"نفعلها" - Translation from Arabic to Turkish

    • yapalım
        
    • yaparız
        
    • yaptığımız
        
    • yapıyoruz
        
    • yapmak
        
    • yapacağız
        
    • yapabiliriz
        
    • yapmalıyız
        
    • yapmamız
        
    • işi
        
    • biz
        
    • yapmadık
        
    • yapmıyoruz
        
    • yapmayacağız
        
    • yaparken
        
    Hadi bilgi alışverişi yapalım." ve de "Şehre döndüğümüzde büyük işler yapacağız." TED لنتبادل المعلومات،" وقال "عندما نذهب إلى المدينة سوف نفعلها بصورة أكبر "
    Bunları beraber oluşturalım, hakkıyla yapalım ve oynarken eğlenelim. TED دعنا نبنيها جميعاً، دعونا نفعلها بشكل جيد و لنستمتع باللعب
    Değişimi ya biz yaparız, ya da doğa tarafından yapmak zorunda bırakılırız. Open Subtitles إما بأن نفعلها بأنفسنا، أو سوف نضطر لفعلها من خلال الطبيعة نفسها.
    Ve bunun bu kadar önemli olmasının ve yaptığımız her şeyin bu kadar önemli olmasının nedeni bu fikirlere olan ihtiyacımız. TED و جزء من لماذا هذه الاشياء مهمة و كل الاشياء التي نفعلها مهمة غير أن هذه هي الأفكار التي نحتاج إليها.
    Bence bunu tam da şu an yapıyoruz, fakat bilinçsizce yapıyoruz. TED أعتقد أننا نفعلها الآن، لكننا نفعلها من غير قصد.
    Bunu yapmak zorundasiniz. Afrikalalilar bunu yapmak zorunda digerlerinin yardimiyla. TED يجب أن نفعلها. يجب على الأفارقة فعلها، بالتزامن مع الجميع.
    Kısa bir süre sonra, beraber kaçırdığımız her şeyi yapacağız... Open Subtitles فقط لمدة أطول قليلآ, وكل الأشياء التى لم نفعلها معآ
    Bunu hâlâ yapabiliriz. Tek yapman gereken arkana yaslanıp somurtmayı kesmek. Open Subtitles ومازال بإمكاننا أن نفعلها, أنت فقط بحاجه للنهوض وتكفي عن التكشير.
    Bunu küresel olarak yapmalıyız, ve bunu hemen şimdi yapmalıyız. TED يجب ان نفعل ذلك بشكل عالمي ويجب ان نفعلها الان
    Tamam Johnny. yapalım. Open Subtitles . حسناً ، حسناً يا جونى . حسناً ، سوف نفعلها
    Daha önce burada açık artırma yapmamıştık. Haydi yapalım. Open Subtitles إننا لم نقم بمزاد هنا بعد لذا دعونا نفعلها يا شو
    Tamam, şimdi yapalım ama eğer elini sallarken seni ıskalarsa o zaman tokat sesini duyamayız. Open Subtitles حسناً, نستطيع أن نفعلها.. لكن أنت تعلمين, أنه بوسعه أن يدّعي صفعك
    Ona: "Bir kez, sadece bir kez yapalım" dedim. Open Subtitles لقد طلبت منه و لمرة واحدة فقط أن نفعلها لمرة واحدة فقط
    Normalde asla yapmayacağımız şeyleri yaparız, yemin ettiğimiz görevimizi ihmal etmek, düşmanlarımız olan insanlarla kendimizi aynı kefeye koymak gibi. Open Subtitles نفعل اشياء لم نكن نفعلها أبدا مثل، اه، تجاهل واجبتنا الدستوريه أو ننحاز مع الناس الذين اعتادوا أن يكون أعدائنا
    Kaç bakalım, bu konuda konuşmaktan kaç, ama geçmişte yaptığımız bu tür şeyler bir bir başımıza bela oluyor. Open Subtitles لكي تهرب و تتجنب النحدث عن هذا الأشياء التي كنا نفعلها في الماضي لم نستطيع أن نفعلها بدونه الأن
    Toplumsal varlıklar olarak birbirimiz için veya birbirimize karşı ilk defa iyi şeyler yapmıyoruz. Bunu her zaman yapıyoruz. TED تلك ليست المرة الأولى التي نفعل فيها أشياء جيدة من أجل أو لبعضنا البعض، ككائنات إجتماعية. نحن نفعلها طوال الوقت.
    Eğer bu işi yapacaksak ki bu iş her neyse benim şartlarımla yapacağız. Open Subtitles إذا كنا سنفعل ذلك مهما يكن ذلك الامر نفعلها فقط بناء على شروطي
    Bunu birbirimizle konuşarak, video aracılığıyla, yazılı sözcükle yapabiliriz. TED يمكننا أن نفعلها بالحديث لبعضنا البعض، يمكننا أن نفعلها عبر الفيديو، يمكننا أن نفعلها من خلال الكلمة المكتوبة.
    Kirli 30'luyu avlamaya devam edeceksek, bunu daha zekice ve sessizce yapmalıyız. Open Subtitles إذا إستمرينا بمطاردة هؤلاء العملاء المنشقون فيجب أن نفعلها بذكاء أكثر ورويّة
    Niye yapmamız gerektiğini anlamıyorum. Open Subtitles انها تبدو لي سخيفة انا لا اعلم لماذا يجب ان نفعلها
    Daha önce ölüm hile ettik, neden biz tekrar yapamaz? Open Subtitles لقد خدعنا الموت سابقاً إذاً لماذا لا نفعلها مجدداً ؟
    Bunu ABD'de yapmadık, Japonya'da yapmadık ve Avrupa'da da yapmadık. TED لم نفعل ذلك في الولايات المتحدة لم نفعل ذلك في اليابان ولم نفعلها في أوروبا
    - Tabii ki hayır. Berbat bir fikir, bu yüzden böyle yapmayacağız. Open Subtitles بالطبع لا، إنّها فكرة مريعة ولذلك لن نفعلها
    Çünkü ne yaptığınızı öğrenmek istedim sadece yani biz Chandler'la bütün gece yaparken bizi rahatsız etmemenizden emin olmak için. Open Subtitles لأنني اريد ان اعرف ماذا ستفعلان لئلا تدخلي علي انا وتشاندلر ونحن نفعلها طوال الليل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more