Roberto D'angelo: Tahmin edebileceğiniz gibi, maalesef, buna hazır değildik. | TED | روبرتو دي أنجلو: كما تتخيلون، لسوء الحظ، لم نكن مستعدين. |
Sen doğduğunda, kendimize ayırdığımız süreye yapacağın etkiye henüz hazır değildik. | Open Subtitles | عندما ولدت، لم نكن مستعدين للأثر الذي كان سيشغل وقت فراغنا |
İlk seferde, bunu sürdürmek için hazır değildik, ve şimdi hazırız. | Open Subtitles | و في أول مرة ، لم نكن مستعدين لأنجاح تلك العلاقة ، ولكننا مستعدين الأن |
Böyle konuştuğum için çok affedersiniz ama köyde bok gibi sivil vardı ve buna hazırlıklı değildik. | Open Subtitles | وآسف على حديثي, يا سيدتي, ولكن كان هنالك الأطنان من المدنيون في تلك القرية ولم نكن مستعدين لذلك. |
Hayır, böyle bir şeye hiç hazırlıklı değildik. | Open Subtitles | لم نكن مستعدين على الاطلاق |
Peki, ya biz gerçekler için hazır değilsek. | Open Subtitles | لكن ماذا اذا لم نكن مستعدين للحقيقة ؟ |
Biz hazır değildik. | Open Subtitles | لم نكن مستعدين لذلك. لكن فزنا. |
Doğru ama henüz hazır değildik. | Open Subtitles | اجل، اعرف، ولكننا لم نكن مستعدين |
Çocuktuk. Evliliğe hazır değildik. | Open Subtitles | كنا مجرد أطفال لم نكن مستعدين لذلك |
Buna hazır değildik. | Open Subtitles | لم نكن مستعدين لذلك |
Ama Lily haklıydı, hazır değildik. Hayatımıza devam edip kendi istediklerimizi yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | ولكن لقد كانت (ليلي) محقة ، لم نكن مستعدين لقد كنا بحاجة للمضي قدماً ، ونقوم بأشيائنا. |
Bu kez hazır değildik. | Open Subtitles | لم نكن مستعدين هذه المره |
Çocuktuk daha, hazır değildik. | Open Subtitles | كنا صغاراً. لم نكن مستعدين |
- Daha hazır değildik. | Open Subtitles | - نحن لم نكن مستعدين. |
Alice hayatımızın içine tekrar girdiği zaman hazır değildik çünkü. | Open Subtitles | لأنه حينما عادت (اليس) لم نكن مستعدين |
hazırlıklı değildik. | Open Subtitles | أجل، ولم نكن مستعدين! |
Buna hazırlıklı değildik Tony. | Open Subtitles | (لم نكن مستعدين لذلك , يا(توني |