"ننظر إلى" - Translation from Arabic to Turkish

    • bakıyoruz
        
    • baktığımızda
        
    • bakıp
        
    • bakma
        
    • bakın
        
    • bakarız
        
    • bakmak
        
    • bakmalıyız
        
    • baktık
        
    • bakıyor
        
    • bakıyorduk
        
    • bakacağız
        
    • baksak
        
    • bakalım
        
    • bakmamız
        
    Bu dünyaya, korumalı metal kutumuzun içindeki camların ardından bakıyoruz. Open Subtitles ننظر إلى هذا العالم عبر النظارات آمنين داخل صندوقنا المعدني
    Hem ilk değişimde cinayet işlemeye başlamışsa, biz oldukça nadir bir duruma bakıyoruz. Open Subtitles بجانب معدل الانتحار المرتفع بعد التحول الأول ونحن ننظر إلى حالة شاذة هنا
    Komşularımızın yüzüne baktığımızda birden yabancıları, en azılı düşmanlarımızı görüyoruz. Open Subtitles إننا ننظر إلى الوجوه جيراننا وفجأة نرى غرباء، أسوأ الأعداء
    Şu an ki nesilde çocuklara bakıp çok el bebek gül bebek büyütülüyorlar nelere sahip olduklarını bilmiyorlar, ayrıcalıklı bir nesil yetiştiriyoruz gibi şeyler düşünüyor musun? TED هل ننظر إلى الجيل القادم و نفكر أن أطفالنا مدللون ولا يدركون النعم التي لديهم, هل نربي جيلا ذو إمتيازات..
    Bir adamın ne yaptığına bakma, ne yapmayı umduğuna bak. Open Subtitles ،لا ننظر إلى ما قـام به الرجل لكن مـا يأمــل في القـيـام بـه
    Şuna bakın: Kaostan bir çözüm ortaya çıkıyor. TED ثم ننظر إلى هذا: من خلال الفوضى سيظهر الحل.
    Genelde, diğer hayvanlarla aramızdaki bireysel farklara bakarız. TED عادة، ما ننظر إلى الاختلافات بيننا وبين بقية الحيوانات على مستوىً فردي.
    Peki, şimdi buna daha yakından bakmak istersek ne olacak? TED الآن، ماذا إذا أردنا أن ننظر إلى ذلك نظرة أقرب؟
    Gelir seviyesine bakıyoruz, eğitimine bakıyoruz. TED ثم ننظر إلى مستوى الدخل، ومستوى التعليم.
    Telefonlarımıza bakıyoruz, bilgisayarlarımıza bakıyoruz, her tür ekrana bakıyoruz. TED حسنًا، ننظر إلى هواتفنا، وحواسيبنا، والشاشات من كل نوع.
    Bu ilginç rahatsızlığı açıklamak için, beyindeki görme bölgelerinin yapılarına ve işlevlerine bakıyoruz. TED لتفسير هذه الاضطراب الغريب، نحن ننظر إلى البنية والوظائف التابعة للمسارات البصرية الطبيعية في المخ.
    Aynı şekilde, biz de evrenin neden yapıldığını anlamak için, zamanda geriye bakıyoruz. TED إذاً الأمر بالفهم نفسه أن ننظر إلى الوراء في الزمن لفهم مما هو مصنوع هذا الكون.
    Tasarruf oranlarına baktığımızda 1950'lerden beri düşüşte olduğunu görürüz. TED حين ننظر إلى معدل الادخار وأنه قد أخذ في الانخفاض منذ الخمسينات.
    Kapağın altına baktığımızda dalgalar bizden uzaklaşıyor. TED عندما ننظر إلى التموجات تحت غطاء القنينة إن التموجات تتجه بعيداً عنا.
    Ve eğer akıllıysak, şimdi devam eden gelişime bakıp, bunun ne tasarladığımızı ve nasıl tasarladığımızı bilgilendirme ve ilham etmesinin bir yolunu bulacağız. TED وإذا كنا أذكياء فإننا سوف ننظر إلى هذا التطور وسوف نكتشف طريقة الاعلام والتوزيع لما نصممه وكيف نصمم هذه الأشياء.
    - Arkana bakma, yürümeye devam et. Open Subtitles لا ننظر إلى الوراء، حفاظ على التوالي المشي.
    Dünyaya bakın, gördüğümüzü beğenmiyoruz biz de burada yeniden yaratıyoruz. Open Subtitles ننظر إلى العالم ، ولا نحبّ ما نراه لذا قمنا بإعادة إنشائها هنا..
    Örneğin, kurudukça bitkinin anatomisindeki değişim ve ince yapı gibi şeylere bakarız. TED مثلا ننظر إلى أشياء مثل التغيرات في الهيكل الداخلي للنبات عندما يجف وبنائه الخارجي.
    Bence burada yapmamız gereken şey seçeneklere ve şimdiye kadar yaptıklarına bakmak... Open Subtitles أظن أن علينا أن ننظر إلى نوع القرارات التي تأخذينها حتى الآن
    Evet, battaniyeler, barınma, yemek acil dönemlerde hep önemli unsurlar. Fakat bunun ötesine de bakmalıyız. TED نعم، الملابس والبطانيات والمأوى والغذاء كلها مهمة في مرحلة الطوارئ، ولكن علينا أيضاً أن ننظر إلى أبعد من ذلك.
    Hem insanlarda hem hayvanlarda olan hastalıklara baktık. TED ننظر إلى الأمراض، والتي هي في الحيوانات فضلا عن البشر.
    Problemin bir kısmı dünyaya ulus devletlerin objektifinden bakıyor oluşumuz. TED حسنًا، جزء من المشكلة هو أننا مازلنا ننظر إلى العالم بعين الدول الوطنية.
    Yüz yıl önce kömüre bakıyorduk balina yağına bakıyorduk ve ham petrole odaklanmıştık. TED قبل 100 سنة كنا ننظر إلى الفحم، بالطبع، وقد كنا ننظر إلى زيت الحوت وقد كنا ننظر إلى زيت النفط الخام.
    Birkaç dakika sonra, birbirimize bakacağız ve aptallık ettiğimizi, birbirimize sahip olduğumuz için ne kadar şanslı olduğumuzu anlayacağız. Open Subtitles ثم بعد بضع دقائق سوف ننظر إلى بعضنا البعض وندرك أننا كنا أحمقان وكيف أننا محظوظون بأن نكون مع بعضنا
    Spora da birimizin sevip birimizin sevmediği arkadaşlarımız gibi baksak ya? Open Subtitles لما لا ننظر إلى الرياضة كالأصدقاء الذين يحب أحدهم الرياضة و الآخر لا يحبها ؟
    Hadi Pantheon'a ve onun önündeki Piazza della Rotonda'ya bakalım. TED دعونا ننظر إلى البانثيون و ساحة ديلا روتوندا التي أمامه.
    Bu konuya askeri açıdan bakmamız gerekmektedir. Open Subtitles لابد أن ننظر إلى ذلك من خلال وجهه نظر عسكرية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more