"ننقذ" - Translation from Arabic to Turkish

• kurtarmak
• kurtaracağız
• kurtarmalıyız
• kurtarabiliriz
• kurtarmamız
• kurtaralım
• kurtarmaya
• kurtarırız
• kurtardıktan
• kurtardık
• kurtarmayı
• kurtar
• kurtarma
• kurtaracak
• kurtarıyor

Ayrıca, dün gece o adamın hayatını kurtarmak ne kadar hoştu.
بالإضافة كيف كان ذلك رائعاً.. أن ننقذ حياة ذلك الرجل البارحة؟

Sizin ve onun hayatını kurtaracağız, hapse girmemenizi sağlayacağız.
سوف ننقذ حياتِك، وحياته وسنبعدك عن السجن

Eğer biyolojik çeşitliliği kurtarma şansımızın olmasını istiyorsak, bu bölgeleri kurtarmalıyız.
لابد أن ننقذ هذه الأماكن لو أردنا التمسك بأقل فرصة للحفاظ على التنوع البيولوجي كما نعرفه.

Tek ihtyiacımız olan şey güzel bir fikir, iyi bir motivasyon, fazlaca chutzpah(inatçılık), ve birlikte başka türlü hayatta kalamayacak milyonlarca insanın hayatını kurtarabiliriz.
نحن فقط بحاجة إلى فكرة جيدة و دافع مميز والكثير من الوقاحة و بذلك يمكننا أن ننقذ الملايين اللذين لولا تواجدنا لربما فارقوا الحياة

Eve gidip kardeşlerini kurtarmamız gerek, kendilerini yok etmeden önce.
لا يوجد هنا وقت . يجب علينا أن نعود إلى المنزل و ننقذ شقيقاتك قبل أن يدمّروا بعضهم

Bu o. Gölün üstünde. Hadi, profesörü kurtaralım.
ها هى ,فوق البحيرة تعال سوف ننقذ البروفسير

Eğlence için zaman yoksa gezegeni ne için kurtarmaya çalışıyoruz?
إن كان ليس هنالك من وقت للمرح لم ننقذ الكوكب؟

İkisinden birini kurtarmak istiyorsak bir an önce karar vermeliyiz.
علينا أن نقرر قريباً لو كنا نريد أن ننقذ أحدهما

Buraya can kurtarmak için geldik. Can almak için değil.
نحن هنا لكي ننقذ حياة، لا لأن نُنهي حياة أخرى.

Barikatı kıracağız ve China Light'teki insanları kurtarmak için yola devam edeceğiz.
إننا سوف نحطم السلسلة و سوف نتحرك قدماً كي ننقذ الناس عند ضوء الصين

Ama bugün, dünyayı zorbalık ve mistisizmden kurtaracağız.
هذا اليومِ ننقذ العالم مِن الروحانيةِ والاستبداد

Ve kendi iyiliği için, profesörü de kurtarmalıyız.
ويجب علينا أن ننقذ الأستاذ بالرغم من نفسه

Hayır! Yiyecek toplamayı bitirdiler. Kraliçeyi şimdi kurtarmalıyız.
لقد انتهوا من جمع الطعام يجب ان ننقذ الملكة الان

Albay, belki durumu kurtarabiliriz.
أرجوك أيها الكولونيل فربما ما زال بامكاننا أن ننقذ الموقف

Seçecegim lütfen git şimdi, işimizi kurtarmamız gerekiyor.
.. سأفعل .. أرجوك غادري الآن . يجب أن ننقذ عملنا

Barbar dostum, bir fıçı açalım da birbirimizin ruhunu kurtaralım.
هيا يا صديقي البربري سنفتح بعض براميل البيره و ننقذ ارواح بعضهم

Biz burada türümüzü kurtarmaya çalışıyoruz sizse hepsini tehlikeye atıyorsunuz.
إننا نحاول أن ننقذ نوعنا وأنتما تحاولان المخاطرة بكل شيء

O sadece kapıları açar, günü biz kurtarırız, hayatımıza geri döneriz.
فهو سيفتح لنا الباب، و ننقذ يومنا، وبعدها نعيش حياتنا الطبيعية

Sana karşı aday olacağım ve bu adamları kurtardıktan sonra istifa edeceğim.
سأترشح للرئاسة ضدك وسأستقيل بعد ان ننقذ اولئك الرجال

kurtardık zaten hem de bir değil dokuz hayat kurtardık.
آجل ، لم ننقذ حياة واحد فقط ، أنقذنا تسعه

Lütfen kanunlara takılmayın, ilk önce insanları kurtarmayı düşünün.
،دعونا لانقلق بشأن شرعية ذلك دعونا ننقذ شعبنا أولاً

Yani, güvenli bir biçimde oyna, yada şansını Wraith'le dene ve belki de milyonlarca yaşamı kurtar.
لذا ، نتصرف بحرص تام ، أو نغامر مع الريث و ربما ننقذ حياة الملايين

Ne yapacağız gidip dost canlısın Azraillimizi kurtaracak mıyız?
ما الذي سنفعله ؟ هل سنقوم بالهجوم و ننقذ حاصدي أرواح البلدة الودودين ؟

Dünya'yı kurtarıyor olabiliriz... - tam burada, şu anda Binbaşı.
يحتمل أننا ننقذ الأرض هنا والآن أيها الرائد.