Çünkü, biz şansı hep Sahip olmadığımız şeyler olarak düşünürüz. | Open Subtitles | لاننا دائماً نظن أن الحظ هو الشئ الذى لا نمتلكه |
Annenle benim Sahip olduğumdan daha yüksek bir erişim gerektirdi. | Open Subtitles | حسناً، تطلب الأمر نفوذاً أكثر مما نمتلكه أنا أو أمك |
Evet ama bizde olan şey onda yok. | Open Subtitles | حسناً هو لا يمتلك ما نمتلكه نحن |
- Ve bizde adamın, büronun yöneticisini öldürdüğünü soğukkanlılıkla itiraf ettiği bir video var. | Open Subtitles | - ونحن نمتلكه في فيديو اعتراف باغتيال بدم بارد |
Ya da o kapıyı açarız ve dördümüz Elimizdeki her şeyle onlara saldırırız. | Open Subtitles | ..أو أن نركل هذا الباب لنفتحه ثم ننطلق نحن الأربعه نضربهم بكل شئ نمتلكه |
Elimizdeki her şeyi ve geleceğimizi alacak. | Open Subtitles | هذا الشىء سيأخذ كل شيء نمتلكه ومستقبلنا ايضا |
Fakat topluluğumuzun Sahip olduğu bir şeyleri kullanabilirdik, çoktandır elimizde olan bir şeyleri. | TED | لكني أيضًا كنت أعرف أننا ربما نستطيع أن نستخدم شيئًا متاحًا في مجتمعنا. شيئًا نمتلكه بالفعل. |
Bu bakterinin radyasyona direnç yeteneğinden bir parça bile alsak şu ankinden çok daha iyi olurdu. Ki şu an Sahip olduğumuz tek şey cildimizdeki melanin. | TED | حتى وإن اكتسبنا جزء صغير فقط من قدرتها على تحمل الإشعاع، سيكون أمرأ جيداً للغاية بالمقارنة مع ما نمتلكه الآن، ألا وهو صبغ الميلانين في جلدنا. |
Bir zamanlar bu kadarına Sahip olmayı ancak rüyalarımızda görebiliyorduk, değil mi? | Open Subtitles | مر وقت حين كان هذا أكثر مما استطعنا أن نتصور أننا نمتلكه |
Hayatımızın sonunda, Sahip olduğumuz tek şey dikkat ve zamanımız. | TED | وعندما تنتهي حياتنا، نجد أن كل ما نمتلكه هو اهتمامنا ووقتنا. |
Ancak, gerçek hayatta Sahip olduğumuz yapay zekâ bunu yapabilecek kadar zeki değil. | TED | في الحياة الواقعية، الذكاء الاصطناعي الذي نمتلكه فعليا ليس ذكياً بما يكفي لفعل ذلك. |
Para istiyor, bizde de yok. | Open Subtitles | أنه يريد مالاً، ونحن لا نمتلكه |
Psycho'dan sonra sinemanın geleceği korku filmleri. bizde de en güzeli var. | Open Subtitles | الرعب هو المستقبل, ونحن نمتلكه |
Gelecekte, Cassander, en iyi başkent bizde olacak. | Open Subtitles | ،(بمستقبلنا يا (كاساندر أفضل ما نمتلكه من رأس مال |
Elimizdeki bu kadar. | Open Subtitles | ما تحمله بيدك هو كل ما نمتلكه منه. |
Ve Elimizdeki tek şeyi ver onlara. | Open Subtitles | و قدم له الشيء الوحيد الذي نمتلكه |
Elimizdeki tek şey kocasının cep numarası. | Open Subtitles | كل ما نمتلكه هو رقم تليفون زوجها |
Belki de yaptığımız bu çalışmalar, hem elimizde olan hem de kaybetmek zorunda kaldığımız dünyamızı anlamamıza yardımcı olacak. | Open Subtitles | ربما سيساعدُنا عملنا على فهم العالم الذي نمتلكه.. وَ العالم الذي سنفقده. |
elimizde bir tek duygular var. | Open Subtitles | المشاعر هي الشئ الوحيد الذي نمتلكه |