Open Subtitles هل نفد من عندك الأشخاص الذين تحوّلني إليهم؟
    Pekâlâ, zamanımız doldu millet. Hepinizle haftaya görüşürüz. Open Subtitles حسناً, لقد نفد الوقت سأراكم جميعاً الأسبوع القادم
    Güzel bir soru. Maalesef süren doldu. Open Subtitles هذا سؤال جيد لكن وقتنا قط نفد لسوء الحظ
    Yakıtımız bitmiş! Bender, sana kalkıştan önce depoyu doldurmanı söylemiştim. Open Subtitles نفد منا الوقود! "بندر"، أخبرتك أن تملأ الخزان قبل مغادرتنا.
    Bir kötü haber de benden. Meyan kökü bitmiş. Open Subtitles حسناً، لديّ المزيد من الأنباء السيئة، نفد عرق السوس من آلة البيع
    Yan çizgiden bir oyun arayışı içindeler, ve zamanları neredeyse tükendi. Open Subtitles انهم يتطلعون الى لعبة من الخط الجانبي وقد نفد الوقت تقريبا
    Size adil olmaya çalıştım, yaratıklar. Ama artık sabrım tükendi. Open Subtitles لقد حاولت أن أكون منصفا معكم ايتها المخلوقات ولكن قد نفد صبري
    George, okyanus aradı, karides kalmamış. Open Subtitles أتدري يا جورج اتصل المحيط، لقد نفد منهم الجمبري.
    Ne bulabilirsek razıyım. Anya, lütfen, vaktimiz azalıyor. Open Subtitles سآخذ كل شيء يمكنني الحصول عليه (آنيا) , رجاء , لقد نفد ما لدينا من وقت
    Oralarda yiyeceği bitene kadar beş ay dolandı durdu. Open Subtitles دارتْ حول الأرض طوال خمسة أشهر إلى أن نفد كيس طعامها
    Federaller uzun zamandır Nicky'nin golfünü izliyordu... yakıtları bitmişti. Open Subtitles الفيدراليون ظلوا يراقبون نيكي و هو يلعب الجولف حتى نفد الوقود منهم
    Eğer zamanımız biterse sizden biri bir masumu öldürebilir mi? Open Subtitles إن نفد منكما الوقت، أيستطيع أي منكما قتل بريء؟
    Eğer süren dolduğunda, koordinatların diğer yarısı ben de olmazsa, Open Subtitles إن نفد الوقت ولم أتلقَ النصف الآخر من هذه الإحداثيّات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more