"نفعل ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • yapalım
        
    • yapacağız
        
    • bunu yapıyoruz
        
    • yaparız
        
    • bunu yapmak
        
    • Bunu yapmamız
        
    • yap
        
    • yapıyoruz bunu
        
    • bunu yaparken
        
    • bunu yapmayalım
        
    • de bunu
        
    • yapabiliriz
        
    • bunu yaptığımızda
        
    Daha kötüsü de olabilirdi. B.A., Cisco, hadi yapalım şu işi. Open Subtitles لا يمكن ان يكون اسوء بي ايه سيسكو، دعونا نفعل ذلك.
    Maily için 200 dolarım var. Şimdi, bu işi sakince yapalım. Open Subtitles لقد حصلت على المائتي دولار من أجل مايلي الآن.دعنا نفعل ذلك بهدوء
    Ya dediğimi yapacağız, ya da oturup birinin buradan geçmesini bekleyeceğiz. Open Subtitles إما أن نفعل ذلك أو ننتظر شخص ما كى يمر بسيارته
    Dünya üzerindeki yaşamlar, gaz değişimi yoluyla havayı değiştirir ve şu anda da bunu yapıyoruz. TED جميع أشكال الحياة على الأرض تغيّر الهواء من خلال تبادل الغازات، وجميعنا نفعل ذلك الآن.
    Eğlence için, olimpiyatlar için ya da profesyonel anlamda spor yaparız. TED نفعل ذلك من أجل التسلية، أو الألعاب الأولمبية ، أو كمحترفين.
    bunu yapmak istememiştik. Başka seçeneğimiz yoktu. Open Subtitles حقيقة لم نرد أن نفعل ذلك ، ولكنها كانت الطريقة الوحيدة
    Farkındayım ki başarı oranımız oldukça düşük ama Bunu yapmamız gerek. Open Subtitles أعلم أن فرصة نجاحنا بسيطة لكن يتحتّم علينا أن نفعل ذلك.
    Bunu bir gün yine yapalım. Open Subtitles علينا أن نفعل ذلك ثانية أنا وأنت يوماً ما
    "Bunu Amerikalılar yapmadan önce biz yapalım" dedi. Open Subtitles دعنا نفعل ذلك قبل الأمريكان بأسرع ما يمكننا
    Herkesten uzak. Evet, yapalım. Benim odamda yapalım. Open Subtitles . نعم ، دعينا نفعل ذلك فى غرفتى . هذا أفضل
    Birbirimizi tanımamız gerekiyor, hadi öyle yapalım. Open Subtitles إذا نحتاج لمعرفة بعضنا البعض، دعينا نفعل ذلك
    yapalım, yapalım, yapalım, yapalım şimdi. Open Subtitles دعونا نفعل ذلك ونفعله مباشرة دعونا نفعل ذلك، دعونا نفعل ذلك، دعونا نفعل ذلك، دعونا نفعل ذلك الآن
    Seni alayım ve bunu beraber yapalım. Yapılması gerektiği gibi. Open Subtitles يجب أن آتي اليك ودعنا نفعل ذلك سوية، كما يجب ذلك
    Bunu daha önce hiç yapmamıştık efendim.Nasıl yapacağız? Open Subtitles لم نفعل ذلك من قبل قط يا سيدي. كيف نفعلها؟
    Ne zaman buz dolabını kimin temizleyeceğine karar verecek olsak, bunu mu yapacağız? Open Subtitles هل يجب أن نفعل ذلك في كل مرة نقرر من سينظف الثلاجة؟
    bunu yapıyoruz çünkü belkide istendiğimiz hissetmeye ihtiyacımız var. Open Subtitles لا اعرف ,ربما نفعل ذلك لاننا نحتاج ان نشعر باننا مرغوبين
    Neden bunu yapıyoruz? Open Subtitles لماذا نفعل ذلك ونحن نعرف في صميمنا أننا نستحق أفضل من ذلك
    Böyle yaparız, hatırlayın, içgüdüsel olarak, zahmetsizce. TED ونحن نفعل ذلك, تذكروا, بالحدس, بدون مجهود.
    James, bunu yapmak zorundayız. Kafan çok karışık. Open Subtitles جميس ، يجب علينا ان نفعل ذلك انت مشوش للغاية
    Bu yapılabilir. Bunu ekonomik olarak yapabiliriz. Etik olarak Bunu yapmamız lazım, yaşam kalitemiz için Bunu yapmamız lazım. TED إنه في متناولنا. يجب أن نفعل ذلك من أجل الإقتصاد. من أجل الأخلاق. و من أجل حياة أفضل.
    Sen bunu kendi yönteminle yap. Ben de kendi yöntemimle. Open Subtitles ان تفعل ذلك في طريقك، وأنا سوف نفعل ذلك الألغام.
    Her zaman yapıyoruz bunu. Şantaj için. Open Subtitles نفعل ذلك طوال الوقت مع الأشخاص الذي يريد إبتزازهم.
    Ve bunu yaparken içinde başka neler olduğuna da bir daha bakalım. Open Subtitles وبينما نفعل ذلك ، دعينا نرى ماذا هناك أيضا
    Ekmeğimizi nasıl kazandığımızın basit detaylarını anlatmak sadece değerli zamanımızı harcamak olur bu yüzden bunu yapmayalım." Open Subtitles و سوف نضيع اللحظات الثمينة إذا أخبرنا بعضنا البعض بالتفاصيل المبتذلة عن كيفية كسب قوت يومنا فلا تدعنا نفعل ذلك
    Bu karaktere baktık ve kendimize şu soruyu sorduk, "Biz de bunu yapabilir miyiz? TED الآن قمنا بمحاولة ونظرنا الى شخصنا وسألنا أنفسنا ، هل يمكننا أن نفعل ذلك لأنفسنا أيضا؟
    Pekala sert çocuk, bunu kolay yoldan ya da zor yoldan yapabiliriz. Open Subtitles حسنا يا رفاق يمكننا ان نفعل ذلك يالطريقه السهله او بالطريقه الصعبه
    Ve bunu yaptığımızda, tek bir kişi değilizdir. TED و حينما نفعل ذلك , حينها لن نكون شخص واحد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more